Hasar tespitlerinde robot desteği

Hasar tespitlerinde robot desteği

Sigorta sektöründe teknoloji kullanımına ilgi büyük. Özellikle afetlerde yaşanan hasar tespitlerinde robotlardan yararlanılıyor. 

Hiç istenmese de hayat boyu birçok afet yaşanabiliyor. Son dönemlerde afet sonrası ilk müdahalelerde ve hasar tespit çalışmalarında en büyük yardım ise teknolojiden alınıyor. Afet sonrasında yapılan arama-kurtarma ve hasar tespit çalışmalarında, operatör ve afetzedeyle etkileşimin hassasiyeti açısından robot kullanımı avantaj sağlıyor. Sigorta sektöründe de hasarı tespit etmek için ulaşılması güç ya da tehlikeli arazilerde robotik teknolojisinden faydalanılıyor. Afet ortamının tahmin edilemezliği, robotun otonom ve yapay zekâya sahip olması gerekliliğini kaçınılmaz kılıyor. Dahası bu teknolojinin alacak çok yolu olduğundan geliştirilmesi de devam ediyor.

Walking Truck’un US Army Transportation Museum’daki bir örneği.
Walking Truck’un US Army Transportation Museum’daki bir örneği.

Görsel Kaynak: wikimedia.com

Bacaklı robotların geçmişine bakış

Geçmişteki otonom yürüyüş makinelerinin öncü örneklerine bir bakalım. Bu alandaki ilk başarılı örneklerinden birisi, Ralph Mosher tarafından 1968 yılında, General Electric firması adına geliştirilen hidrolik tahrikli Walking Truck isimli dört ayaklı bir makineydi. Ancak bu makine bin 400 kilogram ağırlığında ve oldukça büyük boyutlardaydı. Yine de bacakların hareketi için yüksek kazançlı pozisyon kontrolü kullanılmasından dolayı, 8 km/s yürüyüş hızına kadar çıkabiliyordu.

İlk çalışmalarına, 1979 yılında tek bacaklı zıplayan robotlar ile başlayan Marc Raibert, bacaklı robotlar alanında yaptığı önemli ve yol gösterici çalışmalar ile araştırmacılara ilham kaynağı oldu. Marc Raibert ve arkadaşları, 1922 yılında kurdukları Boston Dynamics firmasıyla bu alanda yıllardır önemli bir otorite.

Dinamik koşucu robot

1990’lı yıllarda geliştirilmeye başlanan Scout I isimli robot, elektrikli eyleyici kullanılarak geliştirilen ilk robotlardandı. Mcgill Üniversitesi’nde 1990 yılında geliştirilmeye başlanan prizmatik bacak yapısına sahip Scout I isimli robotun devamı olarak 1999 yılında deyim yerindeyse dörtnala koşabilen Scout II isimli robot, bilim dünyasına tanıtıldı. Basit bir mekanizmaya sahip olmasına rağmen dinamik olarak kararlı bir şekilde koşabiliyordu.

1998 yılında geliştirilmeye başlanan KenKen I isimli robot, hidrolik tahrikli robotların belirgin bir örneğiydi. Ardından iki bacaklı KenKen II isimli robot geliştirildi. Bilim insanları, dört bacaklı versiyonu hayata geçirememişler ancak bu konuda önemli sonuçlar sunmuşlar. KenKen II’nin bacak yapısı, sonrasında geliştirilen hidrolik bacaklı robotlara ilham kaynağı olmuş.

Gelişmelerin sürdüğü robot teknolojisi, hasar gibi acil durumlara katkısı için de önemli.
Gelişmelerin sürdüğü robot teknolojisi, hasar gibi acil durumlara katkısı için de önemli.

Dört bacaklı mobil robotlar, literatürde yeni olmamasına rağmen, gelişen teknoloji ile çeşitleniyor ve araştırmacıların halen dikkatini çekiyor. Bacaklı yürüyüşün -legged locomotion- sahip olduğu yüksek hareket kabiliyeti; engebeli arazi şartlarında arama-kurtarma, yük ve canlı taşıma gibi önemli görevlerde, geleneksel yöntemlere kıyasla büyük avantaj sağlıyor.

Günümüzde başı çekenler

Dört bacaklı robot teknolojisinin karmaşık dinamik yapısı nedeniyle bacaklı robotik alanındaki gelişmeler halen ileri düzey teorik hesaplamalar gerektiriyor. Yine de eyleyici, sensor, yazılım, donanım gibi alanlarda kaydedilen teknolojik gelişmeler; dört bacaklı, yürüyebilen mobil robotların geliştirilmesinin önünü açıyor. Tekerlekli sistemlere göre üstün olmalarına rağmen, bacaklı robotların performansı, esinlenerek geliştirildikleri canlılara -genellikle köpeklere- kıyasla halen yetersiz kalıyor.

