36 yaşında 20. grand slam şampiyonluğunu 2018 Avustralya Açık’ta alan Roger Federer, tenis tarihine adını çoktan altın harflerle yazdırdı. Ancak neredeyse katıldığı her turnuvada yeni rekorlara imza atmaya devam ediyor.
Tenisi yakından takip etmiyor ancak “Tamamen Fransız da değilim canım!” diyorsanız; Roger Federer’in her yerde favori olduğunu söyleyebilirsiniz. Hatta 2018 yılının ilk grand slam turnuvası Avustralya Açık’ta finale Marin Cilic karşısında mutlak favori olarak çıkmasına rağmen, döktüğü göz yaşlarını abartılı bulmuş olabilirsiniz.
Final, öncesi kadar da kolay değildi
İsviçreli efsane raket, çok rahat ve net bir grafikle ulaştı 20’inci grand slam şampiyonluğunu getiren finale. Öyle ki set dahi vermeden rakiplerini domino taşı gibi 3-0’larla bir bir yıktı. Kaybettiği iki set ise neden finalde olduğunu anlatan Cilic’in başarısıydı elbette. Nadal’ın sakatlığı, Djokovic’in sürpriz vedası Federer’in işini kolaylaştırmış gibi gözükse de Marin Cilic’in finali beş sete taşıması, işlerin o kadar da kolay olmadığının bir kanıtıydı.
Son 45 yılın en yaşlısı
Fedex’in sayılarını sıralıyoruz ama belki de bunlar arasında en önemlisi yaşı. Birçok raket, kariyeri boyunca tek bir tane grand slam kazanabilmenin hayaliyle yanıp tutuşurken, o 36 yaşında 20’in şampiyonluğuna kavuşuyor. Üstelik erkekler tenis tarihinin bu alanda koleksiyonu en kabarık ismi olmasına rağmen… Henüz geçtiğimiz yıl Rafael Nadal’a karşı yine Avustralya Açık’ta kazandığı zafer sonrası, son 45 yılın en yaşlı grand slam şampiyonu olmuştu. Şimdi bunu bir basamak daha ilerletti. Bakın Amerikalı eski raket Andy Roddick durumun parodisini nasıl çıkarıyor:
“Eğer Federer bu sezon iki grand slam kazanırsa (yani bir tane daha), grand slam sayısı (21), Amerika’da alkol tüketebilecek ergin yaşa ulaşacak.”
“Ben bile beklemezdim”
Durumun “36, 20, 3-0, iki” demek kadar kolay olmadığını ise Federer şöyle anlatıyor: “Dürüst olmak gerekirse 20 kez kazanmanın mümkün olabileceğini asla düşünmezdim. Düşüncemin çok ama çok ötesinde… Gerçek dışı, inanılmaz bir sayı. 20’de kalıp fazlası gelmese bile ben çok ama çok mutluyum.”
Federer’e her seferinde, “Ne zaman bırakacaksın?” soruları yöneltiliyor. Bununla defalarca yüzleştiğinizi ve sakin kalma zorunluluğunuzu düşünün. Sağlığınız yerindeyse ne denli sinir bozucu bir durum olabileceğini hayal etmek zor değil. Siz daha fazla kazanmak istiyorsunuz ama birileri size sürekli “Yaşlısın, git artık” iması yaparcasına soruyor. Bu denli hırsın birikimi bile başlı başına 20’inci şampiyonlukta göz yaşı dökmenizin haklı bir gerekçesi olabilir.
Her biri ilk şampiyonluk gibi
Konuya bir başka açıdan daha yaklaşmak lazım. “Heyecanı, kazanmaya olan iştahı taze tutabilme” kısmı… Aslında tüm spor dalları ve sporcuları kapsayan, üzerinde çok dikkatli düşünülmesi gereken bir konu bu. “Nasıl taze tutuyorsun? Nasıl halen ilk kez yaşıyormuş gibisin?” sorularına da içtenlikle cevap veriyor ekselansları:
“Hepsinin ayrı bir yolculuğu var. Birinin diğerine göre hissettirdikleri farklı. Bunlar, finale giden yolda size liderlik ediyor. Maç puanı nasıl hissettiriyor? Seremoni, yaptığınız konuşma... Göz yaşı var mı, yok mu? Tüm bunlar ayrı birer anlam taşıyor. Her bir grand slam şampiyonluğumu, benim için özel kılan nüanslar var. Aynı zamanda hepsi çok çalışmanın, adanmışlığın ve tutkunun bir getirisi.”
Açık dönemin en yaşlısı da olabilecek mi?
Roger Federer yeni başarılara imza attıkça hedefleri de kendiliğinden yenileniyor. Örneğin şimdi herkes, “Tarihin en yaşlı grand slam kazanan ismi olabilecek mi?” sorusunu soruyor. Bu alanda Roger’ın önündeki tek isim, Ken Rosewall. Şu an 83 yaşında olan Avustralyalı rekortmen, 1972 yılında (yani 37 yaş 2 ay 1 günlükken) Avustralya Açık’ta bu zafere ulaşmıştı. 2018 Avustralya Açık şampiyonluğu sonrası halen sağlıklı olduğunu ve devam edeceğini söyleyen Federer’in bu rekoru da kırması hiç sürpriz olmaz.
Avustralya’da üç grand slam kazanmayı başaran eski raketlerden Mats Wilander ise İsviçreli efsanenin genç kuşakla arasındaki farkı kapattığına vurgu yaparken, “Bu yaşta kendisini duygusal anlamda nasıl bu kadar güçlü kılıyor ve maçları kazanacak yolu bulmayı başarıyor hiçbir fikrim yok” diyerek Roger’ın zihinsel yapısını da bir nevi özetliyor.
“O bir vampir!”
İki grand slam şampiyonluğu bulunan Pat Rafter ise Amerikalı aktör Will Ferrell’ın tespitine katılarak, “Harika! Halen dünyanın en iyisi. Bunu algılayamıyorum ama ben de Will Ferrell’ın dediği gibi onun bir vampir olduğunu düşünüyorum” diyor.
İşin özü, göz yaşlarına anlam aramayı bir kenara bırakmak lazım. Zaten anlamını herkes bulabilseydi, efsane değil sıradan olurdu Roger Federer ismi. En iyisi biz izlemeye ve anlam verebildiğimiz nüansları kendi hayatımızda pratiğe dönüştürmeye devam edelim.
