Akıllı telefon yarışları tüm hızıyla sürüyor. Telefonlardaki çift kameralar, bununla sağlanan kaliteli ve derinlikli görüntüler, cep telefonlarıyla profesyonel işler yapabilme olasılığını yarattı. Hatta dünyaca ünlü pop yıldızlarının klipleri bile bu tür cep telefonlarıyla çekilebiliyor.
Cep telefonları artık kendi başına bir dünya. Bu dünya içerisinde, büyük prodüksiyonlar gerektiren işler de yapılabiliyor. Yavaş ve hızlı çekim gibi modları, full HD ve 4K video çekimi, panoromik fotoğraf çekimleri, 360 derecelik fotoğraf çekimi akıllı telefonların en büyük silahları. Profesyonel DSLR fotoğraf makinelerinin avantajları hala daha fazla ancak jet hızıyla gelişen teknoloji ile objektif ve sensör kalitelerinin artması bu avantajları cep telefonlarının lehine çevirecek gibi gözüküyor. Bir belgeselci için vahşi doğada, ağır fotoğraf ekipmanları yerine, kolay taşınabilir bu tür telefonlar tercih edilmeye başlandı. Malzemelerin kolay taşınabileceği yerlerde tam teşekküllü prodüksiyon malzemeleri tercih ediliyor ancak daha zorlu koşulla için 4K görüntü alan bir akıllı telefon ve bir tripoddan oluşan hafif bir ekipman belgeselcinin istediği görüntüleri çekebilmesine olanak sağlıyor.
Festival filmleri çekmek mümkün
Televizyon dizileri, kısa ve uzun metrajlı filmlerin bazılarında cep telefonu görüntüleri kullanılabiliyor. Özellikle film çekmeye meraklı sinema tutkunları, bir cep telefonuyla istedikleri görüntüleri çekip aynı telefonda bu görüntüleri montajlıyor hatta görüntülere müzik de ekleyip seyire hazır hale getirebiliyorlar. Cep telefonuyla çektikleri kısa filmleri Sundance Film Festivalinde yayınlayıp ödüller alan kısa filmciler var. Bundan dokuz yıl önce sadece telefonla çekilen, Mankind is No Island kısa filmi, Tropfest New York Kısa Film Festivali’nden En İyi Film Ödülü’nü kazanmıştı.
Türkiye’de, bundan sekiz yıl önce, cep telefonu kameraları bu denli gelişmemişken Sosyal Bilgiler adlı bir dizi, cep telefonuyla çekildi ve yayımlandı. Ünlü yönetmen Steven Soderbergh geçen yıl vizyona giren Unsane adlı filmin tamamını akıllı telefonla çekti. Son olarak ünlü şarkıcı ve oyuncu Selena Gomez’in klibi Lose You To Love Me, çift kameralı bir cep telefonuyla çekildi.
Çift kameralı telefonların özellikleri
Cep telefonu firmalarının son yıllardaki en favori buluşu, çift kamera teknolojisi. Özellikle portre fotoğraflarında mucizevi sonuçlar veren teknoloji, kullanıcılara şu avantajları sağlıyor. Öncelikli avantaj, fotoğrafa derinlik efektini katması. Çekilecek kişi ya da nesne önde net olarak kalırken ikinci kamera arkadaki planı bulanıklaştırılıyor, ön ve arkayı birbirinden ayırıyor. Böylece sanal bir derinlik efekti verilmiş oluyor. Tabii bu teknolojinin olumsuz yanları da var. İkinci kamera sizin isteğiniz dışında arka planı flulaştırıyor. Net çıkmasını istediğiniz planlar da flu çıkabiliyor.
Çift kameralı telefonların derinlik etkisi dışında bir başka avantajlı özelliği ise diğer telefonlara göre daha geniş bir açıyla fotoğraf ve video çekebilmesi. Bu özelliğin ilk çıkan modellerde köşe kararması gibi bir dezavantajı bulunuyordu. Ancak yeni sürümlerde bu sorun da çözüldü.
Bu telefonlardaki, bir başka sıra dışı uygulama da tek renk-monocrome fotoğraf çekebilme özelliği. Her iki kamerada da aynı teknik özellikler bulunuyor. Ancak ikinci kamerada tek bir fark var. O da renk filtresinin bulunmaması. Bu sebeple ikinci kamera renkleri ayırt edemiyor ve böylece ortaya keskin ve tek renkli fotoğraflar çıkıyor. Özellikle siyah beyaz fotoğrafa aşık fotoğrafseverler için bu özellik çok kullanışlı.
