Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hızla büyüyen e-ticaret hacmi, en son açıklanan rapora göre 2016’da 17.5 milyar TL’ye ulaştı. Her üç internet kullanıcısından birinin internetten alışveriş yaptığı ülkemizde, perakendenin e-ticaretteki hacmi ise yüzde 3,5 ile sınırlı kaldı. Peki Türkiye’de e-ticaretin gelişmesi için neler yapılmalı?
Dünyada son 10 yılda 10 kattan fazla büyüyen e-ticaret, tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarını, şirketlerin, özellikle de perakendecilerin ise iş modellerini yeniden şekillendiriyor. TÜSİAD tarafından yayınlanan “Dijitalleşen Dünyada Ekonominin İtici Gücü: E-Ticaret” başlıklı rapor, Türkiye’nin e-ticaret hacmi ve sorunların çözümleriyle ilgili önemli verileri yansıtıyor.
E-ticaret dünyasının önde gelen firmaları ve paydaşlarıyla görüşmeler sonucu hazırlanan rapor sanal müşteri temsilcileri, kişiselleştirilmiş teklifler, drone'larla teslimat gibi teknolojik trendlerin, bugünden başlayarak ticaretin yakın geleceğini önemli ölçüde etkileyeceğini gösteriyor.
Rakamlara bakacak olursak, Türkiye’nin perakendedeki e-ticaret hacmi yüzde 3,5. Dünya ortalamasının yüzde 8,5 olduğunu düşünecek olursak, ülkemiz bu anlamda oldukça geride görünüyor. Son açıklanan rapora göre 2016 yılında yüzde 65’e ulaşan akıllı telefon penetrasyonu, m-ticaret (mobil ticaret) için oldukça umut verici. Akıllı telefon penetrasyonun hızla arttığı Türkiye'de, mobilin e-ticaret içerisindeki payı henüz yüzde 19 seviyesinde olsa da, e-ticaret firmaları bu alana özel fırsatlar ve uygulamalarla bu payı yükseltmeye çalışıyor.
Perakendeciler e-ticarette yerini alıyor
Rapora göre, klasik perakendecilerin sadece yüzde 30’unun e-ticarete girmiş durumda. Bu da ülkemizde dünya standartlarının yakalanması için, perakendecilerin e-ticaret faaliyetlerini hızlandırması gerektiğini ortaya koyuyor. Türkiye’de ilk 100’de yer alan perakendecilerin 35'inin, doğrudan kendilerinin yürüttüğü e-ticaret faaliyeti yok. E-ticaretin gerekli büyümesini gerçekleştirebilmesi için, büyük ölçekli perakendecilerin yanı sıra KOBİ'lerin de e-ticaret faaliyetlerine başlaması gerekiyor.
Dünyanın farklı bölgelerinde klasik perakendeciler e-ticaret faaliyetlerine başlamış olsalar da, en gelişmiş pazarlardan birine sahip olan ABD bu konuda öne çıkıyor. 2015 itibarıyla, ABD’de online perakendecilik faaliyeti bulunan ilk 180 firma, 201 milyar dolar ciro yarattı. Bu cironun yüzde 79'u, listenin başındaki ilk 25 firma tarafından yaratıldı. Listedeki firmalar incelendiğinde, 25 şirketten 18'inin klasik perakendeci şirketler olduğu görüldü.
Online alışverişte en önemli unsur güven
Tüketiciler üzerinde yapılan araştırmalar, online alışverişte güvenlik kaygısının hala en önemli engel olduğunu gösteriyor. Tüketicilerin ilk online alışveriş deneyimlerinin olumlu olması, sürekli online alışveriş yapmalarını sağlamıyor. Herhangi bir olumsuzlukta, tüketicinin güven algısı hızlıca değişebiliyor. Bu algının olumluya evrilmesi için online alışverişi destekleyecek geniş çaplı kampanyalar yapılması, ödeme ve iade süreçlerinin tüketicileri mağdur etmeyecek şekilde tasarlanması ve hatta kamu spotlarının yayınlanması gerekiyor. Alternatif ödeme yöntemlerinin ön plana çıkarılması ve bankaların uyguladığı harcama itirazı kurallarının tüketiciye daha net anlatılmasıyla da güven algısı iyileştirebilir.
Teslimat da online alışverişte tüketicilerin satın alma kararlarını etkileyen önemli bir süreç. Ücretsiz teslimat, aynı gün teslimat, tüketicilerin kargolarının durumlarını eş zamanlı takip edebilmeleri gibi önemli trendler izlenirken, müşterilere ürünlerinin eksiksiz ve hasarsız ulaştırılması da tüketicinin online alışverişi daha çok tercih etmesini sağlayacak. Türkiye'deki büyük oyuncuların, dünyanın önde gelen oyuncularına yetişebilmeleri için satış sonrası süreçlerin, öncelikle müşteriler, sonrasında da tedarikçiler açısından geliştirilip optimize edilmesi, atılacak en büyük adım olacak.
İnternetten ne alıyoruz?
Dünyanın en çok internet kullanan 17. ülkesi olarak Türkiye’de, online alışverişte en çok tüketici elektroniği ve tekstil ön plana çıkıyor. Mağazadan aldığınız bir cep telefonunu kutusunu açtıktan sonra iade edemezken, e-ticaret hizmetleri üzerinden aldığınız cep telefonunu kolaylıkla iade edebiliyorsunuz. Giyim kategorisinde ise iade süreçlerinin kolaylığı, e-ticarette tekstil kategorisinin payını artırıyor.
Ortalama sepet tutarı 279 TL
Bankalararası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre, Türkiye'de 2015 yılında 255 TL olan ortalama sepet tutarı, 2016 yılında yüzde 9 artışla 279 TL'ye yükseldi. Türkiye’de online alışveriş yapma eğilimi yurt dışına göre daha az olsa da, ortalama sepet tutarlarının düşük olmadığı dikkat çekiyor. 2016 yılında ABD’de ortalama sepet tutarı 86 dolar (yaklaşık 330 TL) iken, 2015 yılında Avrupa ortalaması ise 63 Euro (yaklaşık 295 TL).
E-ihracat dünyada 400 milyar dolarlık hacme ulaştı
E-ticaretin ülkemizde sorunsuz ve hızla ilerlemesinin ardından, e-ihracatın da artması bekleniyor. 2016 itibarıyla dünyada 400 milyar dolarlık hacme ulaşan sınır ötesi ticarette Türkiye’nin de yer alması, ülkenin kalkınması açısından büyük önem taşıyor.
Ekonomi Bakanlığı'nın, çalışmalarında son aşamasına geldiği E-İhracat Stratejisi ve Eylem Planı'nın hayata geçirilmesi, ihracatın e-ticarete uygun mevzuat, süreç ve teşviklerle desteklenmesi açısından kritik önem taşıyor. Bu noktada mevcut ödeme sistemlerinin global ödeme geçitlerine entegrasyonun artırılması büyük bir gereklilik. Lojistik maliyetleri, gümrük vergisi, ulaşım süresi gibi sorunların ve kaygıların aşılması, ülkemizde e-ihracatın önünü açacak.
Dünyaya baktığımızda, 2020 yılında Çin'in dünya e-ticaret hacminin yüzde 60'ını oluşturması bekleniyor. Çin'deki bu hacmin çok büyük bir kısmını ise e-ticaret devi Alibaba grubu oluşturuyor.