Baharın tadı kaçmasın: Bahar alerjisi nasıl geçer?

Baharın tadı kaçmasın: Bahar alerjisi nasıl geçer?

Çoğu insanın hevesle beklediği bahar ayları, polenler nedeniyle alerjisi olanlara zor anlar yaşatıyor. Bahar alerjisiyle başa çıkmanın yollarına bakalım… 

Halk arasında saman nezlesi ya da bahar nezlesi olarak da bilinen alerjik rinit, havada yayılan ağaç, çiçek ve çimenlerin oluşturdukları polenlerin alerjik bir bünyeye sahip kişilerde birtakım reaksiyonlara yol açması sonucu oluşuyor.

Alerjik bünyeye sahip kişilerde vücuda ağız ve burun yoluyla giren polenler ya da mantarlar, vücutta “histamin” maddesi salgılanmasına neden oluyor. Bu da gözlerdeki ve burun zarlarındaki kılcal damarların genişleyerek dokuların şişmesine yol açıyor.

Bahar alerjisinden çok sayıda polen sorumlu tutuluyor. Alerjiye en çok yol açan polenler; zeytin, fındık, kızılağaç, pelin, kavak, çayır otu, yulaf, çavdar ve buğday yulafları. Ağaç polenleri genellikle şubat-mayıs, ot polenleri mayıs-haziran, yabani ot polenleri ise yaz ortasından sonbahara kadar uzayan bir zaman aralığında etkili oluyor.

En sık görülen bahar alerjisi belirtileri, 15-20 kez tekrarlayan hapşırık ve gözlerde sulanma olarak öne çıkıyor.
En sık görülen bahar alerjisi belirtileri, 15-20 kez tekrarlayan hapşırık ve gözlerde sulanma olarak öne çıkıyor.

Bahar alerjisinin öne çıkan belirtileri

Bahar alerjisi olan kişilerde en sık rastlanan belirtiler nöbetler halinde tekrarlayan hapşırık, uzun süren burun akıntısı ve/veya tıkanıklığı, burunda kaşıntı, gözlerde sulanma ve kızarma, boğazda devamlı kaşıntı hissi… Diğerleri ise şöyle sıralanabilir:

- Sinüslerde baskı ve yüzde ağrı,

- Öksürük ve baş ağrısı,

- Göz altlarının şişmesi ve mor-mavi bir renk alması,

- Koku ve tat duyularında azalma,

- Yorgunluk,

- Uyku bozukluğu,

- Damakta ve gırtlakta kaşıntı.

Belirtilerin ortaklığı nedeniyle bahar alerjisi nezleyle çok sık karıştırılıyor. İki rahatsızlığı ayırt etmeyi sağlayacak temel hususlar ise şöyle:

- İki rahatsızlık arasındaki en önemli fark nezlede semptomların bir hafta, en geç 10 gün içinde kaybolması, bahar alerjisinde bu sürenin iki ila dört aya kadar uzayabilmesi.

- Yakınmaların aralıklı krizler halinde oluşması, özellikle de hastanın ailesinde alerji öyküsünün olması bahar alerjisine işaret edebilir.

- Bahar alerjisiyle ilgili kesin tanı, alerji testi ve kan tetkiklerinin ardından konur.

Bahar alerjisi genetik mi?

Uzmanlar arasında bahar alerjisinin genetik aktarımı kabul gören bir görüş. Bakıldığında şayet çocuğun anne babasında alerjik reaksiyon varsa, kendisinde oluşma riski de yüzde 50’ye kadar yükselebiliyor.

Alerjik reaksiyon genellikle 20-40 yaş grubunda görülse de son yıllarda genetiği değiştirilmiş hormonlu gıdalar tüketilmesi, hava kirliliği, endüstriyel maddelerle daha sık temas edilmesi gibi birtakım şartlar nedeniyle yeni nesillerin bağışıklık sistemi zayıflıyor. Bu da alerjik bünyenin daha da alevlenmesine yol açabiliyor. O nedenle artık 10 yaşındaki çocuklarda dahi bahar alerjisi görülebiliyor.

Bahar alerjisi olanlarda astım olma riski de bulunuyor.
Bahar alerjisi olanlarda astım olma riski de bulunuyor.

Astım riski de var

Bahar alerjisi olan kişilerin, astım olma riski de göz ardı edilmemeli. Nefes yolu, burundan başlayan ve akciğere kadar giden bir yol ve alerjik reaksiyon tüm bu yolu etkilediği için alerjisi olan kişilerin yüzde 50’den fazlasında astım görülebiliyor. Ancak kişi astımı, kriz olarak değil; öksürük atakları, zaman zaman nefes darlığı şeklinde de yaşayabiliyor. Hem astım hem bahar alerjisi olanlarda ise bahar alerjisi tedavi edildiğinde astım da iyileşebiliyor. Uzmanlar, bu tip sorunlar yaşayanların göğüs hastalıkları, kulak-burun-boğaz ya da bir alerji uzmanına başvurmaları öneriliyor.

