Hepsi sıradan, hepsi tehlikeli

Hepsi sıradan, hepsi tehlikeli

Hemen her gün kullandığımız ve pek de önem vermediğimiz pek çok “ihtiyaç maddesi”, özen göstermezsek sağlığımız için risk oluşturuyor. 

Hava temizleyiciler

Ya da bizde kullanılan adıyla oda spreyleri. Bunlardan bazıları havaya toksinler yayan içeriğe sahip olabiliyor. Bu spreyler hatta kokulu mumlar bile havaya bazen uçucu organik bileşikler salıyor. Arada bir kullanıyorsanız sorun yok ama evinizin tüm odalarına her gün oda spreyi sıkıyorsanız solunum yolları ile ilgili sorunları ve cilt problemlerini de davet ediyorsunuz demektir. Bu tür koku verici ürünleri sık kullanmak, nefes darlığı, burun tıkanıklığı, öksürük, astım krizi, egzama, kaşıntı, döküntü, bulantı, gözlerde kuruma/yaşarma, çift görme, kulak çınlaması, baş ağrısı, baş dönmesi, konsantrasyon güçlüğü, huzursuzluk gibi sinir sistemi yakınmalarına yol açabilir.

Antibakteriyel sabun 

Covid 19 salgınıyla birlikte tam bir antibakteriyel ürün çılgınlığı yaşanıyor.
Covid 19 salgınıyla birlikte tam bir antibakteriyel ürün çılgınlığı yaşanıyor.

Covid 19 ile birlikte üzerinde “antibakteriyel” yazan her şeyi tüketmeye başladık. Gerçi şu da var, bakteri ayrı şey virüs ayrı şey ve Covid 19 bir virüs! Neyse, geçelim. Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi de son zamanlardaki bu çılgınlığa dikkat çekiyor ve antibakteriyel sabunların normal sabunlarla kıyaslandığında durulamaya karşı fazlasıyla dirençli olduğunu belirtiyor. Dahası, bu sabunlar ne kadar sık kullanılırsa antibiyotiğe dirençli bakterilerin de gelişimine o kadar katkıda bulunuyor. Bu da haliyle ciddi hastalıkların ve enfeksiyonların tedavisinde doktorların elini kolunu bağlıyor.

Banyo paspasları

Dekoratif amaçlı olanlar bir yana, çoğu insan duştan çıkınca vücudundaki, ayağındaki suyla adım atmayı tehlikeli bulduğu için duş kabininin önüne bu paspaslardan koyuyor. Paspaslar da orada adeta unutuluyor. Sık temizlenmedikleri için sürekli nemli kalan bu paspasta küf ve bakteriler ortaya çıkıyor. Bu organizmalar ise alerjiden mantara, çeşitli enfeksiyonlardan başka sağlık sorunlarına kadar bir yığın tehlikeye davetiye çıkarıyor. Bu paspası haftada en az bir kez yıkamayacaksanız hiç kullanmayın daha iyi.

Kulak çubuğu 

Kulak çubuklarını bilinçsizce kullanmak sağırlığa bile sebep olabiliyor.
Kulak çubuklarını bilinçsizce kullanmak sağırlığa bile sebep olabiliyor.

Ambalajın üzerine dikkat ettiyseniz kulak çubuklarının kulak kepçesi ve kulağın kıvrımlı noktaları için tavsiye edildiğini görmüşsünüzdür. Ama haydi, dürüst olalım: Kulak çubuğu alıp da kulağının içine sokmayan var mı? Bunlar aslında tehlikeli bakım malzemelerinden biri. Kulağı kaşınan, birkaç gün önceki kadar iyi duymayan vb. hemen herkes, kulağındaki kirden biliyor ve bu çubuklarla evire çevire temizlemeye kalkıyor. Üstelik çoğu bu çubukların nasıl kullanılacağını da bilmediği için sağır olma tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor. Şu bile yeterli: Çubukların ucundaki pamuktan sıyrılan incecik pamuk lifleri, içeride birike birike sizi ciddi sorunlarla baş başa bırakabilir.

Kurutucu filtreleri

Çamaşır kurutma makinenizin toplayıp filtrelediği tüyleri temizliyor musunuz? Temizleyin, üstelik bunu her kurutma sonrası yapın çünkü Amerikan İtfaiyesi’ne göre sadece ABD’de, tüyleri temizlenmemiş kurutucular yüzünden yılda 2900 yangın çıkıyor!

Kesme tahtası 

Kesme tahtalarını et için kullanıp yanlış temizlemek sağlık sorunlarına yol açıyor.
Kesme tahtalarını et için kullanıp yanlış temizlemek sağlık sorunlarına yol açıyor.

Kesme tahtaları, bir mutfaktaki belki de en tehlikeli araçtır. Genellikle herkes eti, sebzeyi, meyveyi vb. aynı yüzeyde doğrar. Doğru dürüst temizlenmediği için de üzerinde oluşan bakterileri bir sonraki kullanımda yiyeceğinize aktarırsınız. Et, yüksek ısıda uzun süre piştiği için sorun yok; sebzeler de öyle diyelim ama ya çiğ yediğiniz salata ve meyveler? Üstelik sünger ve deterjanla yıkamak da yeterli değil. Yapmanız gereken et için ayrı sebze ve meyveler için ayrı kesme tahtası kullanmak. Bunun yerine kesme tahtasının bir tarafında sadece et diğer tarafında da sadece sebze doğrayabilirsiniz. Yine de her kullanım sonrası, üstelik hemen sonra, çamaşır suyu ile sterilize edebilirsiniz. Yine de kesme tahtalarının belli bir ömrü vardır. Plastik olanları zaten hiç almayın ama ahşap kesme tahtalarınızı da arada bir değiştirin.

