İki ayı aşkın süredir devam eden koronavirüs karantinası nedeniyle zamanını evde oyun oynayarak geçirenlerin sayısı epeyi arttı. Bu durum ise oyun bağımlılığı tehlikesini her zamankinden daha çok gündeme getirmeye başladı. Oyun bağımlılığını uzmanlarla birlikte ele aldık.
Karantina döneminde oyun bağımlılığı tehlikesi
Yeni tip koronavirüs (COVID-19) salgını dolayısıyla iki ayı aşkın süredir yaşanan karantina ve sokağa çıkma yasakları, evde kalan kişilerin çok daha fazla video oyunu oynamasına neden oluyor. Oyun ve e-spor ajansı Next in Game’in Global Karantina Günlerinin Oyun Dünyası Üzerindeki Etkileri adlı raporunda salgın döneminde e-spor ve oyuna olan ilginin arttığına dikkat çekiliyor. Rapora göre 9 Mart’tan sonra video oyunlara harcanan paranın bir önceki yıla oranla yüzde 60 arttığı da yer alıyor. Özellikle çocuk ve gençleri tehdit eden oyun bağımlılığın çağın önemli sorunlarından biri olduğu göz önüne alındığında, karantina günlerinin bu tehlikeyi daha çok artırdığı söylenebilir.
Oyun bağımlılığı henüz Amerikan Psikiyatri Derneği tarafından tanımlanmış bir bağımlılık türü olmasa da Dünya Sağlık Örgütü’nün tıbbi referans kitabı Uluslararası Hastalık Sınıflandırması’nın 2018 yılında çıkan versiyonuna “bilgisayar oyunu bağımlılığı” ismiyle dahil edilmiştir. Buna göre kişi aşağıdaki kriterlerden beş ya da daha fazlasını en az 12 aydır gösteriyorsa oyun bağımlısı olduğundan söz edilebilir.
✔ Oyunlar üzerine çok fazla kafa yormak
✔ Oyun oynamayınca mutsuz ve keyifsiz olmak
✔ Daha mutlu olmak için daha uzun sürelerde oyun oynamak daha az oyun oynamayı becerememek
✔ Önceden keyif veren diğer işleri yapmak istememek
✔ Oyun oynama süresini çevresindekilerden gizlemek için yalan söylemek
✔ Kendini kötü hissettiği zamanlarda daha iyi hissedebilmek için oyun oynamak
✔ Oyunlar nedeniyle iş, ilişki, eğitim ve etkinlik fırsatlarını kaçırmak
Oyun bağımlılığı pek çok sorun gibi tedavi edilebilir
Oyun bağımlılığının tedavi edilebilir olduğunun ve henüz bağımlılık oluşmadan ilk belirtiler gözlendiğinde alınacak koruyucu önlemlerin büyük önem taşıdığının altını çizen Psikiyatri Uzmanı Dr. Ceyda Güvenç, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Oyun oynayarak harcanan zamanı azaltmak ve buna uymak için aktif çaba göstermek önemlidir. Keyif veren bir davranışı yaşamımızdan çıkarırken farklı hobiler edinmek ve egzersiz yapmakta fayda var. Eğer oyunlarla sorunlu bir ilişkisi olan kişi bir çocuksa online oyunlardan uzak durup reel oyunlara yöneldiği zaman ailesi tarafından ödüllendirilmelidir. Unutmamak gerekir ki çocuklar ebeveynleri aynalar. Ebeveynlerinin online mecralarda geçirdiği fazla zamanı da aynalar... Aile içinde keyifli ve verimli zaman geçirmeyi ebeveynler bilmiyorsa çocuklar da el altındaki hazır eğlenceye, hazza, online olana yönelirler. Oyunla sorunlu ilişkilerde çocukluk çağı ihmali de söz konusu olabilir. Yani ailenin ilgisizliği, çocuğu uyarandan yoksun bırakması, takdir etmemesi, duygusal geri bildirimlerin olmaması altta yatan nedenlerden biri olabilir. Öyle ki online oyunları çekici kılan durumlarda biri kazanıp kaybetmeye dair geri bildirimlerdir.”
“Psikolojik ve fizyolojik sorunlara neden oluyor”
Oyun bağımlılığının neden olduğu olumsuzluklarla da ilgili açıklamalarda bulunan Güvenç, psikolojik zararlarının yanı sıra fiziksel zararlarının da olduğunu vurguluyor ve ekliyor: “Baş ve boyun ağrıları, göz problemleri, hareketsizlik, hijyen sorunu, beslenme bozuklukları ve uykusuzluk hem psikolojik hem de fizyolojik sorunları beraberinde getiriyor. Ayrıca oyun bağımlılığı gerginlik, öfke patlamaları, engellenmeye tahammülsüzlük, sosyal ilişkilerin azalması, okul başarısının düşmesi, finansal, akademik ve mesleki başarısızlıklara da zemin hazırlıyor.”
Dünya Sağlık Örgütü Oyun Oynamayı Destekledi
Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Suat Küçükgöncü, her ne kadar online oyun oynamanın davranışının salgın şartlarında bir problem oluşturup oluşturmadığına dair halihazırda mevcut bir sistematik araştırma bulunmasa da, bu dönemde online oyun platformlarının kullanımında bildirilen belirgin artışın evde kalanların diğer aktivitelerden daha çok oyun oynamaya yöneldiklerini gösterdiğine dikkati çekiyor.
Konuya farklı bir açıdan yaklaşan Küçükgöncü, “Karantina döneminde online oyunlar aynı zamanda sosyal izolasyonu desteklemek için bir araç olarak da görülmektedir. Örneğin, Dünya Sağlık Örgütü, #PlayApartTogether kampanyası ile oyun oynamayı sosyal izolasyonu artırmak amacıyla desteklemiştir. Oyun oynamanın karantina günlerinde olumlu etkileri olsa da belli ölçüyü aşan oyun oynama davranışı beraberinde birtakım tehlikeleri de getiriyor” diyor. Ayrıca, oyunların ilerleyen dönemlerde çocuk ve gençler gibi riskli gruplarda sorunlar yaratmaması için çeşitli önlemler alınması gerektiğini aktarıyor.
Alınması gereken önlemler
Oyun bağımlılığının önüne geçmek için alınması gereken çok sayıda önlem var. Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Suat Küçükgöncü’ye göre bu önlemlerin başında oyunda geçirilen zamanın normalden belirgin derecede fazla olmamasına dikkat etmek geliyor. Küçükgöncü’nün diğer önerileri ise aşağıdaki gibi:
✔ Aileler çocuklarını oyun dışında farklı aktivitelerle zaman geçirmeye teşvik etmelidir
✔ Yemek ve uyku düzeninin bozulmaması için ev içinde düzenlemeler yapılmalıdır
✔ Ailecek yapılabilecek resim, kutu oyunu, yemek gibi offline aktivitelerle zaman geçirerek sosyal ilişkilerin güçlendirilmesine dikkat edilmelidir