Kars’ın büyülü beyazlığı

Kars’ın büyülü beyazlığı

Kış İstanbul’a geç geldi ama Kars’ta yolu çoktan yarıladı. O nedenle önümüzdeki iki ay içinde ideal bir hafta sonu bulup, şimdiden gezinizi planlamanızı öneririz. Peki iki gecelik bir gezide neler görüp hangi lezzetlerle tanışabilirsiniz?

Önce karnımızı doyuralım

Kars kazı, Kars mutfağının en ünlü yemeği.
Kars kazı, Kars mutfağının en ünlü yemeği.

“Yediğin içtiğin senin olsun…” diyecekler ne de olsa, o yüzden önce muhteşem Kars mutfağıyla başlayalım. Malum “Kars” deyince ilk akla gelen kaz eti ve yemeye doyulmayan peynirleri. Artık meşhur eski kaşarı mı olur, şarabın yareni gravyer mi fark etmez, hem midenizi hem de çantalarınızı dolduracağınız kesin. Kaz etiyse hemen her otelin/lokantanın menüsünde yer alıyor ve yanında mutlaka komposto ile servis ediliyor. Buraya ait en özel tarife gelince, “gafil gonah” adı verilen tatlı diyebiliriz. Beklenmedik misafir gibi bir anlamı var bu tatlının ve Kars’tan başka hiçbir yerde yiyemezsiniz. En popüler lokantasına gelince, Hanımeli Kars Mutfağı en çok duyacağınız isim…

Buzdan krallık: Çıldır Gölü

Donan Çıldır Gölü’nde atlı kızaklarla tur atabilirsiniz.
Donan Çıldır Gölü’nde atlı kızaklarla tur atabilirsiniz.

Şehrin kuzeyindeki Çıldır Gölü, donmuş görüntüsüyle gerçekten büyüleyici bir etkiye sahip. Atlı kızaklarla gölün üstünde tur atarken, kendinizi GOT’taki kuzeyin lordları/leydileri gibi hissedebilirsiniz. Tabii en kalın giysileriniz üstünüzde olsun. Soğuk o kadar keskin ki fotoğraf çekerken de aceleci olmanız gerek, yoksa telefonunuz aniden kapanabilir soğuktan. Zaten gölün bile donduğu bir soğuktan bahsediyoruz, gerisini siz hesap edin. Yanınıza içinizi ısıtacak içecekler de alabilirsiniz. Eğer turla gidiyorsanız, muhtemelen gölün belli noktalarından atılmış balık ağlarıyla buluşturacaklar sizi. Ama ister tur olsun ister bireysel, gölün hemen dibindeki balık lokantasına mutlaka uğrayın. Sobanın sıcağıyla ısınıp enfes balıklardan tatmadan ayrılmayın oradan.

Geçmişe yolculuk rotası

Ani Harabeleri - Tigran Honents Kilisesi
Ani Harabeleri - Tigran Honents Kilisesi

Ortaçağ’da Kafkaslar’dan Anadolu’ya girişin yapıldığı yerde kurulan şehir, yani bugünkü adıyla Ani Harabeleri, geçmişe yolculuk için iyi bir başlangıç. Kars’ın Ocaklı Köyü’ndeki bu kente yaklaşık yarım saatlik bir yolculukla ulaşmak mümkün. Oldukça büyük bir alanda konuşlanmış ve katedral, kiliseler, cami, mağaralar gibi yapıların bulunduğu antik kentte, Ermenilerden Osmanlılara, Bizanslılardan Selçuklulara kadar birçok medeniyetin izlerini görebilirsiniz. Arpaçay Nehri’nin kenarında yer alan Ani Harabeleri’nin UNESCO Dünya Mirası Geçidi Listesi’nde yer aldığını da belirtelim.

Geçmişe yolculuğun diğer iki durağı ise Kars Müzesi ve Peynir Müzesi. Şehir merkezindeyken içinde arkeolojik ve etnografik eserlerin sergilendiği Kars Müzesi’ni gezebilir ve bahçesindeki beyaz vagonu görebilirsiniz. Bu vagon, Kars Antlaşması için gelen Rus generallerinin Kazım Karabekir’e hediyesi. Peynir Müzesi içinse merkezden yine ortalama yarım saatlik bir yolculuk gerekiyor, Boğatepe Köyü’ne (eski adı Zavot) doğru. Eski bir mandıradan müzeye dönüştürülmesindeki en önemli neden, elbette köyün peynir yapma geleneği… Hatta şehir merkezindeki en ünlü peynir dükkanı Büyük Zavotlar da adını buradan alıyor. Peynir yapımında kullanılan malzemelerden peynirciliğin tarihçesine kadar geniş bir repertuvarı var müzenin. Bilgi odur ki burası 20. yüzyılın başlarında Alman peynirciler tarafından da işletilmiş.

Şehir merkezinde başka neler var? 

Eskinin Havariyun Kilisesi, şimdinin Kümbet Camii.
Eskinin Havariyun Kilisesi, şimdinin Kümbet Camii.

Sokaklarda ne yana dönseniz Baltık-Rus mimarisiyle karşılaşacağınız için hangi yöne gitseniz, mutluluk vereceği kesin. Ama eskinin Havariyun Kilisesi şimdinin Kümbet Camii’ni ve Ahmet Muhtar Paşa Konağı’nı görmeden de geçmeyin tabii. Hatta başka otelde konaklasanız dahi akşam kahvesi için Cheltikov Hotel’i ya da Hotel Katerina Sarayı gibi tarihi otelleri tercih edip bu turu taçlandırabilirsiniz. Bu arada ister gündüz ister gece, sağlıklı bir gezi için botlarınızın üzerine giyebileceğiniz büyük çoraplar edinmelisiniz. Bu, buz tutmuş kaldırımlarda kaymadan rahatça yürümenize yardımcı olur.