Son olarak çift kameralı telefonların en iddialı özelliği telefoto kamera. Normal telefonlarımızda yaptığımız yakınlaştırmaları dijital zoom ile yapıyoruz ve böylece görüntü kalitesi çok düşüyor. Ancak çift kameralar, optik zoom yaparak görüntüleri normalden iki kat daha fazla yakınlaştırıyor. Böylece fotoğraflarınızda kalite kaybı yaşamıyorsunuz.
Profesyonel fotoğrafçıların alanı daraldı
Tabii bu kamera teknolojisinin bu kadar gelişip herkesin kullanımına sunulması en çok profesyonel fotoğrafçıları etkiledi. Teknolojinin iş gücünü düşürdüğü ve ekonomik olarak etkilediği sektörlerin başında fotoğrafçılık sektörü geliyor. Hafif kameralar, cep telefonu kameralarının mucizevi özellikleri, fotoğraf düzeltme programları profesyonel fotoğrafçıların iş imkanlarını azalttı. İş verenler, bilumum etkinliklerde işinin ehli bir foto muhabir veya kameraman kiralamak yerine 4K görüntü alabilen, çift kameralı bir cep telefonuyla, firma içinde çalışan bir stajyere etkinlik fotoğraflarını çektirebiliyor. Çeşitli düzeltme programlarıyla çekilen fotoğrafları kullanabiliyor. Bir görüntü ve fotoğrafın anlatım gücü, etkisi ve insanda bıraktığı coşkuya aldırış etmeyip sadece tasarruf etmeye odaklanan anlayış yüzünden özellikle internetteki görsellik kalitesinin bir hayli düştüğü bir gerçek. Görsel kalitenin farkında olup kaliteli ve kreatif görüntü ve fotoğraf tercihinde bulunan firma ve kurum sayısı her geçen gün daha da azalıyor.
Sektörün gelişmesi hepimizin yararına
Demirören Haber Ajansı Fotoğraf Editörü ve Savaş Muhabiri Uğur Can, gelişen cep telefonu teknolojisinin mesleğe balta vurmak yerine sektörü geliştireceğini ve foto muhabirlerin bu teknolojiden yararlanabileceğini söylüyor ve ekliyor: “Sosyal medyanın çok yaygın olduğu son dönemlerde fotoğrafın önemi bir hayli arttı. Telefon üretimi yapan şirketler de bu durumu önemseyerek fark yaratmak için kamera özelliklerini oldukça geliştirdi. İki kameralı telefonlar yüksek çözünürlükte ultra geniş açı, normal açı ve dar açı seçenekleriyle kullanıcılarına farklı bakış açıları sunuyor. Açık diyafram aralıkları sayesinde özellikle portre fotoğraflarında oldukça iyi sonuçlar veriyor. Telefonlardaki değişik açılara ve diyafram açıklıklarına profesyonel fotoğraf makinesinde sahip olmak istersek birkaç lense ihtiyaç duyacağımızdan oldukça maliyetli oluyor. Bu nedenle, fotoğraf makinesiyle telefonun görüntü kalitesi karşılaştırılamaz olsa da telefon ile bu özelliklere sahip olmak daha az maliyetli bir tercih.”
Can, günümüzde insanın temel ihtiyaçlardan hemen sonra gelen şeyin cep telefonları olduğunu söylüyor. Bu kadar yakınımızdaki bir aletle her anımızı görüntülediğimizi, böylece insanlarda fotoğrafa olan ilgi ve düşkünlüğün arttığını şöyle belirtiyor: “Telefonlarda olan özellikler çoğu kişiyi tatmin eder nitelikte olduğu için ağır ve pahalı makineler yerine insanlar telefon kamerasıyla yetiniyor. Tabii işin ticari boyutuna bakacak olursak bu durumdan en çok etkilenenler foto muhabirleri... Günümüz şartlarında bir moda veya ürün fotoğrafçısının isteklerini telefon kamerası karşılamayabiliyor ancak haber fotoğrafçılığında bazen içerik, görüntü kalitesinin önüne geçtiğinden olay yerinde bulunan vatandaşların telefonla çektiği fotoğraflar gündem yaratabiliyor.”
Savaş muhabiri Uğur Can, cep telefonu teknolojisi ne kadar ileri giderse gitsin, hâlâ profesyonellerin ihtiyaçlarını karşılayacak seviyede olmadığını şu sözlerle ifade ediyor: “Ben cep telefonlarının yakın gelecekte profesyonel fotoğraf makineleri ve lenslerinin yerini alabileceğine inanmıyorum. Cep telefonlarının fotoğraf çekme özelliği, sosyal medya kullanıcılarının hobi amaçlı ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik üretiliyor. Mesela zor ışık şartlarında ya da bir konuya zoom yapmak istediğinizde, cep telefonu kameralarının bu konuda çok başarılı olduğunu düşünmüyorum.”
