Instagram ve Twitter üzerinden Ankara için bir kent belleği yaratma çabası içindeki hesapların sahipleriyle Ankara sevgisi ve şehir kimliğinin değişimi üzerine özel bir sohbet gerçekleştirdik.
Ankara Apartmanları adlı hesap 2016’dan beri apartmanların hikayelerini paylaşarak Ankara’nın baş döndürücü bir hıza ulaşan kentsel dönüşüm serüvenini gözler önüne seriyor. Eski fotoğraflar paylaşan Ankara Cımbızcısı, hem Twitter’da hem de Instagram’da hatırı sayılır bir takipçi sayısına sahip. “Soğuk bir havada birdenbire yüzünüze güneş vurduğunda ısınırsınız, vücudunuza bir sıcaklık yayılır ya, işte bu etkiyi yaratacak içerikleri cımbızlıyorum” diyor. Çok önemli bir Ankara arşivini takipçileriyle paylaşan Antoloji Ankara hesabının ardında ise iki kişi var. Biri bankacı, diğeri yazılımcı iki arkadaş Emrah Yetkin ve Aydın Dağdelenler sosyal medya üzerinden özellikle gençlere ulaşıp Ankara’nın eski ve güzel günlerini onlara yaşatmak istiyor. Biz de onların Ankara sevdasını ve hesaplarının yarattığı etkileri konuştuk.
Instagram hesabınızı nasıl oluşturdunuz, adını nasıl seçtiniz?
Ankara Apartmanları: Bu işe özellikle 2012 sonrası hızla yıkılan apartmanları belgeleyerek başladım, sonrasında Ankara’nın kendine özgü bir konut dokusu olduğunu anlatmak için böyle bir isim seçtim. 2016 yılında açtığım bu hesap bir bellek hareketinin parçası. İsmimi söylemem hesabın ruhunu kaybetmesine sebep olabilir gibi geliyor, o yüzden anonim kalmak istiyorum. Bana göre tek bilinmesi gereken hesabı tek başıma yürüttüğüm, bunu işimden artan zamanlarda yaptığım ve buna ciddi anlamda vakit harcadığım.
Ankara Cımbızcısı: Doğma büyüme Ankaralıyım, 32 yaşındayım. Üniversite mezunuyum fakat mezun olduğum meslekte ilerlemedim. Aşçılık yapıyorum. Anonim kalmaya çalıştığım için ismimi söyleyemiyorum. Ankara’ya olan ilgimden ve Cumhuriyet döneminde Ankara’nın gelişim sürecini merak ettiğimden fotoğraf arşivlerini kurcalamaya ve saatlerce o fotoğraflara bakmaya başlamıştım. Bakarken de farklı nüanslar yakalıyor ve paylaşılan sayfalarda fotoğraflara yapılan yorumları hararetle okuyor o zamanın Ankara’sını tahayyül etmeye çalışıyordum. Ankara hesapları gittikçe çoğalırken de eski fotoğrafların bende uyandırdığı duygu durumlarını insanlara da aktarabilir miyim diye detay verme girişiminde bulundum. Bunu da Edip Cansever’in “Biz ayrıntıya, aykırıya, ayrıksıya, azınlığa tutkunuz...” sözüyle birleştirip cımbızcı olmayı seçtim. 29 Ekim 2017’de Twitter’da ilk paylaşımı yaptım. Instagram’da ise Ağustos 2018’de.
Antoloji Ankara: Antoloji Ankara’yı iki kişi idare ediyoruz. Ben Emrah Yetkin ve çocukluk arkadaşım Aydın Dağdelenler. 36 yaşında, evli ve işinde gücünde adamlarız. Ben bankacıyım, Aydın ise yazılımcı. 26 senelik arkadaşız ancak Antoloji Ankara ciddi anlamda ilk ortak girişimimiz. Temmuz 2017’de Twitter’da paylaşıma başladık. Yaklaşık iki hafta sonra da Instagram sayfamızı açtık. Doğma büyüme Ankaralıyız. Ben bir dönem İstanbul’da yaşadım ama “Ankaralılık” hissiyatım hiçbir zaman kaybolmadı.
Hesabınızda nasıl fotoğraflar ve story’ler paylaşıyorsunuz?
Ankara Apartmanları: Daha çok apartman hikayeleri paylaşıyorum. Hesabın açıklamasında Apartmanlı Ankara Tarihi yazıyor, apartmanların bireysel hikayelerinden yola çıkarak sadece Ankara’nın değil, Türkiye’nin siyasi, kültürel, ekonomik ve sosyal tarihine dair bilgi edinmek mümkün. Binaları yaptıranlar, mimarları, onların arasındaki ilişkiler, binalarda geçmişte ve bugün yaşayanlar, binaların dönüşümü, yıkılması ve yerlerine yapılan binalar… Tüm bunlar belli bir arka plan üzerinden gerçekleşiyor, hikayeler anlatıldıkça ve tamamlandıkça yapbozun parçaları gibi birleşiyor.
