Anne, iş ve aile: Bir denge sanatı

Anne, iş ve aile: Bir denge sanatı

Annelerin iş ve yaşam dengesi düşünüldüğünde akıllarda genellikle iki farklı seçenek beliriyor. İlki anne bebeğiyle evde kalır ve kariyerini beklemeye alır. Diğeri ise, anne işe gider ve her gün bebeğini bırakmanın suçluluk duygusuyla yüzleşir. Fakat gerçek şu ki iş ve yaşam dengesini sürdürebilmek kutuplaşmış seçimlerden birini seçmekten daha karmaşık.

Anneler, iletişim becerileriyle, çocuklarıyla oynadıkları oyunlarla ve çevreleriyle çocuklarının hayatını şekillendirirken yarının liderlerini yetiştirmeye devam ediyor. Türkiye’deki online araştırma şirketlerinden, DORinsight “Çalışan Anneler Araştırması”nın sonuçlarını bu yıl mayıs ayında yayınladı. 679 çalışan annenin katıldığı araştırmada, çalışan anne olmanın zorluklarına ve getirilerine değinildi.

Çalışan anne olarak yaşadığınız en büyük zorluk nedir?

Araştırmacılar, katılımcı çalışan annelere karşılaştıkları en büyük zorlukları sordu. Çalışan annelerin;

● Yüzde 48’i hem iş hem de ev ile ilgilenme gerekliliğini,

● Yüzde 23’ü çocuğunu başkasına emanet etmenin vicdan azabını,

● Yüzde 10’u bakıcı problemini,

● Yüde 10’u çalışma hayatındaki cinsiyet ayrımını,

● Yüzde 7’si ücret eşitsizliğini,

● Yüzde 2’si ise terfi sorununu karşılaştıkları en büyük zorluklar arasında değerlendiriyor.

Evdeki sorumluluk paylaşımı sizce nasıl olmalı?

Araştırmada sorulan “Evdeki sorumluluk paylaşımı sizce nasıl olmalı?” sorusuna katılımcılar şöyle cevaplıyor:

Çalışan annelerin;

● Yarısı her işin ortak yapılması gerektiğini,

● Yüzde 46’sı iş paylaşımının yapılması gerektiğini,

● Yüzde 2’si erkek çalışmıyorsa ev işlerini erkek yapması gerektiğini

● Yüzde 2’si ise ev işlerinin tamamen kadına ait olduğunu söylüyor.

Çalışan anneler için en büyük sorun ne?

Ankete katılan çalışan annelerin;

● Yüzde 59’i çocuğun bakımına yönelik imkanlar (kreş, okul vb) sorununa,

● Yüzde 52’i esnek çalışma saatleri sorununa,

● Yüzde 35’i kadın erkek eşitliği sorununa,

● Yüzde 18’i daha fazla iş imkanı sorununa çözüm bulunması gerektiğini dile getiriyor.

Çalışan anneler çocuklarıyla ilgilenebiliyor mu?

Katılımcıların;

● Yüzde 44’ü çalıştığı için çocuklarıyla kısmen, yeterince ilgilenemediğini,

● Yüzde 35’i ilgilenemediğini,

● Yüzde 21’i ise ilgilendiğini belirtiyor.

Katılımcılara göre annenin çalışmasının olumlu tarafları nedir?

Katılımcıların;

● Yüzde 50’si kadının kendi ayakları üzerinde durmasının,

● Yüzde 31’i aile ekonomisine katkısının,

● Yüzde 14’ü kadının psikolojik sağlığının,

● Yüzde 5’i ise çocuğun gelişimine olumlu katkı sağlamasının annenin çalışmasının olumlu yönlerinden olduğunu söylüyor. 

Çalışan anne olduğunuz için kendinize baskı yapmayın.
Çalışan anne olduğunuz için kendinize baskı yapmayın.

Çalışan anne suçluluğunu ortadan kaldırmanın yolları

İş yaşam dengenizi kurmaya çalışırken kendinize çok fazla baskı yaptığınızın farkındayız. Üzerinizdeki bu baskıyı azaltmak için sizin için birkaç ipucu hazırladık.

Çocuğunuzun büyümesine izin verin: Çocuklar genellikle annelerinin yanında farklı davranırlar. Hatta belki rol bile yapabilirler. Çocuğunuz siz orada değilken, onaylanma hissi olmadan, size bakmadan kendi düşüncelerini ve hislerini oluşturabilir. Bu durum siz iş yerindeyken, çocuğunuzun kendi düşüncelerini şekillendirebilmesine katkı sağladığınızı gösterir.

Doğru seçimi yaptığınızı biliyoruz: Çocuğunuzu bir bakıcıya bırakmaktan endişe duyuyorsanız, bunun çok normal bir süreç olduğunu hatırlatmak isteriz. Fakat biz eminiz ki siz çocuğunuz için en yetenekli en güvenilir seçimi yaptınız. Dolayısıyla kararınızdan şüphe etmeyin. Siz ve aileniz doğru seçimi yaptığınızdan eminseniz kendinizi güvende hissedebilirsiniz.

Üzerinize baskı kurulmasına izin vermeyin: Daha fazla saat çalışmak, okulda daha fazla gönüllü olmak, çocuğunuzda daha fazla zaman geçirmek veya evinizde daha fazla yemek yapmak için üzerinizde baskı hissedebilirsiniz. Tüm bu işlerin hepsini aynı anda yapabilmeniz mümkün değil. Suçluluk duygusunun oluşmasına izin vermeyin.

Çalışan biri olmanın tadını çıkarın: İşe gidip kahvenizi yudumlarken, ülkedeki önemli olaylar üzerine iş arkadaşlarınızla tartışırken hayatın keyfini çıkarın. Çalışma hayatının sunduğu bu basit zevklerin tadını çıkarmak çok önemlidir.