Robotların dinamiklerini ve çevreleriyle etkileşimlerini kontrol etmek için yeni yöntemler, algoritmalar tasarlanması; mevcut yöntemlerin geliştirilmesi büyük bir zorluk teşkil ediyor. Bu nedenle özellikle yüksek hız ve ivmelenmelerde robot dinamiklerinin ve gövde dengesinin kontrolüne yönelik çalışmalar önem arz ediyor.

Güncel dört ayaklı robotlara bakıldığında Boston Dynamics firması, İtalyan Teknoloji Enstitüsü ve ETH Zürich Enstitüsü olmak üzere, dünya çapında üç temel kurum ön plana çıkıyor. 

Spot, 360 derecelik bir kamera donanımına sahip. Robotun hasar tespiti ve afet sonrasında arama kurtarma operasyonları ve ilk müdahale ekiplerine yardımcı olması planlanıyor.
Spot, 360 derecelik bir kamera donanımına sahip. Robotun hasar tespiti ve afet sonrasında arama kurtarma operasyonları ve ilk müdahale ekiplerine yardımcı olması planlanıyor.

Boston Dynamics-BigDog, SpotMini ve Spot: Boston Dynamics firmasında; 50 kilogram yük taşıma kapasitesi olan, engebeli alanlarda ve yüksek hızlarda dinamik şekilde yürüyebilen otonom dört bacaklı robotlar geliştirilmek istendi. Çalışmalar ışığında, 2005 yılında Amerikan ordusunun Savunma İleri Araştırma Projeleri Ajansı (DARPA) tarafından finanse edilen BigDog isimli dört ayaklı robotun ilk versiyonu sunuldu. 2008 yılında, karlı ve ormanlık bir arazide yürüyebildiği görülen, dışarıdan gelen denge bozucu müdahelelere karşın dengesini koruyabilen, daha fazla yük taşıma kapasitesine sahip BigDog-2008 isimli yeni bir versiyonu daha tanıtıldı. Sonraki yıllarda, Boston Dynamics firması BigDog’un gelişimini ve hareket kabiliyetini sergileyen birkaç video daha yayımlasa da gizlilik gibi nedenlerden dolayı bilgi akışı kesildi. BigDog robotunun tasarımı, kontrolü, bileşenleri ve teknik özellikleri hakkında çok az bilgi ve bilimsel yayın mevcut.

Boston Dynamics, BigDog isimli robot ile başlattığı serüvenini; ev ve ofis ortamında basit görevleri insan ile etkileşimli olarak yapabilecek, elektrik tahrikli ve küçük boyutlu SpotMini isimli robot ile sürdürdü. Ardından şirket, Kaliforniya merkezli Farmers Insurance için özel bir robot geliştirdi. Bu özel robot kasırga, hortum, deprem ve orman yangınları gibi afetlerden kaynaklanan hasarların değerlendirmesine yardımcı olması amacıyla tasarlandı. Çevik ve gelişmiş hareket kabiliyeti ile çeşitli engebeli arazilerde gezebilen, dijital olarak yönlendirilebilen robotun adı Spot. Bu robotun hasar tespit görevi dışında, afet sonrasında arama kurtarma operasyonları ve ilk müdahale ekiplerine de yardımcı olması planlanıyor. Spot, 360 derecelik bir kamera donanımına sahip. Ayrıca dokümantasyon yazılımı dahil olmak üzere sensörler ve kameralarla donatılmış.

İtalyan Teknoloji Enstitüsü- HyQ, HyQ2Max ve HyQReal: Akademik boyutta başlattıkları çalışmalar ile literatüre önemli kazanımlar sağlayan İtalyan Teknoloji (IIT) Enstitüsü; yüksek güç ve sağlamlık gerektiren zorlu işler için hidrolik tahrikli, büyük boyutlu robotlar geliştiriyor. HyQ, HyQ2Max isimli robotların ardından enstitü, bu robotların daha güçlü versiyonu olan, birçok sektörde ve alanda kullanılabilecek otonom HyQReal isimli robotu tanıttı. HyQReal, daha yüksek güç ve enerji verimliliği vadediyor.

ETH Zurich Enstitüsü, küçük boyutlu ve çevik StarlETH isimli robot ile literatürde önemli bir yere sahip.
ETH Zurich Enstitüsü, küçük boyutlu ve çevik StarlETH isimli robot ile literatürde önemli bir yere sahip.

ETH Zurich Enstitüsü-StarIETH ve ANYmal serisi: ETH Zurich Enstitüsü, karmaşık hareketleri gerçekleştirebilen, küçük boyutlu ve çevik StarlETH isimli robot ile literatürde önemli bir yere sahip. Enstitü küçük adımlarla yola çıksa da sonrasında güçlü ve dayanıklı ANYmal robot serisini geliştirmiş. ANYbotics firmasını da kuran enstitü, ANYmal serisini güçlendirmeye devam ediyor. Son olarak; endüstriyel alanlarda denetim ve veri toplama gibi görevlere yönelik, çevresini haritalandırabilme kabiliyetine sahip otonom ANYmal C versiyonunu geliştirmeye devam ediyor.