Ankara Cımbızcısı: Fotoğraf bir duygu durumunu doğrudan uyandırıyorsa, bir şeyleri anımsattırıyorsa, insanlara iyi geleceğine inanmışsam çok bir şey yazmadan paylaşıyorum. Fotoğraftaki detaya, cımbız bilgiye, farkındalığa bir şekilde ulaşmışsam da ufak bir metin halinde görseli destekliyorum. İyi kalite bir siyah beyaz fotoğrafıysa renklendirmeye çalışıyorum.
Antoloji Ankara: Fotoğraflarımızda bir an ya da anı olmasına dikkat ediyoruz. Çünkü bir fotoğraf ne kadar çok yaşanmışlık barındırıyorsa o kadar çok iz bırakıyor. Hesapta İlk 1,5 sene sadece fotoğraf paylaştık ancak takipçi sayımız ciddi şekilde artmaya başladıktan sonra bu iş yalnızca bir hobi olmaktan çıktı ve bir sosyal girişime dönüştü. Mayıs 2019’da web sitemizi antolojiankara.com’u açtık. Bununla birlikte yaşadığımız kente ait sorumluluklarımız da arttı.
Sizi paylaşım yapmaya iten sebepler neler?
Ankara Apartmanları: Yukarıda bahsettiğim şartlara, ilişkilere dikkat çekmek, sadece apartmanların değil kamusal ya da özel mekanların belli dönemlere dair anlatacak hikayeleri olduğunu ve yeni binalar ya da mekanlar tasarlanırken de bunun göz önünde bulundurulması gerektiği konusunda farkındalık yaratmaya çalışıyorum. Özellikle sembol binaların korunmasına önem vermekle beraber, deprem bölgesinde onca bina dönüşüm için sıra beklerken deprem riskinin çok da fazla olmadığı bilinen Ankara’da bu hızda bir dönüşüm çok anlamlı gelmiyor. Binalar yıkılmasın demiyorum ama en azından yerine yapılan binalarda biraz daha özenli olunmalı, bunların ortak kentsel bellekte yeri olacağı unutulmamalı. Zamanında Ankara’da çok öncü ya da çağdaş akımları takip eden yapılar yapılmış, Nejat Ersin, Kadri Erkman, Vedat Dalokay, Danyal Tevfik Çiper gibi mimarlar estetik açıdan hayranlık uyandıracak yapılara imza atmışlar. Şu anda Ankara’da yan yana koysanız birbirinden ayırt edemeyeceğiniz, yola ve yan binalara alabildiğine yaklaşan ve dokuya uymayan binalar yapılıyor.
Ankara Cımbızcısı: Ankara sevgisi. Yaşadığım şehri güzelleştirmek için insanların hoşluk algılarına oynayarak onların da bu güzelleştirmede biraz dahi olsa katılımcı olmalarını sağlamak. Ankara’nın kar topu etkisini sosyal medyada da yaşayıp bilgi üstüne bilgi, detay üzerine detay yakalayabilmek.
Antoloji Ankara: Eskiden beri var olan arşivcilik tutkusu bu işe başlamamıza vesile oldu ancak bugün bu şehir için iyi olanı yapmaya gayret ediyoruz. Hitap ettiğimiz kitle tüm platformlarda neredeyse 100.000 kişi ve artık istesek de istemesek de bir Antoloji Ankara gerçeği ve insanların bizden beklentileri var.
Eski fotoğraf ve belgelere nasıl ulaşıyorsunuz?
Ankara Apartmanları: Ankara ile ilgili birçok platform var, özellikle sosyal medyada. Birincil kaynak bu gruplar olmakla beraber takip eden kişilerden gelen fotoğraflar genelde ilk defa benim yayınladığım fotoğraflar olduğu için özel oluyor. Sahaflardan apartman içeren fotoğraflar da alıyorum.
Ankara Cımbızcısı: Genellikle Facebook’taki Ankara gruplarından ulaşıyorum. Onun dışında açık kaynak arşivlerinden ulaşıyorum. İlgimi çeken bir konu varsa o konuyu derinlemesine araştırıp hiç olmadık yerlerden hiç olmadık görsellere ulaşıyorum. Ve az da olsa gittiğim evlerdeki fotoğraf albümlerinden ulaşıyorum.
