Her şeyin toz duman olduğu ve kaosa dönüştüğü bu zaman dilimlerinde sosyal medyayı kullanma kılavuzunuz…
Öncelerin hayatımızda gazeteler vardı. Tüm bilgileri ve haberleri oradan alır, hayatı oradan takip ederdik. Sonra radyolar geldi. Sesi duymaya başladık. Daha hızlı ve tek kanaldan bilgi akışına şahit olduk. Sonra bu duyduğumuz sesler beyaz bir cam üzerinde canlanmaya başladı. Televizyon koşar adım hayatımıza girerken her gün çeşitlenen iletişim kanallarına şahit olmaya başladık. Son 15 yıllık süreçte ise bambaşka bir alanın varlığı hayatlarımızı baştan aşağıya değiştirdi. Akıllı telefonların yaygınlaşmaya başlamasıyla birlikte daha etkin bir şekilde günlük hayatımızda yer tutmaya başlayan sosyal medya, her şeyi baştan aşağıya değiştirdi. Hayatlarımız 7/24 online hale geldi. İnternetin en çok vakit geçirilen alanı olan sosyal medyanın fikirlerimizi, alışkanlıklarımızı ve satın alma davranışlarımızı etkilediği yeni bir dönemin başladığına tanık olduk.
Bugün sosyal medyanın ulaştığı noktayı görmek ve daha net bir çerçeve çizebilmek için rakamlara bakmak yeterli. Yapılan araştırmalara göre interneti kullananların yüzde 75’i sosyal medya ağlarını kullanıyor. Bu rakamın giderek artması hatta uzmanlara göre gelecekte bir noktada herkesin bu ağlardan birinde yer alması bekleniyor. Yeni neslin tercihi ise daha az yazı, daha bol görselli Instagram oluyor. Her ne kadar kullanıcı sayıları artsa da Facebook ve Twitter, artık 15-20 yaş arası gençlerin çok ziyaret ettikleri mecralar olmaktan çıkıyor. Instagram ise giderek popülerliğini artırıyor. Eylül 2016 tarihinde bu platformun aktif kullanıcı sayısı 500 milyonu geçti. Sadece ABD’de 2018 yılına kadar aktif 100 milyon Instagram kullanıcısı olacağı tahmin ediliyor. Global alanda faaliyet gösteren dijital pazarlama ajansı We Are Social isimli şirketin verilerine göre Türkiye genelinde 37,7 milyon aktif internet kullanıcısı bulunuyor. Buna göre 76.7 milyonluk nüfusun olduğu ülkemizde aktif internet kullanıcı penetrasyonunun %49 olduğu görülüyor. 40 milyon aktif sosyal medya hesabı bulunan Türkiye’de sosyal medya hesaplarının penetrasyon oranının ise %52 olduğu görülüyor.
Sosyal medyanın kullanımına dair bilgilerimiz her geçen gün artmaya ve farklılaşmaya devam ediyor. Peki sosyal medyanın gücünün bu denli arttığı ve hemen hemen tüm iletişim kanalarının önüne geçtiği bir dönemde olası bir afet durumunda bu platformları nasıl kullanacağımızı biliyor muyuz? İşte her şeyin toz duman olduğu ve kaosa dönüştüğü bu zaman dilimlerinde sosyal medyayı kullanma kılavuzunuz…
Belirlenen hashtagle paylaşım yapın
İçinde yaşadığınız bölgenin belediyesi ya da valiliği, olası bir adet halinde ya da öncesinde bir hashtag / etiket belirleyebilir. Afet halinde, eğer internet bağlantınız olursa ve paylaşım yapabiliyorsanız bu hashtagleri kullanmayı ihmal etmeyin. Bu şekilde daha ulaşılabilir, dikkat çekici ve etkili mesajlar gönderebilirsiniz.
Videoları izleyin
Afetler sırasında nasıl davranılması gerektiğine dair internet üzerinden ulaşabileceğiniz çok sayıda video bulunuyor. Türkçe olduğu kadar yabancı dillerde de ulaşabileceğiniz bu videoları izleyerek nasıl davranmanız gerektiğine dair ipuçları alabilirsiniz.
Platformların uygulamalarını kullanın
Facebook gibi platformlar, afet durumlarında iletişimi hızlandırmak ve en azından çevrenizdeki, sizi takip eden ya da arkadaş olduğunuz insanlara iyi olduğunuzu bildirebilmeniz için bazı uygulamalar açıyorlar. Bunlara girerek size ulaşamayan insanlara bilgi vermeniz mümkün.
Gruplara üye olun ve bilgi paylaşın
Yine birçok platform üzerinde meydana gelen afetle ilgili gruplar ve birlikler oluşturuluyor. Bunlara üye olarak ve bölgenizle ilgili düzenli paylaşımlar yaparak yardıma daha hızlı ulaşabilirsiniz.
Konum bazlı uygulamaları kullanın
Facebook, Google, Foursquare gibi konum bazlı çalışan uygulamaları kullanmak da oldukça işe yarayabilir. Bu yolla bulunduğunuz noktayla ilgili daha etkili ve hızlı paylaşımı yapabilirsiniz. Örneğin çevrenizdeki sağlık kurumlarının doluluk oranları, toplanma bölgeleri ve yardım dağılımları konusunda bilgiler sunabilirsiniz.
Yardım kuruluşları üzerinden paylaşım yapın
Afetlerde etkin yardım çalışmaları yapan AKUT, Kızılay gibi kurumlar sosyal medya üzerinden ektin paylaşımlar yaparlar. Siz de bu kurumların sosyal medyaları üzerinden paylaşım yaparak etki alanını artırabilirsiniz.
Gereksiz meşgul etmeyin
Afet sırasında ve sonrasında yaşanabilecek olası elektrik ve internet kesintilerini göz önüne alarak gereksiz durumlar telefonunuza sarılmayın ve paylaşım yapmayın. Böylelikle gerçekten ihtiyacı olan kişilerin sosyal medyaya erişimlerini engellemiş olmazsınız. Gereksiz durumlarda interneti meşgul etmeyin…