Dört ayaklı robotların avantajları neler

Dört ayaklı robotların, tekerlekli sistemlere kıyasla en belirgin avantajı ve zorlu görevler için tercih edilmesini sağlayan özelliği; düzensiz arazide hareket edebilme kabiliyeti. Robot teknolojisinin acil durumlardaki katkıları ise şöyle:

- Bilgi toplamak ve insanların ya da klasik araç-gerecin yapamayacağı şeyleri yapmak. Erişimi güç yerlerde arama kurtarma çalışmaları, yüksek radyoaktif kirlenmeye maruz kalmış bölgelerde inceleme gibi.

- Riskleri azaltmak. Patlama, zehirli madde ve radyasyon riski olan yerlerde, insan yerine çalışabilme özelliği.

- Zaman ve maliyet konusunda kazanç sağlamak. Örneğin potansiyel olarak hasarlanabilecek yerlerin hızlı bir şekilde incelenmesi, normal koşullar altında iskele kurarak yapılması gereken incelemelerin, iskele olmaksızın gerçekleştirilebilmesi.

Afetler sonrası acil yardım ve hasar tespiti, afet sonrası yaşamın normalleşmesi için önemli bir husus.
Afetler sonrası acil yardım ve hasar tespiti, afet sonrası yaşamın normalleşmesi için önemli bir husus.

Eksikler ve yapılması gerekenler

Son on yılda acil durumlardaki robot uygulamalarına bakıldığında, bazı eksikliklerin olduğu ve bunların giderilmesi gerektiği de görülüyor. Bunlar üç başlık altında toplanabilir:

1. Teknolojik gelişme ihtiyacı:

• Hareket

• Algılama

• Tanıma

• Uzak istasyon ile etkileşim

• Kablolu ve kablosuz haberleşme

• İnsanla etkileşim

• Akıllı otonomi

• Görev yürütme performansı

• Acil durum -örneğin bir patlama sonrası- koşullarıyla uyumlu çalışma

2. Fiziksel engeller:

• Trafik

• Altyapının ve endüstriyel yapıların onarımı

• Tedarik konusundaki performans testleri

Uluslararası standartların yeni teknolojiyle uyumlu hale getirilmesi ve sigorta yönetmeliklerinin yeniden düzenlenmesi gerekiyor.
Uluslararası standartların yeni teknolojiyle uyumlu hale getirilmesi ve sigorta yönetmeliklerinin yeniden düzenlenmesi gerekiyor.

3. Düzenleme ve standardizasyon

• Tahmin edilen riskler için sigorta yönetmeliklerinin robotları da içerecek şekilde düzenlenmesi

• Kimi uluslararası standartların yeni teknolojiyle uyumlu hale getirilmesi

• Sistemlerde uluslararası standartlaştırmanın sağlanması yoluyla afetlerde ülkeler arasında paylaşımın kolaylaşması. Bu standartlar arasında şunlar yer alıyor:

• Güvenlik

• Kablosuz frekans tahsisi

• Bileşen arayüzleri

Afetlerde acil yardım ve hasar tespiti, hem hayat kurtarmak hem de afet sonrası yaşamın hızlı bir biçimde normalleşmesi için önemli bir husus. Elbette ki hayat kurtarmanın değerine paha biçilemez. Hayat kurtarmak söz konusu değilse bile afetlerin ekonomi üzerindeki etkileri düşünüldüğünde, robotlar için ihtiyaç duyulan yatırımın göze alınması ve bu konuda yapılacak araştırma-geliştirme çabalarına uluslararası fonların desteğinin, kâr amacı gütmeden sağlanması gerekiyor. Bu gelişmelerle birlikte sigorta sektörünün de faydası gözetildiğinde, sektörün robotik teknolojisini mevcudiyetine dahil etmesi çok daha mümkün görünüyor. 

Kaynak:

Haliç Üniversitesi Yrd. Doç. Dr. Figen Özen “Afetlerde Robotları Kullanımı”

Muhammed Arif Şen ve Mete Kalyoncu “Dört Ayaklı Robotların Modellenmesi, Kontrolü ve Engebeli Yüzeylerde Yürüyüşü Üzerine Bir Literatür Araştırması” 

Quick DASK Zorunlu Deprem Sigortası
Quick DASK Zorunlu Deprem Sigortası

Quick DASK Zorunlu Deprem Sigortası

Dakikalar içinde DASK poliçeni sorgula, primini öğren, hemen satın al! Üstelik poliçen e-postana gelsin.

Zorunlu Deprem Sigortası fiyatları tüm sigorta şirketlerinde aynıdır. Poliçe süresinin sonunda sigortanın en geç 30 gün içinde yenilenmesi durumunda, yenilenen poliçe için birinci, ikinci ve üçüncü yinelemelerde %10 oranında indirim yapılır. Daha uzun süre yapılan yenilemelerde ise %20 oranında indirim yapılmaktadır.

Detaylı bilgi için:

quicksigorta.com/dask-sigortasi