Türkiye’de fazla öne çıkmayan spor dallarından biri olan bilardo artık kadınlar arasında da ilgiyle karşılanıyor. Öyle ki Esin Demirci, bilardoya başladıktan dokuz ay sonra Türkiye üçüncülüğü kazanmış ender sporcular arasında.
1980 yılında Adıyaman Çelikhan’da doğan Esin Demirci, altı kardeşli bir ailede büyümüş ve ailesi halen Adıyaman’da tütün yetiştiriciliği yapıyor. Hafta sonları organik pazarda enginar soyarak geçimini sağlayan Demirci, bilardoya milli takım oyuncusu olan arkadaşı sayesinde başlamış ve dokuz ay sonra Türkiye üçüncüsü olmuş. Nasıl mı? Kendisinden dinleyelim…
Bilardo serüveni nasıl başladı?
Eskiden bilardo milli takım oyuncusu olan arkadaşım sayesinde bilardoyla tanıştım. Bir gün profesyonel olacağım hiç aklıma gelmezdi. İlk başladığımda eğlence olarak Amerikan bilardo oynuyordum.
İstekayı ilk kez elinize aldığınızda ben bunu oynarım düşüncesi oluştu mu?
Hayır, bunu hissetmedim. Hatta bilardo salonuna ilk kez gittiğimde “Oynamak ister misin?” dediklerinde arkadaşımı beklediğimi söylemiştim. Önce oynayanları izledim, sonra tek başıma acemice toplara vurmaya başladım. Salondan bir ağabey bana “Arkadaşını beklediğine emin misin?” diye sordu ve hayır yanıtını alınca, “O zaman işe başından başlamalısın ve oyuncuları izlemelisin” dedi. Bu benim için güzel bir anı olarak kaldı. Sonraları bana isteka tutuş, duruş, bilardo hakkında bilgiler verdiler ve oyuna böyle başladım. Önceleri boş zamanlarımda eğlence olsun diye oynadığım bir oyundu. Bu birkaç ay sürdü. Tarihi hiç unutmuyorum, 1 Nisan 2012’de iş görüşmesi için salona gittim ve arkadaşım bana isteka hediye ederek bilardo oynamamı istedi. 19 Nisan günü Türkiye bayanlar şampiyonası ikinci ayağında yarışmaya katıldım ve Türkiye üçüncülüğünü kazandım.
Biraz bilardodan bahsedelim, nasıl bir oyun bu?
Bilardo fizik, matematik, geometri ve biyoloji kurallarını içinde barındıran çok özel bir akıl oyunudur. Benim bilardodan anladığım şey ise kesinlikle bir matematik oyunu olduğudur. Özellikle üç bant için söylüyorum. Topların masa üzerinde bir birleşimi var ve bu birleşimin imkânsızı yok. Masa üzerinde geometrik denklemi kurduğunuz zaman o sayıyı yapıyorsunuz. Bilardo doğal olarak kazandığınızda mutlu olduğunuz ama sayı kaçırdığınızda ya da kaybettiğinizde içinizde tatlı bir hırs bırakan çok güzel bir oyun.
Bilardo size neler kattı?
Bilardo oynarken bütün dünyayı unuturum. Maç esnasında bile bütün hayatımı masanın üzerine yatırıp çok güzel kararlar aldığım da oldu. Hayatımdaki en önemli artı ve eksileri çıkardığımda yine karşısında bilardoyu buluyorum. İstiyorum ki çevremdeki insanlar da bu oyunla tanışsın. Kadınlar genelde bu spordan uzak dururlar ama istekayı ellerine aldıklarında bırakamayacaklarını biliyorum. Bilardo oynayan kişi hem beyin hem beden jimnastiği yapıyor. 40 sayılık bir seride masa etrafında 3-4 kilometre yol yaptığımız oluyor. Çok iyi oyuncular günde 6-8 saat antrenman yapıyorlar. Ben erbane çalan biri olarak bilardoyu müzik aletine benzetiyorum. Eğer müzik aleti gibi bilardoda da iyi akor yaparsanız zevkine doyum olmaz. Ara verdiğinizde el ve kol melekeleriniz azalır, her şeyi ile bir bütün olmanız lazım. Biraz bırakırsanız o da sizi bırakır.
Her spor dalının bir duruşu vardır ve bir kültür oluşturur. Bilardoda bu durum nasıldır?
Salonda keyifli bir maç yapıyorsan, iyi bir sohbeti de beraberinde getirir. Kesinlikle rakibe herhangi bir saygısızlık olmaz. Bilardo tam bir centilmenlik oyunudur. Turnuvalarda rakibin iyi bir sayı yaptıysa onu alkışlarsın. Kazanmanın dışında rakibe saygı ve duruş çok önemlidir.
Türkiye üçüncülüğünü kazanmanız çok kısa bir süre içinde olmuş. Bunu neye bağlıyorsunuz?
Evet, yaklaşık dokuz ay gibi bir sürede. Bu çok kısa bir zaman dilimi aslında. Çok çalıştığım da söylenemez. Eğitim aldığım bir hocam da olmadı. Sadece izledim ve oynadım.
Hedef olarak kendinize ne belirliyorsunuz?
Önümüzdeki senelerde daha çok çalışarak birinci olmak istiyorum. Bunu başarırsam hem Avrupa hem de Dünya Şampiyonasına katılabilirim. Hedefim elbette dünya şampiyonu olmak. Daha sonra yeni kadın oyuncular yetiştirmek istiyorum. Bilardo da hiçbir şey tesadüfe dayanmaz. Bu spor diğer sporlardan ayrı olarak daha çok zekâyla vücudun ve zihnin eğitilmesidir.
“Kadınların zor ve çetin bir hayat sürdüğü bir toplumda yaşıyoruz. Kadının kendine olan güveninin artması ve toplumda değer bulması için onlara örnek olmak istiyorum. Ben en iyi bildiğim şey olduğu için bilardo diyorum ama her alanda başarılı kadınların örnek alınması gerekli.”
