Herkes dönem dönem vücudunda bir şeylerin yolunda gitmediğini gözlemlediği için, kendini bedensel ve zihinsel olarak huzursuz hissedebiliyor. Bu gibi durumlarda hemen ilaçlara ve medikal tedavilere sarılmadan önce, eliminasyon diyetini uygulayarak size iyi gelmeyen şeyin ne olduğunu çözebilirsiniz.
Eliminasyon diyeti nedir?
Eliminasyon diyetini, temelde kişinin belli besinlere duyarlılığı olup olmadığını ölçen kontrollü bir teste benzetmek mümkün. Bu beslenme biçimiyle kişi, sindirim sisteminde enflamasyona (yangı) yol açan besinleri, 10-15 günlük dönemlerde diyetinden çıkararak intoleransa (vücudun bir gıdayı tolere edememesi sonucu çeşitli semptomlar oluşur) neden olan besinleri gözlem yoluyla tespit edebilir.
Genelde şeker, glüten, kahve, yumurta, süt ürünleri ve kuru baklagiller gibi besin gruplarından uzak kalınarak uygulanan bu diyette en önemli parametre, kişinin diyete başlamadan önce yaşadığı sıkıntıların azalıp azalmadığı. Genelde 10 gün ila 14 gün boyunca uygulanan eliminasyon diyeti sonunda eğer bu semptomlarda rahatlamalar/azalmalar meydana gelirse, bundan böyle beslenme düzeninizi o şekilde revize etmeniz sizin için faydalı olabilir.
Eliminasyon diyeti hangi durumlarda ve nasıl yapılmalı?
Eğer vücudunuzda adını koyamadığınız ve daha önce rastlamadığınız bazı belirtiler varsa, bu diyeti uygulayabilirsiniz. Bir anda ortaya çıkan şişkinlik, kabızlık ve gaz şikayeti; herhangi bir tetikleyici olmaksızın baş gösteren ürtiker/deri döküntüleri, halsizlik/kas ağrıları gibi şikayetlerin sebebini anlamak adına, son zamanlarda en sık tükettiğiniz besin grubunu 15 günlüğüne beslenmenizden çıkarabilirsiniz.
Eliminasyon diyeti, şüpheli besinleri bir anda beslenme planından çıkararak yapılabileceği gibi, besinleri grup grup ele alarak, kademeli şekilde de uygulanabilir. Uzmanlara göre bu diyeti kademeli şekilde uygulamak, diyetin sürdürülebilirliğine ve başarı oranına pozitif etki ediyor. Örneğin eğer bağırsak gazı, şişkinlik ve karın ağrısı gibi şikayetleriniz varsa, 15 gün boyunca normal beslenmenize devam ederek sadece glüten içeren besinleri hayatınızdan çıkarabilir ve bu aşamada vücudunuzdaki değişimleri gözlemleyebilirsiniz. 15 günün sonunda semptomlarda azalma varsa, glüten eliminasyonuna devam edebilirsiniz. Eğer şikayetleriniz aynı şiddetle devam ediyorsa başka bir besin grubunu elimine etme aşamasına geçebilirsiniz.
Eliminasyon diyeti yaparken nelere dikkat etmek gerekir?
Başta da belirttiğimiz gibi eliminasyon diyetinin asıl amacı, vücutta enflamasyona yani hücresel/dokusal ölçekte yangıya sebep olan besinleri ekarte ederek bir nevi detoks yapmak. Bu yüzden eliminasyon diyetine başlamayı düşünüyorsanız aşağıda listelediğimiz noktalara dikkat etmenizde yarar var:
● Besinlerin sebep oldukları enflamasyon dereceleri hakkında fikir edinin. Örneğin glüten, süt ürünleri, acı biber, kahve, soya, mısır ve MSG (monosodyum glukamat) ismi verilen ve neredeyse tüm paketli gıdaların içinde bulunan katkı maddesi, birinci derece enflamatuar besinlerdendir. Yani bu besin gruplarını yaşam boyunca minimum seviyede tüketmek gerekir.
● Eliminasyon diyetinin ilk fazında, yani mahrum kalma aşamasında yaşanabilecek bocalama devresini daha kolay atlatmak için spirulina, askorbik asit ve magnezyum içeren gıda takviyeleri kullanabilirsiniz.
● Eliminasyon diyeti yaptığınız süre boyunca günde en az 3 litre su içmeye özen gösterin. Çünkü vücudunuzun deyim yerindeyse “temizlendiği” bu dönemde, su içmek toksin atmanızı fark edilir şekilde kolaylaştıracaktır.
● Süt ürünlerinin ve proteinden zengin bazı besinlerin elimine edildiği bu diyet, hamileler ve emziren anneler için uygun olmayabilir.
NOT: Bu diyeti bir doktor ya da diyetisyen kontrolünde uygulayınız.