10-16 Mayıs Engelliler Haftası kapsamında özel bir konuyu ele aldık. Şubat ayında yaşanan depremlerden sonra ampütasyon geçiren kişiler ve yakınları için Uzman Klinik Psikolog/Psikoterapist Fundem Ece’den değerli bilgiler edindik.
Biliyorsunuz, Şubat ayında hepimizi derinden üzen depremlerden sonra çok sayıda ampütasyon yaşandı. Bu kişiler nasıl bir yol izlemeli, ruhsal destek anlamında neler söylemek istersiniz?
Depremler gibi doğal afetler, fiziksel yaralanmaların yanı sıra ruhsal travmalara da neden olabilir. Ampütasyon geçirenler de bu durumları yaşayabilir, bu kişilerin sağlık ve iyilik halleri etkilenebilir. Ampütasyon geçiren kişilerin ruhsal sağlıklarını korumaları ve iyileştirmeleri için; profesyonel yardım almaları, destek gruplarına katılmaları, kendilerine zaman tanımaları ve hobi edinmeleri çok değerli. Yaşanan acı ve üzüntüyü hafifletmek için psikologlar veya terapistler tarafından verilen danışmanlık veya terapi yollarıyla destek almalarını öneririm.
Ayrıca ampütasyon vakası geçiren kişilerin, diğer benzer durumlarla karşılaşmış insanlarla etkileşim kurabilecekleri destek gruplarına katılması faydalı olabilir. Bu tür gruplar, kişinin duygusal destek almasına ve benzer sorunları olan diğer insanlarla bağ kurmasına yardımcı olabilir. Yaralanma ve kayıp sonrasındaki iyileşme süreci, herkes için değişebilir. Kişi kendine zaman tanımalı ve kendini yavaşça yeniden inşa etmeli. İyileşme sürecinde sabırlı olmalı ve yavaş ama istikrarlı adımlarla ilerlemeli. Bir yandan da ilgili bir hobi veya aktivite, ampütasyon yapılan kişinin ruhsal sağlığını güçlendirmek için faydalı olabilir. Bu etkinlikler, kişinin zihinsel olarak meşgul olmasını sağlayabilir ve kendisini daha iyi hissetmesine yardımcı olabilir.
Ampütasyon yapılan kişilerde hangi duyguların ve durumların yaşandığını gözlemliyorsunuz?
Bu kişilerin genellikle fiziksel, psikolojik ve duygusal açıdan zor bir dönemden geçtiklerini gözlemliyorum. Ampütasyon işlemi sonrasında kişinin yaşadığı duygu ve durumları şu şekilde açıklayabilirim:
Şok ve inkar: Ampütasyon sonrası kişiler genellikle önce şok yaşar ve olayı kabul etmekte zorlanabilir. Bu durum, hastalığın veya yaralanmanın ciddiyeti ve ampütasyonun kesinlikle gerekli olması nedeniyle yaşanabilir.
Kaygı ve korku: Kaygı ve korku hissedebilirler. Bu hisler ampütasyon sonrası hayatın nasıl olacağı, sosyal etkileşimler, iş hayatı ve diğer günlük faaliyetleri nasıl sürdürebilecekleri gibi konularda endişe duymalarından kaynaklanabilir.
Öfke ve depresyon: Öfke ve depresyon hissi yaşayabilirler. Bu hisler, kaybedilen uzvunun yarattığı fiziksel ve duygusal acı, günlük aktivitelerdeki zorluklar ve gelecekteki belirsizlikler nedeniyle olabilir.
Kendine güvensizlik: Günlük aktivitelerini yerine getirirken özgüvensiz hissedebilirler. Bu durum hareket kısıtlamaları, yeni bir protez kullanımı veya engelli olmayla ilgili sosyal tabular gibi faktörlerden kaynaklanabilir.
Yalnızlık ve izolasyon: Kendilerini yalnız ve izole hissedebilirler. Bu hisler ampütasyon sonrası hayatın değişmesi, yakın arkadaşların ve aile üyelerinin desteğinin azalması nedeniyle olabilir.
Bu kişiler hayata yeniden nasıl karışabilir? Süreç konusunda bilgi alabilir miyiz?
Ampütasyon sonrasındaki kabul süreci, kişiden kişiye değişebilir ve zaman alabilir. Bu süreçte, kişinin kendine karşı sabırlı ve anlayışlı olması, ilerleme kaydettiğinde kendisine övgüde bulunması önemli. Ayrıca destek sistemlerinden yararlanarak duygusal desteği sürdürmek ve fiziksel iyileşme sürecinde çalışmak, kabul sürecini hızlandırmaya yardımcı olabilir.
Ampütasyon yaşayan kişilere, hayata yeniden karışmak için bir yol haritasını takip etmeleri önerilir. Bu süreçteki adımlar; fiziksel ve duygusal iyileşmeyi desteklemek, hayatlarının normal seyrini takip etmek ve yeni bir norm oluşturmak için tasarlanır. Bir ampütasyon sonrasında iyileşme sürecinde en önemli adımlardan biri hareketlilik, denge, koordinasyon ve protez kullanımı gibi konularda destek sağlayabilen fiziksel rehabilitasyon.
