Amerika Birleşik Devletleri’nde binlerce kişinin katıldığı ve 25 yıl süren araştırma sonuçlandı. Araştırma düşük karbonhidrat tüketenlerin ömrünün dört yıl kadar kısa olabileceğini ortaya çıkardı.
Bilim dergisi Lancet Public Health’de yayımlanan araştırma kapsamında, 45 ile 65 yaş arasındaki 15 bin 428 kişiye tükettikleri yiyecekler ve porsiyon büyüklükleri soruldu. Araştırmacılar bu verilere göre katılımcıların karbonhidrat, yağ ve proteinden aldığı kalori oranını hesapladı. Veriler sonucunda, enerjisinin yüzde 50 ila 55’ini karbonhidratlardan alan kişilerin ölüm risklerinin, hem yüksek hem de çok az karbonhidrat tüketenlere göre daha az olduğu ortaya çıktı.
Araştırmaya göre orta seviyede karbonhidrat tüketenler ortalama 88 yıl yaşıyor. Çok az karbonhidrat tüketenler bundan dört yıl, az karbonhidrat tüketenler 2.3 yıl, yüksek oranda karbonhidrat tüketenler ise 1.1 yıl daha az yaşıyor.
Kilo verirken karbonhidrat tüketiminin rolü büyük
Çoğunlukla yapılan bir hata var ki, kilo vermek isteyenler, çoğunlukla ilk önce karbonhidrat tüketimini azaltıyor. Ama göz ardı edilen bir durum var ki, az karbonhidrat tüketen bireylerin günlük beslenme ihtiyaçlarını karşılaması mümkün değil. Beslenme uzmanlarından konuyla ilgili görüşlerini aldık.
Karbonhidratları diyete dahil etmeyi savunan beslenme uzmanlarının sayısı oldukça fazla. Daily Mail gazetesinde yer alan bir habere göre Avusturyalı beslenme uzmanı ve diyetisten Sussie Burrel karbonhidratların kilo verme üzerinde önemli rolü olduğunu söylüyor. Düzenli spor yapan kişilerin 80-100 gramdan daha az karbonhidrat aldıklarında çok fazla kalori yakamayacağını da özellikle belirtiyor.
Pek çok beslenme uzmanı, düşük karbonhidrat diyetlerinde, bireyleri doymuş yağ almaya yönlendiriyor ve önemli besin kaynaklarını kısıtladıkları için bu tür diyetleri desteklemiyor. Bu tarz diyetlerde, sık tercih edilen besinler et ve et ürünleri, yumurta, balık, süt ve süt ürünleri yer alıyor. Kısıtlanan yiyecekler ise meyve, ekmek, tahıllı ürünler, nişastalı sebzeler…
“Günlük diyette 100-125 gram karbonhidrat”
Günlük beslenmemizde tüm besinleri doğru oranlarda almamız gerektiğini söyleyen Beslenme ve Diyet Uzmanı Yrd. Doç. Gamze Şanlı Ak konuyla görüşlerini şu şekilde ifade ediyor: “Diyet yaparken, ilk kesilen besin öğesi karbonhidratlar oluyor. Fakat beyin dokusu enerji için sadece karbonhidratları kullanır. Kişisel ayrıcalıklar düşünüldüğünde en azından günlük diyette 100 ila 125 gram arasında karbonhidrat bulunmalıdır. Bu da yaklaşık 400 - 500 kalorilik enerji sağlar. Hiç karbonhidrat barındırmayan bir diyet kesinlikle sağlık için doğru değildir. Bazı çalışmalarda, karbonhidratların tamamen diyetten çıkarılmasının depresyonu tetiklediğine ve duygu durum değişikliğine yol açtığına dair veriler bulunuyor. Bu durum özellikle tatlı krizlerinin yaşanmasına sebep olabilir.”
“Metabolizma hızı düşebilir”
Karbonhidrat tüketimi sıfıra indiğinde vücudun verdiği tepkileri Yrd. Doç. Dr. Gamze Şanlı Ak şöyle anlatıyor: “Kişi, yeterli karbonhidrat tüketmediği zamanlarda, vücut enerji üretebilmek adına yiyeceklerden gelen proteinleri kullanıyor. Bu da kaslarımız başta olmak üzere bütün vücut sistemlerimizin zarar görmesine neden olabilir. Kaslar, vücudumuzda yağ yakan işçilerimizdir ve kasların azalması demek metabolizma hızının düşmesi anlamına geliyor. Karbonhidrat seçerken kan şekerini hızlı yükselten basit şekerler (şeker, bal, beyaz ekmek, beyaz pirinç) yerine lif miktarı yüksek, sağlık açısından daha faydalı olan kompleks karbonhidratları (tam tahıllar, baklagil, meyve, sebze) seçmeniz kilo vermek adına oldukça önemli.”
Her metabolizma için farklı diyet uygulanmalı
Az karbonhidrat tüketiminde kişinin şeker dengesinin bozulduğunu ve bunun da hipoglisemiye yatkın kişilerde şeker hastalıklarının ortaya çıkarabileceğini belirten Uzman Diyetisyen Müge Aksu Beyazıt: “Bütün metabolizma birbirine bağlı olarak çalışıyor. Az karbonhidrat alımından tüm metabolizma etkileniyor. Ayrıca özellikle belirtmeliyim ki her insanda aynı diyet yararlı olmaz. Herkesin metabolizması farklı çalışır. Kilo vermek isteyenler genellikle arkadaş tavsiyelerinden yararlanıyor ve internette yer alan bilgileri uygulamak istiyor. Ancak kesinlikle uzman tavsiyesiyle hareket edilmeli.”