Şanslı olduğunuzun farkına varın: Bazen öyle gözükmeyebilir fakat bir aileniz olduğu için şanslı hissetmelisiniz. Aileyi kendiniz için en büyük hediye olarak düşünün. Çünkü birçok kişi sahip olduğunuz bu büyük hediyeyi çok ister. Sakince bir nefes alın ve bu büyük hediyeyi şu an yaşadığınızı farkına varın.

Çocuklarınızla kaliteli vakit geçirebilirsiniz: Bir tatil gününüzü çocuğunuza ayırın ve o günü tamamen birlikte geçirin. Telefonları ortadan kaldırın. Parkta çocuğunuzla vakit geçirebilmek için işten birkaç saat erken çıkmayı isteyin. Belki de birkaç günlüğüne okulda kar tatili ilan edildiğinde siz de işten birkaç gün izin alabilirsiniz ve karın keyfini çocuğunuzla birlikte çıkarabilirsiniz. 

Çocuğunuzla vakit geçirebilmek için tatil günlerini değerlendirebilirsiniz.
Çocuğunuzla vakit geçirebilmek için tatil günlerini değerlendirebilirsiniz.

Türkiye’de çalışan anneye devlet ne gibi imkanlar sağlıyor?

1. Doğum yardımı: Çalışan anneler doğum yaptıklarında devletten maddi doğum yardımı alıyor. Bu destek, birinci çocuk için 300 ₺, ikinci çocuk için 400 ₺, üçüncü ve sonraki çocuklar için ise 600 ₺. Doğum yardımından yararlanabilmek adına Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’ne başvurmak gerekiyor.

2. Yarım gün çalışma desteği: İşçi statüsünde çalışan anneler, çocuğu okula başlayana kadar yarı zamanlı çalışma hakkından yararlanabiliyor. Bu durumda yarım maaş alınıyor, fiili çalışmaya bağlı ödemeler ise devam ediyor.

Bunun haricinde yasal doğum izni bittikten sonra çalışan anneler; ilk çocuk için iki ay, ikinci çocuk için dört ay, üç ve daha fazla çocuk için ise altı ay yarım gün çalışabilme ve tam maaş alabilme hakkına sahip. Ayrıca çocuğu engelli doğan anneler ise 12 ay boyunca yarı zamanlı çalışarak tam maaş alma hakkına sahip.

3. Süt (emzirme) ödeneği: SSK’lı çalışan anneler ve SSK kapsamında çalışan babalar emzirme ödeneğinden faydalanabiliyor. Ayrıca Bağ-Kur kapsamında çalışan anneler de süt parası alabiliyor. Bu ödeneği alabilmek için sigortalı çalışanın geçen bir senede 120 gün prim ödemiş olmalı. Ayrıca Bağ-Kur çalışanlarının ise geçmişe dönük prim borcu olmamalıdır. 2019 yılı için belirlenen emzirme ödeneği, 180 ₺.

4. Doğum parası: SSK kapsamında çalışan kadınlar, doğum desteği adı altında doğum izni dönemi boyunca iş görmezlik parası alırlar. Bu ödenek çalışan her SSK’lı annenin yasal hakkıdır. Bu ödeneği alabilmek için çalışanın bir önceki yıl içinde 90 gün sigorta primi ödenmiş olmalıdır. Diğer bir şart ise, doğum izni boyunca annenin iş yerinde çalışmaması gerekiyor. Doğum izni öncesinde işten ayrılan anneler doğum parası alma hakkını kaybeder. Doğum ödeneği, çalışan annenin son üç aylık brüt ücretine göre hesaplanıp, ödenir. Brüt ücretin üçte ikisi anneye geri ödenir. Örneğin, 2019 yılı asgari ücretle çalışan annenin alacağı doğum parası 6367 ₺

Çalışan annelerin yarım gün çalışma hakkı bulunuyor.
Çalışan annelerin yarım gün çalışma hakkı bulunuyor.

Devletin 2019 kreş yardımı politikası

Annesi ve babası çalışan çocukların kreşe gidebilmeleri ve kendi yaşıtlarıyla güvenli bir alanda zaman geçirmeleri için devlet tarafından aileye, kreş yardımı adıyla destek veriliyor.

Kimler kreş yardımı alabilir?

● Çalışan anne babalar,

● Eşi vefat etmiş ebeveynler,

● Yasal olarak boşanmış çiftler,

● Yalnız yaşayan ve çalışan anne babalar

Kreş yardımının şartları neler?

Kreş yardımı için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından belirlenen şartlara uygunluk sağlanması gerekiyor. Yardımı alabilmek için başvuruda bulunan ailelerde aranan şartlar;

● Başvuran ailenin T.C. vatandaşı olmalı.

● Çocukların 0 ila 5 yaş arasında olmalı.

● Annelerin yapacağı başvurularda aldıkları maaşların asgari ücret ya da asgari ücret altında olmalı.

● Babaların yapacağı başvurularda ise aldıkları maaşın aile geçindiremeyecek kadar az olmalı.

● Yardıma annelerin başvurması için eşinden ayrılmış ya da eşi vefat etmiş olmalı,

● Anne babanın evi kirada ve maddi durumu kötü olmalı.

● Anne ve babanın toplam maaşı 5 bin ₺'yi geçmemeli.

● Ailede çocuğa bakacak başka kimsenin olmalı.

Ayrıca babanın işsiz olması durumunda çalışan anneler başvuruda bulunabilir. Bunun haricinde anne ve babası vefat eden çocuğun bakımını üstlenen kişiler de kreş yardımına başvurabilir. Hatta bu başvurular daha öncelikli kabul edilir.