Duygusal destek, bir ampütasyon sonrasındaki iyileşme sürecinde de son derece önemli. Bu süreçte, bir terapist veya destek grupları gibi profesyonel destek kaynaklarından yararlanmak faydalı olabilir. Kişinin yeni bir norm oluşturabilmesi çok değerli. İş ve günlük yaşam faaliyetlerinde değişiklikler yapmak ve engellilikle ilgili sosyal tabuları aşmak gibi konular üzerinde çalışmalı. Tekrar belirtmek gerekir ki yalnızlık ve izolasyon hislerini azaltabilmek için aile, arkadaşlar, diğer ampütasyon geçiren kişilerle iletişim gibi destekler çok önemli. Bu iyileşme süreci, her birey için farklılık gösterir ve bazıları daha hızlı ilerlerken bazıları daha yavaş ilerleyebilir. Ancak ilerleme kaydetmek, motivasyonu artırabilir ve iyileşme sürecini hızlandırabilir.
Ampütasyon geçiren kişilerin çevresindeki yakınları nasıl yaklaşmalı, nasıl destek olmalı?
Ampütasyon geçiren bir kişinin yakınları sevdiklerine yardımcı olmak için empati ve iletişim kurmalı, yardımcı olmalı, kaynaklar hakkında bilgi edinmeli ve sabırlı yaklaşmalı. Operasyon geçiren bir kişi için bu süreç, fiziksel ve duygusal olarak zorlayıcı olabilir. Yakınları olarak anlamaya çalışmak, onların hissettikleri duyguları kabul etmek ve destek olmak için gerekli olan özeni göstermek önemli. Ampütasyon geçiren bir kişinin günlük hayatındaki aktivitelerini sürdürmesinde yardımcı olmak, onlara destek olmanın önemli bir yolu olabilir. Örneğin; yemek yapmak, ev işlerine yardım etmek veya arabayı kullanmak gibi günlük aktivitelerde yardımcı olunabilir.
Ampütasyon sonrası kişinin duygusal desteğe ihtiyacı olabilir. Yakınları onlarla düzenli olarak konuşabilir, dinleyebilir, hissettiklerini ifade etmelerine izin verebilir ve ihtiyaçları doğrultusunda destek sağlayabilir. Kişinin ihtiyaç duyabileceği çeşitli kaynaklar ve hizmetler hakkında bilgi sahibi olmak, doğru kaynaklara yönlendirmek de fayda sağlar. Unutmayın ki ampütasyon sonrası iyileşme süreci uzun olabilir. Yakınları olarak, sevdiklerimize sabırlı olmak, onların kendi hızlarında ilerlemelerine izin vermek ve onlara sürekli olarak destek sağlamak çok önemli.
İşlevsel protezleri kullanabilmek ve hayata uyum sağlamak için kişinin alabileceği psikolojik destek konusunda neler öneriyorsunuz?
Ampütasyon sonrasında işlevsel protezleri kullanmak, hayata uyum sağlamak, yaşanan kayıp ve değişikliklere uyum sağlamak, kaygı ve depresyon gibi duygusal sorunlarla başa çıkmak için psikolojik destek almak oldukça önemli. İşlevsel protezler, ampütasyon sonrası kişilerin günlük yaşamlarını daha bağımsız bir şekilde sürdürmelerine yardımcı olabilir. Ancak protez kullanımı birçok hasta için zorlu bir süreç olabilir. Protezlerin kullanımı ile ilgili fiziksel ve duygusal engellerle karşılaşılabilir.
Önerilerimi şu şekilde sıralayabilirim:
● Bir psikolog veya psikiyatrist ile konuşarak kaygı, depresyon ve duygusal zorluklarla başa çıkmak.
● Diğer ampütasyon hastalarıyla deneyimleri paylaşarak destek almak.
● Protez kullanımı ve fiziksel iyileşme süreci için fiziksel terapi ve rehabilitasyon programlarına katılmak.
● Fiziksel ve zihinsel sağlığı iyileştirebilmek ve protez kullanımını kolaylaştırabilmek için düzenli egzersiz yapmak.
● Kendine zaman tanımak, adım adım ilerlemek ve günlük aktivitelere geri dönmek.
Ampütasyon sonrasında, kaybedilen uzvun acısının beyin tarafından hâlâ algılandığına dair bilgiler var. Bu konuda sizden bilgi alabilir miyiz?
Evet, kaybedilen uzvun acısı algılanabilir. Bu durum, "fantom ağrısı" olarak bilinir ve birçok hasta tarafından yaşanır. Fantom ağrısı, kaybedilen uzvun varlığına rağmen hissedilen ağrı, sızlama, yanma, karıncalanma veya kasılma hissi olarak tanımlanabilir.
Fantom ağrısının nedeni tam olarak bilinmese de beyinde kaybedilen uzuvla ilgili sinir yollarının hâlâ aktif olması ve ağrı sinyalleri göndermesi olduğu düşünülür. Beyindeki sinir yolları, vücuttaki sinirler tarafından gelen sinyalleri işleyerek acı ve diğer duyuları algılar. Ampütasyon sonrasında, beyin hâlâ kaybedilen uzvun sinir sinyallerini algılamaya devam edebilir ve buna bağlı olarak fantom ağrısı ortaya çıkabilir.
Fantom ağrısı, bazı hastalarda zamanla azalabilir veya tamamen ortadan kalkabilir. Ancak bazı hastalarda sürekli bir sorun haline gelebilir ve tedavi gerektirebilir. Tedavi yöntemleri arasında, ilaç tedavisi, fizik tedavi, nörostimülasyon ve psikolojik danışmanlık gibi yöntemler bulunabilir.