Bahar alerjisi nasıl önlenebilir?

Bahar alerjisini önlemenin en temel yolu alerjiye neden olan polenlere ya da mantarlara maruz kalmamayı başarmak. Aşağıdaki adımları uygulayarak bahar alerjisini önleyebilir ya da etkisini minimumda tutabilirsiniz:

• Havada polenlerin en yoğun olduğu zamanlar, sabah erken saatler oluyor. Erken saatlerde açık havada kalma sürenizi sınırlayabilirsiniz.

• Polenlerin yoğun olduğu sabah saatlerinde yatak odanızın penceresini kapalı tutabilirsiniz.

• Kişisel aracınızla seyahat ederken camları kapalı tutmaya özen gösterebilirsiniz.

• Toplu taşımada pencere ve kapı önlerinde durmaktan kaçınabilirsiniz.

• Dışarıdan geldiğinizde hemen duş alıp kıyafetlerinizi kirliye ayırabilirsiniz.

• Çamaşırlarınızı kurutmak için dışarıya asmaktan kaçınmanızda da fayda var.

• Dışarı çıktığınızda uzun kollu kıyafetler, güneş gözlüğü ve şapka gibi aksesuarlar kullanarak polenlerden korunabilirsiniz.

Başarılı sonuç alınabilmesi için ilaçların doktorun önerdiği süre boyunca düzenli olarak kullanılması gerekiyor.
Başarılı sonuç alınabilmesi için ilaçların doktorun önerdiği süre boyunca düzenli olarak kullanılması gerekiyor.

Bahar alerjisi tedavisi

Şunu bilmek gerekiyor ki alerjik hastalıklar kesin olarak tedavi edilemiyor. Tedavinin amacı da hastalığı tamamıyla ortadan kaldırmak değil, alerjinin belirtilerini azaltarak şiddetini gidermek ve hastalığın tekrarlamasını önlemek olarak açıklanabilir.

Hastanın hayat kalitesini düşüren, kimi zaman iş kayıplarına yol açan, burun tıkanıklığı ve burun akıntısı ile göz yaşarması gibi belirtiler, günümüzde ilaç tedavisiyle hafifletilebiliyor. Bahar alerjisi mevsimsel olanlarda bu ilaçlar etkili sonuç veriyor. Bu hastalarda, tedaviye mevsim öncesi başlanırsa semptomlar zamanında önlenebiliyor ya da mevsim daha hafif şikayetlerle atlatılabiliyor.

Bu noktada şu da önemli ki ilaç tedavisine en az 3-4 ay boyunca devam edilmesi gerekiyor. Hastalar ilaç kullanımı sırasında belirtiler hafiflediğinde ya da geçtiğinde, iyileştiğini düşünerek tedaviyi yarıda bırakıyor. Belirtiler de birkaç gün sonra yeniden ortaya çıkıyor. Tedavide başarılı olunabilmesi için kişilerin ilaçlarını düzenli olarak ve doktorun önerdiği süre boyunca kullanması gerekiyor.

Bahar alerjisi tedavisinde aşının yeri

Uzmanlara göre bahar alerjisi tedavisi için aşıya başvurmak tartışmalı bir konu. Aşılamadaki amaç, vücudu yavaş yavaş alerjene alıştırıp reaksiyonu azaltmak. Ancak aşının etki mekanizması henüz tam olarak ortaya konamadığından aşılama sonrasında vücutta ne tür bir reaksiyon ortaya çıkacağı bilinemiyor. Bahar alerjisinde ilaç tedavisi, zaten hastaların yakınmalarının büyük oranda hafiflemesini sağlayabiliyor. Dolayısıyla aşı tedavisinin ancak ilaç tedavisinden fayda görülmediğinde, vücut sadece tek bir alerjene karşı reaksiyon gösteriyorsa ve kişi bu maddeden korunamıyorsa yapılması öneriliyor. Aşılamanın mutlaka hastane ortamında ve alerji konusunda eğitim almış bir uzman tarafından yapılması da gerekiyor. Uzmanların bu konudaki ortak görüşü, hasta seçiminde seçici olmak ve aşı tedavisini her hastaya uygulamamak.

*Makale bilgi amaçlıdır. Tedavi yöntem/tavsiyesi niteliği taşımaz.

KAYNAKLAR

aid

acibadem

medicalpark

medicinehospital