Birinci, ikinci ve üçüncü nesil üniversitelerden sonra dördüncü nesil üniversite modeli de hayatımıza girdi. Teknoloji ve inovasyonu eğitim-öğretimle buluşturan dördüncü nesil üniversiteleri yakından inceliyoruz.
Üniversiteler ağırlık vedikleri alanlara göre sınıflandırılıyor. Birinci, ikinci, üçüncü ve dördündü nesil olmak üzere farklı kategorilere ayrılan üniversitelerin özellikleri şu şekilde sıralanabilir:
● Birinci nesil üniversite: Tarihte kurulan ilk üniversiteler bu kategoride örnek verilebilir. İlk kurulduklarında eğitim dilleri Latince olan üniversitelerdir. (Oxford Üniversitesi, Cambridge Üniversitesi vb.)
● İkinci nesil üniversite: AR-GE yapan, eğitimlerinin yüzde 30 - 40’ı İngilizce olan üniversitelerdir. (Caltech, Michigan Üniversitesi vb…)
● Üçüncü nesil üniversiteler: İngilizce eğitim veren, araştırma geliştirmenin yanı sıra endüstriyel yapılanmanın olduğu ya da hastaneleri olan üniversitelerdir. (Sabancı Üniversitesi, Koç Üniversitesi vb.)
Dördüncü nesil üniversite nedir?
Dördüncü nesil üniversitelerin eğitim dili üçüncü nesil üniversiteler gibi İngilizcedir. Dördüncü nesil üniversiteler, “dünyada çığır açacak çalışmalara imza atan üniversiteler” olarak da nitelendiriliyor. Özellikle yapay zeka alanında çalışma yapan üniversiteler dördüncü nesil üniversitelere örnek olarak gösteriliyor.
Bir üniversiteye dördüncü nesil üniversite denmesi için yeni kurulmuş olmak zorunda değil. Önemli olan üniversitenin vizyonu ve misyonudur. Eski üniversitelerden de dördüncü nesil üniversiteler kategorisine girebilecek birçok üniversite mevcut. Örneğin 21. yüzyılın ihtiyacı olan yapay zeka çalışmalarında ileri düzeyde araştırma yapan üniversiteler arasında Stanford Üniversitesi ve MIT yer almaktadır. Ülkemizde dördüncü nesil üniversite olarak örnek verebileceklerimiz ise, ODTÜ, İTÜ, Bilkent Üniversitesi ve Boğaziçi Üniversitesi’dir.
Bu üniversitelerin en önemli özelliklerinden biri de “pure science” olarak adlandırılan pozitif bilimlere önem veriyor olması. Matematik, fizik, kimya, biyoloji gibi alanlar bu üniversiteler tarafından fazlasıyla önemseniyor. Bunun yanında, dördüncü nesil üniversiteler özellikle bilgisayar alanında fark yaratacak çalışmalara da imza atıyorlar. Bu nedenle, birçok üniversite mutlaka kendi yapılanmaları içinde tıp fakültesi ve biyoteknoloji fakülteleri açıyor.
Ülkemizde dördüncü nesil üniversite
Ülkemizdeki dördüncü nesil üniversite modeline en iyi örneklerden biri ASELSAN ve YÖK’ün 1 Ağustos 2017 tarihinde imzaladığı iş birliği anlaşmasına göre İTÜ, ODTÜ, Gazi Üniversitesi ve Gebze Teknik Üniversitesi’nin sanayi-üniversite dayanışması kapsamına alınması. Bu kapsamda ASELSAN, sanayi ihtiyacını tanımlıyor, laboratuvar imkânı sağlıyor ve araştırmaları sağlıyor. Üniversiteler ise tecrübeli bilim insanlarını sağlıyor ve tez çalışmalarını yürütüyor. Çıkan sonuç bilgi ve teknoloji olarak kalmayıp sanayiye de aktarılıyor.
2020 - 2021 ASELSAN Akademi programına 90 ders ile 710 yüksek lisans ve doktora öğrencisi katıldı. ASELSAN Akademi programı İTÜ, ODTÜ, Gazi Üniversitesi ve Gebze Teknik Üniversitesi’nin belirlediği eğitim yönetmeliklerine ve kurallarına uygun olarak yönetiliyor. Açık inovasyon ortamı sayesinde de ASELSAN çalışanları öğrencilerin teknoloji mentoru ya da ikinci danışmanı olabiliyor.
Dünya sıralamasına giren dördüncü nesil Türk üniversiteleri
● Sabancı Üniversitesi
● Koç Üniversitesi
● Boğaziçi Üniversitesi
● İstanbul Teknik Üniversitesi
● Orta Doğu Teknik Üniversitesi
● İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi
● Gebze Teknik Üniversitesi
● Gazi Üniversitesi
Dünyadaki dördüncü nesil üniversitelerden bazıları
● Delft Üniversitesi
● Hong Kong Bilim ve Teknoloji Üniversitesi
● Stanford Üniversitesi
● Şanghay Üniversitesi
● Tokyo Üniversitesi
● Massachusetts Institute of Technology
● Max Planck Üniversitesi
● Eindhoven Üniversitesi
● Münih Teknik Üniversitesi