Otopark sorunu bir gün biter mi?

Otopark sorunu bir gün biter mi?

Otomobilinizi park edecek bir yer bulmak; hızlı ve başarılı bir şekilde otomobilinizi park etmek hiç kolay değil, biliyoruz. Neyse ki teknoloji bu konuda da imdadımıza yetişiyor.

Otomobilinizi park edecek bir yer bulmak, özellikle de büyük şehirlerde, hiç kolay bir iş değil! Artan nüfus, otomobil sayısındaki artışla doğru orantılı. Şehrin yeni yerleşim alanları, yeni inşa edilen siteler sayesinde bu konuda daha avantajlı olabilir. Ancak şehrin tarihi merkezlerinde yaşayanlar “park yeri sorunu”yla her gün cebelleşiyor.

Trafik sıkışıklığı ile birlikte bu sorunu çözmek için birtakım öneriler ortaya atılmıştı. Plakası tek rakamla bitenlerin belli günler, çift rakamla bitenlerin ise diğer günler trafiğe çıkması teklif edilmişti. Ancak bu çözüm çok da akılcı bulunmadı. İngiltere’nin başkenti Londra’da olduğu gibi şehrin tarihi merkezine otomobiliyle gitmek isteyenlerden ücret alınması ise başka bir çözüm önerisiydi…

Şehrin tamamının yeniden inşasıyla daha çok otopark alanı yaratmak mümkün olmayacağı için “boş park yeri” için teknolojiye güvenmek en akılcı çözümlerin başında geliyor. Bu bağlamda bazı adımlar atıldı bile…

Türkiye’den bir uygulama

Parxlab hem sokak sokak otopark aramaya son vermeyi hem de otopark alanlarını daha verimli kullanmayı amaçlıyor.
Parxlab hem sokak sokak otopark aramaya son vermeyi hem de otopark alanlarını daha verimli kullanmayı amaçlıyor.

Makine mühendisi Berk Şahin ve arkadaşları Taha Şahin ile Halil Bakırcı, bu sorunu çözmek için kollarını sıvayanlardan… Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Teknokent'te çalışmalarını sürdüren üç arkadaş, TÜBİTAK'tan aldıkları destekle sürücülere boş park alanlarını gösteren ve otopark işletmelerini daha verimli hale getiren bir sistem tasarladı. "Parxlab" adlı sistem sayesinde sürücüler, telefonlarına indirdikleri uygulama ile, park alanlarına konulan sensör vasıtasıyla boş park alanlarını görme imkanına kavuşuyor.

Berk Şahin, birkaç hafta önce Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamayla tasarladıkları uygulamanın cadde üstü otopark işletmeleri için de verimliliği artıracağını söylemişti: “Sürücü, mobil uygulamayı telefonuna indirdiğinde bulunduğu yere en yakın boş park alanını görecek ve kendine bir rota çizilecek. Projemiz sayesinde sürücüler, boş park alanı ararken harcadığı zamandan ve yakıttan da tasarruf edecek."

İSPARK’ın da çalışmaları var

İSPARK’ın önceliği Tarihi Yarımada’daki sorunu çözmek...
İSPARK’ın önceliği Tarihi Yarımada’daki sorunu çözmek...

Otopark sorununu çözmek için mesai harcayanlardan biri de İstanbul Otopark İşletmeleri, yani İSPARK. İBB Ulaşım Planlama Müdürlüğü ile ortak bir çalışma yürüten İSPARK, ilk etapta Tarihi Yarımada’daki tüm otoparklarda kaç otomobilin yer aldığını, İBB Yoğunluk haritası ve cep telefonlarından gösteriyor. Bu uygulamanın tüm şehir geneline yayılması İstanbulluların en büyük dileklerinden biri olabilir.

Yurt dışında başarılı örnekler var

Bazı uygulamalar, gideceğiniz şehirden otopark alanı rezerve etmenize de olanak sağlıyor.
Bazı uygulamalar, gideceğiniz şehirden otopark alanı rezerve etmenize de olanak sağlıyor.

Türkiye’de “otopark teknolojileri” henüz “emekleme” seviyesinde olsa da gelişmiş ülkelerde bu alana daha çok yatırım yapılıyor. ABD menşeili Parking Panda uygulaması bunun en iyi örneklerinden biri.

Amerika’nın 40’tan fazla şehrinde hizmet veren Parking Panda, kendi otopark alanlarına sahip büyük bir şirket haline geldi. Sistemin uygulamasını indirerek boş otopark alanlarını görmek mümkün. Hatta farklı bir kente gideceğiniz zaman bu uygulama üzerinden otopark alanınızı rezerve etmeniz bile mümkün.

Yine ABD’de yaygın olarak kullanılan JustPark uygulaması da kullanıcılarına boş park alanlarını ve o alana çıkan en kısa rotayı sunuyor. Bu sayede sürücüler hem otopark ücretlerinden hem de yakıt masrafından tasarruf etmiş oluyor.

Otomobiller mi yoksa insanlar mı daha iyi park ediyor?

Kendi kendini park edebilen otomobiller, insanlardan daha başarılı.
Kendi kendini park edebilen otomobiller, insanlardan daha başarılı.

Otopark sorunu sadece boş bir alan bulmakla bitmiyor maalesef! Trafiğin kalabalık saatlerinde, arkanızda onlarca otomobil sıra olmuşken “paralel park” da başlıbaşına bir sorun. Ancak yeni nesil otomobiller otonom sürüş teknolojieri sayesinde kendi kendini park edebiliyor. Tabii ki aracınıza güvenirseniz!

ABD’de, Otomobil Araştırmaları Merkezi’nin (AAA) yaptığı bir araştırma otonom teknolojilere sahip otomobillerin, “kendisine fazla güvenen” sürücülerden çok daha iyi paralel park yapabildiğini kanıtladı. Araştırma sonuçlarına göre, kendi kendini park edebilen otomobillerin kaldırıma ya da diğer araçlara dokunma oranı insanlardan yüzde 81 daha az. Üstelik bu sistemler bunu insanlardan yüzde 47 daha az manevrayla başarıyor. Tüm bu yeni teknolojiler, ileride otopark sorunu yaşamayacağımızın bir kanıtı olarak kabul edilebilir.