Antoloji Ankara: İşe ilk olarak arşivimizi paylaşarak başladık. Bu arşivi çeşitli gazete, dergi, aile albümü ve internet aracılığıyla edinmiştik. Sonra iş başka bir noktaya evrildi. Takipçilerimiz bizi fark etti ve katkı vermeye başladılar. Son altı aydır takipçilerimizden oldukça fazla fotoğraf paylaşımı geliyor, biz de genellikle onları paylaşmaya çalışıyoruz.
Paylaşımları nasıl seçiyorsunuz?
Ankara Cımbızcısı: Seçici olmak durumundayım. Soğuk bir havada birdenbire yüzünüze güneş vurduğunda ısınırsınız, vücudunuza bir sıcaklık yayılır ya, işte bu etkiyi yaratacak içerikleri cımbızlıyorum.
Antoloji Ankara: Takipçilerden gelen fotoğraf ve belgeler için ilk önceliğimiz tabii ki fotoğrafın Ankara’ya ait olması. İkinci olarak da fotoğrafın çözünürlüğüne ve takipçilerimiz üzerinde yapacağı etkiye bakıyoruz. Takdir edersiniz ki flu bir fotoğraf kimsenin anılarını canlandırmayacaktır.
Paylaşımlarınızın kent belleğine nasıl bir katkı sunduğunu düşünüyorsunuz?
Ankara Apartmanları: Hesabın ya da benim nostalji yapmak gibi bir derdi yok, takipçilerin geçmişi daha iyi anlaması, bu kazanım üzerinden de bugüne ve geleceğe yön vermesi tek dileğim. Sosyal medya ortak paydalarda buluşulabilecek ortamlar yaratma konusunda yardımcı oluyor. Reklam almama konusunda kararlı olmam sanırım yaptığım işi biraz daha samimi kılıyor, neticede ticari amaç gütmüyorum, aksine bir kent gönüllüsü olarak hareket ediyorum. Kentle ilişki içinde olmayı seven bir kitlenin ilgilenebileceğini düşündüğüm her türlü etkinliği, kendim karar vermek kaydıyla duyuruyorum.
Ankara Cımbızcısı: İlgili ve isteyen herkesin ulaşabileceği kaynakları kullandığım için o katkı zaten sunulmuş vaziyette. Ben sadece o içerikleri dar bir alandan geniş bir alana çıkarıyorum. Onun ötesinden kente dair hafızaları kendi belleğimden süzüp üçüncü bir dil oluşturup aktardığımda ancak insanların dimağları ve gönüllerinde bir şeylerin yeşermesine sebebiyet veriyorsam ne mutlu.
Antoloji Ankara: Biz hesabın açıldığı ilk günden itibaren bir boşluğu doldurduğumuzu düşünüyoruz. Zaten bu kadar takipçiye ulaşmamızın da en temel sebebi bu. Şu ana kadar yaklaşık 1.500 eski Ankara fotoğrafı paylaştık ve bu sayı her gün artıyor. Dolayısıyla Ankara için büyük bir dijital arşiv sağladığımızı düşünüyoruz. Bunun dışında yaklaşık iki ay önce Monad Platform ortaklığıyla “Ankara Günlükleri” adlı bir söyleşi serisine başladık. Bu etkinliklerde Ankara için uğraş veren insanları ve toplulukları ağırlıyoruz. Belki ileride paylaştığımız fotoğrafları bir kitapta toplarız. Ya da belki bir sergi açarız. Bunu aramızda konuşuyoruz. İnşallah hayalimizdeki projelerimizi hayata geçirebiliriz.
Hesabınızla nasıl bir kitleye ulaşmayı hedefliyorsunuz?
Ankara Apartmanları: Aslında öyle bir kitle tanımım yok ama öncelikle kentlilik bilinci yüksek, kente dair estetik ya da başka talepleri olan kişilere hitap ettiğimi düşünüyorum. Takip edenlerin yüzde 65’i 18-35 yaş arası, kente dair fikirleri, geçmişe dair merakları olan insanlar. Ancak daha önemlisi geleceği şekillendirecek insanlar.
Ankara Cımbızcısı: Aslında hedefimin çok üstüne çıktı Ankara Cımbızcısı, sayfayı kurarken 700-800 kişi takip etse geçinir gider, sohbet muhabbet ilerleriz diyordum. Anti Ankaracıları yakalamayı çok isterim. Ankara’nın dünyanın en güzel şehri olmadığını biz de biliyoruz ama hiçbir fikri olmadan Ankara’yı eleştirenlere de rahat nara attırmaz artık sosyal medyadaki Ankara sayfaları.