Halihazırdaki pahalı ekipmanların geleceği
Can, foto muhabirlerinin halihazırda sahip oldukları pahalı fotoğraf ve video ekipmanlarının geleceği için şunları söylüyor; “Ekipman meselesi biraz çetrefilli. Öncelikle zaten her şeyi çekebileceğiniz bir ekipman diye bir şey yok. Ne çekmek istediğiniz ne çektiğiniz fotoğrafı ne amaçla çektiğiniz sizin ekipmanınızı belirliyor. Bunun yanı sıra aynı amaçla fotoğraf çeken fotoğrafçılar, farklı ekipmanlar kullanabiliyor. Bu da fotoğrafçının kendi tarzı ve hayal dünyası ile ilgili. Ben cep telefonlarının fotoğraf makinelerinin yerini alacağını sanmıyorum. Zaten fotoğraf makineleri de büyük bir dönüşüm içerisinde ve git gide küçülmeye başladı. Ekipman olarak neyi kullanmak istediğiniz öncelikle sizin zihninizde başlıyor eğer ekipman fetişzmi kısmını atlatamadıysanız vay halinize! Ama artık ürettiğiniz fotoğrafa odaklanmış bir kafa yapısına geldiyseniz bir savaşı bile cep telefonunuz ile çekebilirsiniz. Örneğin, Michael Cristopher Brown’ın 2011 yılında Libya iç savaşı sırasında cep telefonu ile çektiği fotoğrafları inceleyebilirsiniz, tabii yanında bir fotoğraf makinesi mevcuttu devrik lider Kaddafi’nin cesedinin başında profesyonel fotoğraf makinesi ile fotoğraf çekilirken görülüyor Brown. Ama savaşçıların telefon kamerası ile çektiği portrelerini incelemek cep telefonu ile neler yapılabileceğini anlamak açısından önemli.”
Pahalı malzeme alamayan yetenekler için bir şans
Getty Images Foto Muhabiri ve usta gazeteci Ferhat M. Zupcevic, çift kameralı bir cep telefonuna sahip olduğunu ancak çekimlerinde bu kamerayı kullanmayı tercih etmediğini söylüyor. Zupcevic, başlarda bu kameralarla çekilen fotoğraflardan sergiler açıldığını, gazete sayfalarında bu fotoğrafların kullanıldığını ancak sonradan bundan vazgeçildiğini söylüyor ve ekliyor: “Akıllı telefon savaşları bana saçma ve anlamsız geliyor. Neden bir mobil telefonunun yeni lansmanında sadece fotoğrafla ilgili gelişimi üzerinden bir şeyler yapılıyor? Telefon mu yoksa fotoğraf makinesi mi pazarlanıyor bunu anlayamıyorum. Telefonun diğer özelliklerine vurgu yapılmıyor. Elbette bu çılgınlık artarak devam edecek ve gelecekte belki profesyonel fotoğraf makinelerini de tehdit edecek bir noktaya gelecek. Fakat ben yine de tercih etmeyeceğim.”
Zupcevic, son zamanlarda cep telefonuyla çekilen dizi, film ve video kliplerin mutlaka yan ekipmanlarla kotarıldığını, yan ekipmanlar olmadan bu kalitenin yakalanamayacağını söylüyor. “Ben bu projelerin sadece cep telefonu ile çekildiğine pek inanmıyorum. En azından post prodüksiyonda farklı ekipmanlarla çalışılmış olmalı. Zira cep telefonlarının kendi reklamlarında çekilen fotoğrafların ve görüntülerin bir pro kamera ile çekildiğini ya da yardımcı ekipmanlar kullanıldığını biliyoruz” diyor. Ferhat Zupcevic, profesyonel bir fotoğrafçının bu gelişmeler karşısında izlemesi gereken yolu ve bu teknolojinin en önemli faydasını da şöyle anlatıyor: “Bu türden gelişmeler, işi bu olan profesyoneller tarafından elbette yakından izlenmeli. Fakat asıl kullandığımız malzemelerin yerine geçebilecek şeyler değiller henüz. Ama bu teknolojik sıçramaları, bir çeşit fırsat eşitliğini ve adaleti sağlayacak birtakım gelişmeler olarak değerlendirmek gerek. Profesyonel malzemeye ulaşamayan yetenekli insanların ve gençlerin de bu cihazlarla kendilerini daha iyi ifade edebilecekleri bir yol bulacaklarını düşünüyorum.”