Sadece iki ay içinde Çin'den 28 ülkeye yayılan corona virüse karşı adeta küresel bir savaş başlatıldı. Türkiye'de henüz virüse rastlanmadı ancak yine de kalabalık ortamlardan uzak durmak, ellerimizi sık sık yıkamak ve maske kullanmak tüm virüs türlerinden korunmak adına en etkin yöntemler.
Çin'in Hubei eyaletindeki Wuhan kentinde 12 Aralık'ta ortaya çıkan ve sadece iki ay içinde dört kıtada 28 ülkeye yayılan corona virüsü (2019-nCoV) için dünya alarmda. Salgın nedeniyle 564 kişi hayatını kaybederken 28 binden fazla kişide corona virüsü teşhis edildi.
57 milyon kişinin yaşadığı Çin'in Hubei eyaletindeki 16 şehir karantinaya alındı. Ülkede okullar tatil edildi. Sokaklar adeta hayalet kente dönüştü. Türkiye dahil olmak üzere pek çok ülke Çin'e uçuşlarını durdurdu. Dünyaca ünlü markalara ait fabrikaların bir kısmı kapandı bir kısmı ise üretime ara verdi ancak tüm bu önlemlere rağmen virüs hızla yayılmaya devam ediyor. Hatta yakın zamanda Çin’de virüsü ilk teşhis eden 34 yaşındaki doktor Li Wenliang'ın, yine Corona virüsü nedeniyle hayatını kaybettiği açıklandı.
Virüs mutasyona uğradı
Aslında 1960'lı yıllardan bu yana yarasa, deve başta olmak üzere pek çok hayvanda görülen corona virüs grubu, mutasyona uğrayarak karşımıza çıkmış durumda. 2002'de yine Çin'de ortaya çıkan SARS hastalığı da bu virüs grubunun bir çeşidiydi ve 900'ün üzerinde kişinin hayatına mal olmuştu. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), küresel alarma geçerek ülkeleri bu kez yeni tip corona virüs konusunda ulusal önlemler almaları için uyardı. Peki bu virüsten kendimizi korumak için bireysel olarak ne yapmalıyız?
Nasıl bulaşıyor?
Belirtileri gribe benzeyen bu hastalıktan korunma yöntemleri de bir o kadar tanıdık. Uzmanlara göre ilk kural, kalabalık alanlardan mümkün olduğunca uzak durmak. Çünkü virüs insandan insana solunum ve dokunma yoluyla bulaşıyor. Virüs taşıyan bir kişinin öksürmesi, hapşırması ortama virüs yayılması için yeterli. Bunun yanı sıra virüs taşıyan kişiyle temasta bulunan ya da aynı tabağı, bardağı kullananlar da kısa sürede enfekte oluyor. Bu nedenle virüsün yayılmasını önlemek için ellerin sık sık yıkanması, öksürük ve hapşırık sırasında ağız ve burnun mendille, mendil yoksa dirsek içiyle kapatılması önemli. Kapı kolları gibi sık dokunulan yüzeyler düzenli olarak temizlenmeli ve kalabalık alanlarda tıbbi maske kullanılmalı. Ayrıca DSÖ riskli bölgelere seyahat etmek zorunda olan kişileri hayvanlarla temas etmemesi ve çiğ ya da iyi pişirilmemiş et yememesi konusunda uyarıyor.
Yüksek ateş ve nefes darlığı varsa dikkat
Hastalığın kuluçka süresi ise iki ila 14 gün arasında değişiyor. Kuluçka süresinin ardından öksürüğe eşlik eden yüksek ateş, nefes darlığı, iştahsızlık ve yorgunluk hastalığın ilk belirtilerinden. Bazı kişilerde ise ishal, bulantı, kusma gibi sindirim sistemi bozuklukları da görülüyor. Hastalığa zamanında müdahale edilmediğinde vaka ağır akut solunum yolu yetersizliği sendromu yaşıyor ve akciğer hastalığına yakalanıyor.