Aseton

İki günde bir ojenizi yenilemek için aseton kullanıyorsanız pek sorun değil ancak tavsiyemiz, bu tırnak bakım ürününü yine de açık havada ya da havadar bir nokta kullanmanız. Çünkü asetondan çıkan duman gözde, burunda ve boğazda tahrişe sebep olabiliyor ve özellikle astım hastalarına dokunuyor. Kuaförlerde çalışan manikürcüler başta olmak üzere havasız yerde aseton kullanmayın!

Plastik saklama kapları 

Plastik saklama kapları en çok kalan yemekleri saklamada ve okul çocuklarının beslenme çantasında kullanılıyor.
Plastik saklama kapları en çok kalan yemekleri saklamada ve okul çocuklarının beslenme çantasında kullanılıyor.

Kalan yiyecekleri buzdolabında saklamak için bu plastik saklama kaplarını tercih edecekseniz, satın almadan önce etiketinde mutlaka “BPA içermez” cümlesini arayın. BPA yani Bisfenol A içeren saklama kaplarında bu bileşen yiyeceklere bulaşabilir. Bisfenol A da sağlık üzerinde olumsuz etkileri olan ve özellikle hormonal dengeyi bozan bir kimyasaldır, lütfen dikkat!

Fırın ve ocak temizleyiciler

Bazı fırın ve ocak temizleyici spreyler içerdikleri bileşenler yüzünden riskli hatta tehlikeli olabilir. Bunlar sadece cilde ve göze değil solunum sistemine de zarar verebilir. Oysa aynı temizliği limonlu su, karbonat, amonyak, sirkeli su gibi doğal ürünlerle de temizleyebilirsiniz. İnternette aratın yeter, hastalanmaya değmez.

Elektrik süpürgesi 

Elektrik süpürgelerinde filtre temizliği kadar toz torbasının boş olması da önemli
Elektrik süpürgelerinde filtre temizliği kadar toz torbasının boş olması da önemli

Süpürgenizle ilgili tek yapmanız gereken filtresini sık sık temizlemek ve toz torbası dolu halde kullanmamak. Elektrik süpürgeleri bildiğiniz gibi emdikleri havayı genellikle süpürgenin arka tarafından dışarı salar. Bu da filtresi temizlenmemiş bir süpürgenin, evin bir yanından aldığı tehlikeli partikülleri evin tamamına yaydığı anlama gelir. Zaten yapılan araştırmalar elektrik süpürgelerinin bakteri ve küf içeren tozları oradan oraya taşıdığını da kanıtlamış. Bu da sizin evi temizlediğinizi zannedip solunum sıkıntıları, astım ve alerji ataklarına tutulmanız anlamına geliyor.

Kasa fişi

Hepimizin eline alışveriş yaptıktan sonra tutuşturulan, bir yüzü hafif parlak o kasa fişleri var ya, işte onlar çok çok tehlikeli. Amerika'da yapılan bir araştırmaya göre bu kasa fişlerinin her dokuz tanesinden sekizi yukarıda da sözünü ettiğimiz BPA veya BPS (bisfenol S) içeriyor ve bu iki kimyasalın ikisi de “endokrin bozucu” olarak biliniyor. Vücut hormon sistemimize saldıran bu kimyasalların da fetüsün gelişiminde bozukluk, üremede bozukluk, otizm ve hiperaktivite ile bağlantılı olduğu biliniyor. Kasa fişlerindeki bu kimyasallar, üzerine basıldıkları kağıttan elinize geçip deriden emilebilir ve bu da ciddi bir tehlikedir.

Bulaşık süngeri 

Sünger, evde nerede kullanılırsa kullanılsın kısa sürede bakteri deposuna döner.
Sünger, evde nerede kullanılırsa kullanılsın kısa sürede bakteri deposuna döner.

“Bir evdeki en pis şey”in bulaşık süngeri olduğu konusunda tüm uzmanlar hemfikir. Çünkü her şey bir yana, bu süngerler akıllara durgunluk verecek kadar çok bakteri barındırıyor. Yani süngerleri temizlemenin de pek bir faydası yok! Tavsiye edilen ise haftada bir bulaşık süngerinizi değiştirmeniz.

Güneş kremi

Yaz kapıda ve cilt sağlığı için güneş kremi kullanmak çok önemli. Yalnız kullandığınız güneş kreminin içinde hangi maddelerin bulunduğuna dikkat etmelisiniz. Örneğin oksibezon içeren kremlerden kesinlikle uzak durun. Oksibezon, bazı kişilerde alerjik cilt reaksiyonlarına sebep olabiliyor ve hem sağlığı hem de çevreyi olumsuz etkiliyor.

Kasklar 

Kasklar sentetik bazlı malzemeden yapıldığı için hava ve doğa koşullarından hızla etkilenir.
Kasklar sentetik bazlı malzemeden yapıldığı için hava ve doğa koşullarından hızla etkilenir.

Kaskların amacı çarpışma, düşme gibi durumlarda sizi kafa travmasından korumaktır. Ancak bu kasklar çoğunlukla açık havada, güneş altında, denizin iyoduyla dip dibe ve ter içinde kullanıldığı için kısa zamanda çürür, gevrer ve bu kaskı zayıflatır ki siz bunun farkına bile varmazsınız. Tavsiye edilen ise şu: Kaskınızı, kullanma sıklığına bağlı olarak iki ila dört yılda bir değiştirmek. 

Quick Sigorta

Trafik Sigortası, Kasko, DASK gibi birçok ürünü ekonomik, hızlı, güvenli ve anlaşılır biçimde sunan yeni nesil dijital sigortacılık!

Detaylı bilgi için:

quicksigorta.com