Antoloji Ankara: Sayfalarımız Ankara’yı sevip ona değer veren herkese açık. Ancak özellikle Instagram’da önemsediğimiz bir nokta var. 18-25 yaş arası kitleye dokunabilmeyi çok istiyoruz. Çünkü bu yaş grubu eski Ankara’yı hiç bilmiyor ve bu kentin hızlı ve maalesef vahşice gerçekleştirilen dönüşümden haberdar değiller.
Paylaşımlarınıza nasıl yorumlar yapılıyor, anlatmak isteyeceğiniz bir hikaye var mı?
Ankara Apartmanları: İlginç hikayeler çıkıyor elbette, mesela paylaştığım eski fotoğrafta babasını ya da bir zamanlar yaşadığı, önünden geçtiği ve belki de bugün artık olmayan evini görenler çıkıyor. Ya da bugün yaşadığı evin fotoğrafını görünce sevinenler oluyor. Ankara’da yaşayıp, Ankara’yı bir kere bile görmemiş olup bu hesap sayesinde Ankara’yı sevdik, sayenizde apartmanlara daha dikkatli bakıyoruz, görmediğimiz güzel detaylar yakalıyoruz diyenler çok.
Antoloji Ankara: Bize açık adresini yazıp sokağının eski fotoğrafını isteyenden tutun da gönderdiği fotoğrafı paylaşmadığımız için bizi takipten çıkaranına kadar birçok farklı tepkiyle karşılaşıyoruz. Bunların yanında bizi inanılmaz motive eden geri dönüşler de oluyor tabii. Sadece bize aile arşivini açıp paylaşım izni vermeleri bile insanların bize verdiği değeri gösteriyor aslında.
Sadece Instagram paylaşımı yapmıyor aynı zamanda yerel yönetimleri harekete geçirecek kampanyalar da yürütüyorsunuz. Su Perilerinin Dansı heykeli için böyle bir çaba sarf ettiniz. Sonuç da aldınız. Bize bu hikayeyi anlatır mısınız?
Ankara Apartmanları: Aslında bu hesabın da önemi bir parçası yeni nesil bir aktivizm kurgusu içinde yer alması. Sosyal medya kadın cinayetlerinden çevre sorunlarına kadar birçok konuda bilinçlenme ve harekete geçme şansı tanıyor ve bunu yaparken de insanlardan çok fazla bir çaba talep etmiyor. Uzunca bir süre yakınında yaşadığım, neredeyse her gün önünden geçtiği heykel Kuğulu Kavşak inşaatı sürecinde karanlığa gömüldü. Kavşak zaten kente tepeden bir müdahale olarak birçok sakininin yürüyüş güzergahlarını da değiştirdiği için çok insan bunun da farkına varmadı sanırım. Ani bir kararla başta Lavarla, Antoloji Ankara, Ankara Aks ve Cinnah Caddesi gibi hesap ve oluşumları da dahil ederek sosyal medya üzerinden bir kampanya başlatmaya karar verdik. Eserin sahibi Metin Yurdanur’dan hem konuya hem de şu ve ışık tesisatına dair bilgi alıp onun da onayıyla Çankaya Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi’ne #vanayıaçın diye seslendik. Uzun bir kampanya sonrasında sonuç alabileceğimizi düşünürken Alper Taşdelen iki saat içerisinde Twitter’dan cevap vererek sesimizi duyduğunu ve gerekenin yapılması için talimat verdiğini yazdı. Biz kutlama için bile hazırlanmamıştık, bu kadar hızlı bir cevap beklemiyorduk. Sonra her iki belediyeden de üst düzey yetkililerle konuştuk, onlardan duyduklarımız daha da hoşumuza gitti. Açılışı beraber yapacağız ama sandığımızdan daha fazla işi varmış heykelin, biz vanayı açın dedik ama vananın bağlı olduğu bir tesisat yokmuş meğer. İhale açıldı, devamını beraber takip edeceğiz ve elbette yeni kampanyalar da olacak.
Ankara Cımbızcısı: Bahara kavuşacağız diye umuyoruz heykelin asıl haline. Böylece bizim çocukluk hafızamızda kalan hali artık günümüz çocuklarının hafızasında da yer edinecek. Aslında şehrin uzun seneler boyu estetik yoksunu bir anlayışla yönetilmesinden dolayı bu gibi itibarsızlaştıran çok bellek ögesi var. Hepsine gücümüz elbette yetmez. Ancak elimizde sosyal medya gibi bir güç var ve bunu günü kurtarmak değil Ankara’ya kalıcı işler bırakmak adına kullanmaya and içtik.