Son yıllarda sıklıkla duymaya başladığımız prebiyotik terimi, elbette bebekler için de oldukça önemli. Bağışıklığı güçlendiren, sindirim sisteminin çalışmasına yardım eden prebiyotik besinlerle bebekler daha sağlıklı bünyeye sahip oluyor. Peki bu besinler hangileri?
Bebeklerin alması gereken prebiyotik besinler
Kefir
Kefir, en yararlı prebiyotiklerin başında geliyor. Sindirim sistemini düzene sokan, bağışıklık sistemini güçlendiren, idrar yolu iltihapları üzerinde etkisi olan kefiri bebeklerin ve çocukların beslenme düzenine dahil edebilirsiniz. Meyvelerle karıştırarak yenilebilen kefir sade de tüketilebilir.
Taze bezelye
Mükemmel bir lif kaynağı olan taze bezelye aynı zamanda A, C, B6, K vitaminleri, protein, magnezyum ve folik asit açısından da zengin.
Ekşi mayalı ekmek
Ekşi mayalı ekmeğin içeriğindeki doğal maya kültürü ile laktik asit, onu iyi bir prebiyotik kaynağı haline getiriyor. Birçok fırın ekşi mayalı ekmeği geleneksel mayalama yöntemiyle yapmıyor. Bu yüzden siz evinizde doğal mayalama yöntemiyle kendi ekşi mayalı ekmeğinizi hazırlayabilirsiniz.
Yoğurt
2018’de İngiltere’deki Clinical and Experimental Allergy dergisinde yayımlanan bir çalışma, günlük yoğurt tüketen bebeklerde alerji ve egzama olma riskinin yüzde 70 azaldığını ortaya koydu. Siz de gün içinde çocuğunuza yoğurt yedirerek yeterli miktarda prebiyotik almasını sağlayabilirsiniz.
Turşu
Elbette bir yaşından küçük bebeklere turşu vermeniz önerilmez ama daha büyük yaştaki bebeğinize doğal prebiyotik kaynağı olan turşuyu yedirebilirsiniz. Burada önemli olan tek şey, marketlerde satılan turşulardan almak yerine kendi turşunuzu yapmanız.
Sebzeler ve kuru baklagiller
Bebeğiniz ek gıdaya geçtikten sonra mutlaka sebzeler ve kuru baklagiller açısından zengin bir beslenme düzenine sahip olmalı. Pırasa, yer elması, bamya, kereviz, enginar, sarımsak, kuşkonmaz gibi sebzelerle; nohut, fasulye, mercimek gibi baklagiller prebiyotik gıdaların başında geliyor.
Prebiyotik besinlerin faydası nelerdir?
Prebiyotik besinlerin hem bebekler hem çocuklar hem de yetişkinler üzerinde birçok faydası bulunuyor.
1-Koruma kalkanı olarak görev yapıyor
Annenin hamilelik döneminden itibaren aldığı prebiyotik besinler ve içtiği süt, bebek üzerinde olumlu etkiler yaratıyor. Konuyla ilgili fikirlerine başvurduğumuz Dr. Erdinç Ulu, hayat boyu beslenmemizde bulunması gereken prebiyotiklerin vücudun savunma sistemini oldukça yüksek tuttuğunu belirtiyor ve ekliyor: “Son zamanlarda ikinci beyin olarak görülen sindirim sisteminin düzenli bir şekilde çalışmasını sağlayan prebiyotikleri bebeklikten itibaren beslenme düzenimize dahil etmeliyiz. Ayrıca sindirim sistemi düzgün çalışan kişilerin hayat kalitesi de artıyor.”
2-En önemli prebiyotik anne sütü
Dr. Ulu, prebiyotiklerin hastalıklara karşı direnç sağladığını ve en önemli prebiyotiğin anne sütü olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Henüz dünyada anne sütünün bir gramı bile anneler haricinde üretilemedi. Dolayısıyla annenin sütü varsa en azından bebek bir yaşına gelene kadar emzirilmelidir ve çünkü en doğal prebiyotik anne sütüdür.” Ayrıca Dr. Ulu, anne sütünün haricinde bebek ek gıdaya geçtikten sonra içeriğindeki amino asitlerden ötürü balık çorbası ve kemik iliği çorbasının da bağışıklık sistemi üzerinde etkileri olduğunu, zekayı geliştirdiğini ve bağışıklığı güçlendirdiğini belirtiyor.
3-Koliğe karşı koruması olabilir
Amerikan Pediatri Akademisi tarafından yapılan bir araştırma, “lactobacillus reuteri” adlı prebiyotiğin bebeklerin en sancılı dönemlerinden biri olan kolik sürecinde olumlu etkileri olduğunu gösteriyor.
4-Yoğurt; alerji, egzama ve bağırsak rahatsızlıklarına iyi geliyor
Yeni Zelanda’da yapılan bir araştırma, yoğurtta bulunan prebiyotiklerin bebeklerde oluşabilecek egzama ve alerji riskini yüzde 70 oranda azalttığını öne sürüyor. Bunun yanı sıra iltihabi bağırsak rahatsızlıklarına karşı da savaş açan yoğurt, bebeklerin ve yetişkinlerin sindirim sisteminde etkin rol oynuyor. Bu yüzden ek gıdaya geçen bebeğinizin, günlük beslenme programına yoğurdu da eklemeyi unutmayın.