Maltepe Belediyesi muhasebe bölümünde görev yapan Ramiz Akkurt 49 yaşında. Vücut geliştirmede üç Türkiye şampiyonluğu, iki Avrupa 4’üncülüğü, bir Avrupa 5’inciliği ve dünya 7’inciliği bulunuyor. 40 yaşından sonra yarışmalara katılarak şampiyon olan Ramiz Akkurt ile başarı hikayesini ve vücut geliştirme sporunu konuştuk.
1969 İstanbul Kartal doğumlu Ramiz Akkurt evli ve bir kız çocuk babası. Annesi Selanik, babası Romanya doğumlu. 1993 yılından beri Maltepe Belediyesi’nde görev yapıyor. Üç yıl sonra belediyedeki görevinden emekli olarak kendi spor akademisini kurmak ve gençlere umut olmak istiyor.
Vücut geliştirme nasıl bir spor?
Vücut geliştirme sporu bir yaşam tarzıdır, yaşantınız boyunca sizinle beraberdir. Sabah güne başlarken yaptığımız kahvaltıdan, akşam yatana kadar geçen zaman diliminde her anınızda sizinle birliktedir. Bu sporu yapan herkes zamanla kendisine yarayacak olan beslenme düzenini öğrenmiş, vücut yapısına uyan hareketleri kavramış olur. Her gün bir sonraki güne zinde olarak girmeyi öğrenirsiniz. Gündelik yaşamınızda her zaman pozitif olur ve bu şekilde yansırsınız. Çevrenizden her zaman olumlu tepkiler alırsınız.
Siz nasıl başladınız?
Her gün yolumun üstündeki spor salonunun önünden geçerken, bir gün kendimi salonun içinde buldum. Otuz yaşında 69 kilo ile bu spora başladım. 10 yılı amatör, dokuz yılı profesyonel olmak üzere toplam 19 yıldır yapıyorum.
Bu sporu yapmak için 30 yaş biraz geç değil mi?
Evet, aslında geç fakat bu sporun bir avantajı da yaş sınırının olmaması. İstediğiniz yaşta bu sporu yaparak müsabakalara katılabilirsiniz. Ben yarışmalara katılmaya 40 yaşında başladım ve dokuz yıldır yarışıyorum.
Vücut geliştirme genelde insanlara anlaşılmaz ve garip gelebiliyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Her şey de olduğu gibi vücut geliştirmede de fazla aşırıya gitmemek gerekiyor. Abartıya kaçmadan estetik bir yapıya sahip olmak en güzelidir. Biz altı ay diyet yapar, yarışmaya çıkarız ve her şey beş dakika da olup biter. Hayatınız boyunca her yarışmaya katılamayacağımız için kendi estetiğimize dikkat etmemiz gerekiyor.
Vücut geliştirme sporunda neden ilaç kullanılıyor, bu ilaçlar doping yerine geçiyor mu?
Vücut geliştirme sporu çok özel ve ekstrem bir spor. Doğası gereği bazı ilaçları kullanmak gerekiyor. Doping olayı dünya genelinde birçok spor dalında sık rastlanan olumsuz bir durum. Türkiye’de de doping alımı hassas bir konu ve yoğun bir baskı yaşanıyor. Bazı sporcuların kullandıkları ilaçlardan dolayı hayatlarını kaybetmeleri nedeniyle, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nı harekete geçirerek ciddi önlemler almaya başladı.
Nasıl besleniyorsunuz?
Güne her zaman yumurtayla başlıyorum. Yumurtayı haşlamak yerine beyazlarını hafif yağda mantar, domates, biber ve çeşitli sebzelerle karıştırarak yiyorum. Ayrıca yanında yulafta tüketiyorum. Yarışmalara altı ay kala bütün süt ürünlerini kesiyorum. Tavuk kesinlikle tüketmem. Nedeni ise tavuğun yetişme süresinin 20 güne inmiş olması, kesinlikle sağlıksız ve kimseye tavsiye etmem. Tavuk yerine özellikle hindi göğüs etini tercih ediyorum. Bunun dışında yağsız kırmızı et ve akşamları özellikle somon balığı yerim. Yediğim her türlü etin yanında mutlaka bol miktarda yeşillik olur. Beslenmem sırasında vücudun daha iyi çalışabilmesi için mutlaka zeytinyağı kullanırım. Bir arabanın çalışması için nasıl yağa ihtiyacı varsa, insan vücudunun da zeytinyağına ihtiyacı vardır.
