Bir kaygı bozukluğu çeşidi olan obsesif kompulsif bozukluk (OKB); kişinin zihninde istemsizce oluşan, kaygı duygusunu tetikleyen tekrarlı ve mantık dışı düşüncelere sahip olmasına, bunları fark etmesine rağmen engelleyememesine deniyor. OKB hakkındaki sorularımızı Uzman Klinik Psikolog Duygu Ersoy yanıtladı.
Obsesif kompulsif bozukluğu tanımlar mısınız?
Obsesif kompulsif bozukluk, kişinin günlük yaşama adaptasyonunu oldukça zorlaştıran bir kaygı bozukluğu çeşididir. Bu rahatsızlığın daha net anlaşılabilmesi için “obsesyon” ve “kompulsiyon” kavramlarından ayrı ayrı bahsedebiliriz. Obsesyonlar kişinin zihninde istemsizce oluşan, mantık dışı, kaygı duygusunu çokça tetikleyen tekrarlı düşünce ve imgelerdir, tekrarlı oldukları için takıntı olarak da adlandırılabilir.
Obsesif düşünce ve imgelerin kişinin kaygı duygusunu tetiklemesinin nedeni ise belirsizlik hissi yaratması ve temel güvenlik duygusuna karşı bir tehdit oluşturmasıdır. Öte yandan obsesif düşüncelerin kişiye çokça rahatsızlık vermesinin bir diğer nedeni kişilerin bu düşüncelerin mantık dışılığını fark edebiliyor ve fakat var olmalarını engelleyemiyor olmalarıdır.
Obsesif kompulsif bozukluğun oluşmasını etkileyen faktörlerden bahsedebilir misiniz?
OKB’nin oluşmasına neden olan faktörlerden biri, sosyal öğrenmeye işaret eder. Obsesyon ve takiben kompulsiyonlara sahip kişilerin, çevrelerinde benzeri düşünce ve davranış örüntülerine sahip kişilerin var olduğu, özellikle erken çocukluk dönemi itibarıyla söz konusu düşünce ve davranış örüntülerine maruz kaldığı bilinir. Öte yandan travma olarak adlandırabileceğimiz yaşam deneyimleri (Ani ölüm, doğal afetler vb.) sonucunda da OKB gelişebilir. Kişiye çocukluğunda yüklenen ağır sorumluluklar (küçük kardeşin bakımı gibi), katı kuralcı ve eleştirel ebeveyn tutumları, ergenliğe has geçişlere negatif anlamlar yüklenmesi (regl olmanın ayıplanması gibi) OKB’ye zemin hazırlayabilir.
Obsesif kompulsif bozukluğun belirtileri nedir?
Obsesyonların katı sınırları yoktur fakat genel çerçevede bu başlıklara dair istenmeyen düşünce, şüphe, yoğun endişe ve zihin meşguliyeti ile ilişkilendirilir:
- Zarar verme (Araba kullanırken birine çarpabilirim.)
- Bulaşma (Biri bana veya ben birine mikrop bulaştırabilirim.)
- Düzen ve simetri (tek-çift sayılar, bir şeylerin doğru düzenlenmediği düşüncesi)
- Şiddet ve saldırganlık (istenmeyen saldırgan dürtülerle hareket etme düşüncesi, kendine zarar verme)
- Cinsellik (kabul görmeyecek cinsel davranışlarında bulunmaya dair düşünceler)
- Din ve ahlak (kutsal şeylere saygısızlık)
- Diğer obsesyonlar (riskli bir hastalıkla ilgili tanı konması)
Kompulsiyonlar ise kişinin obsesif düşüncelerinin yarattığı kaygı duygusu ile baş etmek için oluşturduğu, kısa vadede etkin fakat uzun vadede olumsuz sonuçlar doğuran ritüellerdir. Başka bir deyişle “kaçınma” davranışları olarak da ifade edilebilir. Olumsuz sonuç yaratabilecek olmalarının nedeni OKB ile bağlantılı düşüncelerin mutlaka geri gelmesidir. Bu noktada kişi kendini bu düşüncelerden kurtulmak için çok daha fazla kompulsif davranış gerçekleştirirken bulur.
Kompulsif ritüeller ise genellikle bu başlıkların bir veya daha fazla kere gerçekleştirilmesiyle ilişkilendirilir:
- Kontrol etme (musluk, pencere, kapı kilidi, elektronik alet fişlerinin sürekli kontrolü)
- Temizlik (l yıkama, giysi değiştirme, özel tuvalet rutinleri)
- Tekrar etme (aynı satırı birkaç kez okuma, bir kapıdan içeri girip çıkma, yürürken belli kaldırım taşlarına mutlaka basma)
- Sıralama ve düzenleme (eşyaları belli bir sıraya göre düzenleme, tek sayıyı etkisiz hale getirmek için çift sayıya kadar sayma)
Yukarıdaki belirtilerin tamamı veya bir kısmı gözlendiğinde mutlaka bir ruh sağlığı uzmanına başvurulması gerekir.
Obsesif kompulsif bozukluk yaşayan kişiye yakınlarının nasıl yaklaşması gerekir?
OKB ile mücadele eden bir kişinin yakınının göstermesi gereken en temel davranış, sabırlı ve nazik olmaktır. Kişinin obsesyon davranışlarını fark ettiğinizde onu sıklıkla uyarmak, utanmasına ve içe kapanmasına neden olabilir. Bunun yerine OKB yaşayan kişi mantık dışı davranışlarını fark edip kendi içinde kontrol altına alabildiğinde, bunu övgüyle yorumlamak yani yapıcı olmak gerekir. Eğer teşhisi konmuş ve hali hazırda tedavisi devam eden bir OKB hastası yakınıysanız kişinin doktoru ile mutlaka görüşmek, ilaç kullanım içeriği ve akışı ile ilgili bilgi almak, ev sürecindeki gözlemlerinizi de uzmana aktarmak yerinde olur.
Obsesif kompulsif bozukluğun tedavi yöntemleri nedir?
OKB’nin tedavisinde ilaç kullanımına eşlik eden psikoterapi desteği önerilir. İlaç tedavisiyle takıntılı mantık dışı düşünceleri kontrol altına almak, mutluluk duygusunu ve psikolojik iyi oluş halini aktive eden serotonin düzeyini artırmak amaçlanır. Psikoterapi ise kişinin obsesyon ve kompulsiyonlarını fark etmesi, bunlara neden olabilecek çarpık inançlarını tespit edebilmesi ve sağlıklı inanışlarla değiştirebilmesi hedeflenir.