Corona virüsü ile ilgili doğru bilinen yanlışlar
Sağlıkla ilgili her konuda bilinçli davranmak elbette önemli ancak son dönemde corona virüsü ile ilgili internetteki bilgi kirliliği gereksiz endişe ortamı da oluşuyor. Corona virüsü ile ilgili doğru bilinen yanlışları şöyle sıralayabiliriz:
● Her Çinli corona virüs taşıyor iddiası. Türkiye'de henüz corona virüsü görülmemesine rağmen bazı vatandaşların çekik gözlü birini gördüklerinde ortamdan kaçarcasına uzaklaşması hem turistlerin hem de çevredekilerin paniğe kapılmasına neden oluyor. Her çekik gözlü insan corona virüsü taşımıyor. Ayrıca Çin Ulusal Sağlık Komisyonu virüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin yüzde 80'inin kanser, kronik akciğer, kalp ve böbrek hastalıkları gibi problemleri olduğunu ve bu nedenle virüsle savaşamadıklarını açıkladı.
● Corona virüs aşısı. Çin basınında hastalığın aşısı üretildiğine dair bazı haberler çıksa da Dünya Sağlık Örgütü bu bilgiyi yalanladı. Henüz virüse karşı etkin aşı bulunmuyor. Yeni virüsler için üretilecek aşıların test aşaması yıllar alıyor.
● Maskeler yüzde 100 koruma sağlar. Bu bilgi kesinlikle yanlış. Tüm virüsler tıbbi maskeden geçebilecek kadar küçüktür. Ancak beş mikrondan küçük partikülleri tutabilen n95 tipi maskeler, virüslere karşı koruma sağlayabilir. Bu maske de mutlaka yüz şekline uygun olmalıdır. Ayrıca maskede ayarlanabilir metalik burun mandalı bulunmalıdır.
● Antibiyotik tedavisi etkili. Maalesef corona virüsü tedavisinde antibiyotikler işe yaramıyor. Çünkü antibiyotikler sadece bakterilerle savaşır. Corona ise bir virüstür.
● Corona virüsü SARS'tan daha tehlikeli iddiası. 2002 ve 2003 yıllarında Çin'den 29 yayılan SARS, dünya için daha büyük bir tehdit teşkil ediyordu. Corona virüs, SARS kadar ölümcül bir virüs değil ancak daha hızlı yayılıyor. Corona virüste kuluçka süresi SARS'tan daha uzun olduğu için virüs taşıyanlar bilmeden çevresine bulaştırıyor.
Çin'den gelen kargolar virüs taşıyor mu?
En çok merak edilen konulardan biri ise Çin'den dünyanın dört bir yanına ithal edilen ürünlerin virüs taşıyıp taşımadığı. Sanayi ürünlerinden tekstile, oyuncaktan teknolojiye kadar geniş bir alanda üretim yapılan ülkede Samsung, Foxconn, Johnson&Johnson gibi markaların fabrikaları da tedbir amaçlı kapatıldı. Ancak halihazırda kargo gemilerinde Çin'den çıkış yapan milyonlarca ürün bulunuyor. Bunun yanı sıra AliExpress, Banggood ve AliBaba gibi Çinli e-ticaret sitelerinden sipariş veren kişiler de virüsün kargolar aracılığıyla taşınabileceği endişesi taşıyor. Ancak uzmanlar bu konuda yüreklere su serpecek bir açıklama yaptı. Açık havada üç saatten fazla hayatta kalamayan corona virüsünün, kargo ile bulaşma riski neredeyse imkansız. Buna ek olarak corona virüsler kuru ortamda yaşayamıyor. Yani virüsün aktif olabilmesi için bir insan ya da hayvanın canlı hücreleri içinde gezinmesi gerekiyor. Bu nedenle corona virüsler nemli olmayan cansız nesnelerin yüzeyinde varlıklarını sürdüremiyor. Buna rağmen Çinli e-ticaret siteleri üzerinden Türkiye'ye gelen kargo sayısında yüzde 90'lık bir düşüş yaşanıyor.