Dışarıda yemek yemem, her zaman evde hazırlanmış yemeğimi yanımda taşırım. Midemi boş bırakmamaya özen gösteririm. Bunun dışında sporcu ürünleri var, bunları da kullanmak gerekiyor. Çünkü yemekler vücudun her ihtiyacını tam olarak karşılayamaz. Örnek verecek olursak, vücudumun ihtiyacı olan günlük 5 gr. kreatin almam için her gün iki buçuk kilo et yemem gerekir. Bu hem zor hem de vücudu hantallaştırır. Bu nedenle ek gıda olarak özel sporcu ürünleri kullanıyorum.
Müsabakalarda aldığınız dereceler neler?
Üç Türkiye şampiyonluğum ve bir ikinciliğim var. Avrupa’da ise iki kez 4’üncü ve bir kez 5’inciliğim bulunuyor. Son olarak da dünya 7’incisi oldum. 17 ülke sporcusu arasında 7’inci olmak benim için büyük başarı.
İlerisi için planlarınız nedir?
Bu sporu yaparken birçok zorlukla karşı karşıya kalsanız da bu hayatınızın her alanına olumlu olarak yansıyor. Emekli olduktan sonra kendi spor akademimi açmak istiyorum. Günümüzde gençlik zor durumda, istiyorum ki daha çok spor alanları yapılsın, gençler spora yönelsin sosyal çevreleri değişsin. Birçok yerde spor salonu diye tesisler açılıyor. Kapalı spor salonlarında biraz seçici olmak gerekiyor. Eğitmenlerin çekirdekten yetişmesi önemli, para odaklı salonlardan sporcu kimliğine sahip bireyler çıkması pek mümkün olmuyor.
Dünyada bu spor nasıl yapılıyor, aramızda ki farklar nelerdir?
Birkaç yıl öncesine kadar daha iri vücutlar tercih ediliyordu. Son dört yıldır defini vücut yani daha kuru, daha estetik vücut yapıları öne çıktı. Avrupa’da artık insanların genetiği bile değiştiriliyor. Biz ise aspirinle iş yapmaya çalışıyoruz. Kaba olarak aramızdaki farkı böyle açıklayabiliriz.
Genel olarak spor yapmayan ve kilo sorunu olan kişilere ne tavsiye edersiniz?
Hiç uzun uzun anlatmaya gerek yok! Sağlıksız bir şekilde yaşamak kader değildir, sağlıklı olmak elimizde. Vücudun düşmanı şeker ve hamur işi, bunları keserseniz sağlıklı bir yaşama sahip olursunuz.
Vücut geliştirmeye ilgi duyanlar için neler söylersiniz?
Öğrenmeye her zaman önem vermeli ve kendilerini geliştirmeliler. Bu spor her gün yeni bir gelişim demektir. Yenilikçi olmalılar, kalıplaşmış beslenme düzeninden, kalıplaşmış idman şekillerinden uzak durmalılar. Herkesin kendisine uyan beslenme ve idman şekli vardır, başkasına iyi gelen size de iyi gelmeyebilir. Vücut geliştirme sporu büyük ego taşır ve yaşatır. İnsanların kendilerini aynada güzel görmesi elbette hoş bir durum ama dikkat edin egonuza yenilmeyin. Her zaman öğretici olun, bu şekilde davranmak bu camia da daha iyi anlaşılmanızı ve sevilmenizi sağlar.
Hedefiniz nedir?
Bizim sporda jübile yoktur. İlerleyen yaşlarda da bu sporu yapmak ve herkese her yaşta spor yapılacağını anlatmak istiyorum. Sportif anlamda ise dünya da vücut geliştirme sporunda ilk üçe girmek istiyorum. İşin özü, ben sporumu yapıyorum, yarışmalarda ülkemi temsil ediyorum. Bu da bana ve aileme mutluluk veriyor.