Obezite gibi beslenmeye dayalı sağlık sorunları yaşamaya başlayanlar boğazından geçen her lokmanın içeriğine özen gösterir oldu. Ekmekler de ilk sırada… Kozyatağı’nda, mahalle arasında bir aile işletmesi olarak açılan Jüli Bakery de artisan ekmekleriyle öne çıkıyor.
Ekmek, insanoğlunun bin yıllardır tükettiği en temel gıda maddelerinden biri. Bu basit gıdanın her kültürde ve her devirde çok farklı çeşitleri yapıldı. Sanayi Devrimi sonrası ise pek çok alanda olduğu gibi insanoğlu, ekmekte de kolaya kaçmayı tercih etti.
Ekmeğin besin değeri önemli
Örneğin buğdayın, en yararlı bölümü olan rüşeyminden ayırılarak öğütüldüğünde, unun daha uzun süre bozulmadan muhafaza edildiği fark edildi ve beyaz undan yapılan ekmekler hayatımıza girdi. Uzun yıllar, besin değeri daha düşük olan bu ekmeğin fiyatının ucuz olması, tüketici için yeterliydi. Ancak obezite gibi beslenmeye dayalı sağlık sorunları yaşamaya başlayan insanımız giderek boğazından geçen her lokmanın da içeriğine özen gösterir oldu.
Bugün tam buğday ekmeği, çavdar ekmeği gibi çeşitler beyaz ekmeğin tahtını sallıyor. Bir de artisan ekmek olarak tanımlanan bir üst sınıf ekmek de var. Tanımlaması tam oturmuş olmasa da artisan ekmek için; geleneksel yöntemlerle üretilen, içinde katkı maddesi bulunmayan, özel üretim ekşi maya ile mayalanan ekmek diyebiliriz. Elbette bu özel ekmeklerin besin değerleri de, lezzeti ve fiyatı da beyaz ekmekten çok daha yukarıda…
Finanstan fırına giden yol
Bilinçli tüketicinin her geçen gün daha fazla tercih etmeye başladığı artisan ekmek üreten yerlerden biri, Kozyatağı’nda, mahalle arasında bir aile işletmesi olarak açılan Jüli Bakery. Jülide Yağcıoğlu, 25 yıllık finans kariyerinin ardından, doğal ekmeğin peşine düşmüş. 14 yıl önce kendi ekmeğini kendi yapmaya başlamış. Birkaç yıl önce de ekşi mayalı ekmekler yapabilmek için bir kursa gitmiş. Kursta öğrendiği ekmekleri evinde yapmaya başlamış. Bir gün yeni denediği ekşi mayalı pideyi yiyen kardeşi, “İnsanlar bu lezzeti günün her saatinde yeme özgürlüğüne sahip olmalı!” dediğinde Jüli Bakery’nin de tohumları atılmış.
Jülide Hanım, tarihi 5 bin yıl öncesine dayanan ekşi mayalı artisan ekmeğin yapımının uzun uğraşlar gerektirdiğini, soğuk fermantasyon yöntemiyle yapıldığını ve içinde insan sağlığına, özellikle bağışıklık sistemine çok yararlı bakteriler olduğunu söylüyor.
Tatlılar da sağlıklı
Jüli Bakery’de taş değirmen ya da su değirmeninde öğütülmüş katkısız, doğal unlar kullanıyorlar. Bazı ekmek çeşitlerinde su yerine, kendi yaptıkları kefiri kullanıyor; Edremit zeytini, ceviz, kuru domates, ıspanak, havuç gibi malzemeler ilave ederek çeşitlendiriyorlar.
Jüli Bakery’de ekmek dışında yine ekşi mayalı pide ve pizzalar, şekersiz ya da az şekerli bazı tatlılar, ekşi mayalı ekmeklerle hazırladıkları sandviçler de var. Bu kafenin kahvaltıları da bulunduğu mahallede epey meşhur. Yöresel ürünlerle hazırladıkları kahvaltılar, fırından taze çıkmış sıcacık, sağlıklı ekmeklerle çok iyi gidiyor…
Adres: Kozyatağı Mahallesi, No: 16. Cemil Akdoğan Sk. 34742 Kadıköy/İstanbul.
Tel: (0216) 380 00 84