Akıllanan teknolojiyi aklımız almıyor

Akıllanan teknolojiyi aklımız almıyor

Dijital çağ olarak adlandırılan 21. yüzyılın ilk 20 yılı teknolojinin sınırının olmadığını kanıtlar nitelikte. Özellikle 2010'dan bu yana telefon, otomobil ve televizyon teknolojisinde büyük gelişmeler yaşandı. Elektronik ürünler birer birer “akıllandı” ve insanoğlu bu değişime öyle çabuk ayak uydurdu ki akıllı cihazlar olmadan adım atamaz hale geldi. 

Cep telefonlarını yapamadığı işlem yok

Özellikle cep telefonlarının son 10 yılda geçirdiği değişim, yaşam tarzımızda da büyük yenilikleri beraberinde getirdi. Geriye dönüp baktığımızda, bir zamanlar sadece konuşmak ya da mesaj atmak için kullandığımız cep telefonları ile artık yapamayacağımız pek bir şey kalmadı. Banka şubemizi, alışveriş mağazalarını, fotoğraflarımızı, haritamızı hatta sinemayı cebimizde taşıyabiliyoruz. Bir dönem Blackberry ile rakip olan Apple'ın iPhone 4 ismiyle 2007'de piyasaya sürdüğü dokunmatik telefon, en etkili ürünlerden biriydi. 2011'de tanıtılan iPhone 4S, büyük değişimin ilk mihenk taşı oldu diyebiliriz. Yeniden tasarlanan cihaz, gelecekteki kişisel teknoloji cihazlarını kullanma şeklimizi tanımlayacak üç yeni özellik içeriyordu. Yapay zeka Siri, iCloud deposu ve sekiz megapiksel fotoğraf, 1080p HD video çekebilen bir kamera. Apple'ın iOS teknolojisine Google'ın işletim sistemi Android rakip oldu. Android sisteminin ilk modeli olan T-Mobile G1 / HTC Dream piyasaya sürüldü ve iki yıl içinde yaygınlaştı. Akıllı telefonların her cebe girmesinde iOS ve Android savaşının rekabeti de etkili oldu. 

iOS ve Android savaşının rekabeti akıllı telefon teknolojisini bugüne getirdi.
iOS ve Android savaşının rekabeti akıllı telefon teknolojisini bugüne getirdi.

Sosyal ağlar cebimizde

Onlarca yeni modelle karşımıza çıkan, internet bağlantısına sahip ve çeşitli uygulamalar indirebildiğimiz cep telefonları ile artık her işimizi yapabilir hale geldik. Özellikle sosyal ağların yaygınlaşmasıyla pek çok kişi telefonuyla adeta bütünleşti. Facebook ve Twitter'ın ardından Instagram olmazsa olmaz bir pazar oldu. Instagram üzerinden satış yapmak, müşterilerle iletişime geçmek çok yaygınlaştı. Öyle ki hesabı olmayan markalar müşteri kaybetmeye başladı.

10 yılda yaşanan bu hızlı gelişmelerin ışığında 2020 yılına geldiğimizde artık 5. nesil mobil sistemin devrede olduğunu görüyoruz ve teknoloji bizi birkaç yıl içinde daha da şaşırtacak gibi görünüyor. Örneğin, Huawei markası şimdiden, cep telefonu üzerinden bir otomobili uzaktan kullanmayı mümkün kılan mobil bir sistem geliştirdi.

Tabletler hayatımıza girdi

Öte yandan tabletler de 10 yıl önce hayatımıza giren teknolojilerden. 2010'da Apple, yepyeni bir ürün tanıttı. Bu cihaz hem cep telefonunun hem de bilgisayarın yaptığı birçok şeyi yapabiliyordu. Küçük ve taşıması kolaydı. iPad ismi ile piyasaya sürülen ürün hızla yaygınlaştı. Sonrasında iPad benzeri Android tabletler de teknoloji pazarını büyüttü. 

10 yıl önce hayatımıza giren tabletler, bugün çocukların bile oyuncağı haline geldi.
10 yıl önce hayatımıza giren tabletler, bugün çocukların bile oyuncağı haline geldi.

Yeni aracın manuel mi yapay zekalı mı?

Otomobil sektöründeki yenilikler son 10 yılın en önemli konu başlıklarından biri. “Aracın benzinli mi, dizel mi?” ya da “Otomatik mi, manuel mi?” gibi soruların ötesine geçeceğimiz bir döneme giriyoruz. Akıllı otomobiller artık yapay zeka kontrolünde hareket edebiliyor. En önemlisi de sürdürülebilir enerji kaynağı yaygınlaştı. Dev firmalar elektrikli otomobil yarışına girdi.

Dünyanın dört bir yanında artan araç sayısı ve çevreye salınan zararlı gazlar farklı enerji kaynakları gerekliliğinin ilk habercisiydi. Son yıllarda petrol rezervlerinin tükenme tehlikesi de elektrikli araçlara olan talebi hızlandırdı. Tesla'nın 2008'de görücüye çıkardığı elektrikli otomobili Roadster, tek şarjla 500 kilometreye yakın yol gidebiliyordu. Tesla, ilerleyen zamanlarda yeni modellerini de piyasaya sürdü ve artık tek şarjla 1078 kilometre yol alan bir süper otomobil oldu. Geride bıraktığımız 10 yıl içinde General Motors, Volkswagen gibi dev otomobil firmaları sürdürülebilir enerji kaynağına yatırım yaptı ve şimdilerde çoğu firma elektrikle çalışan araç üretimine geçti.

Bununla birlikte 2020 yılına geldiğimizde artık otomobillerin ileri sürüş sistemleriyle donatılmış olduğunu görüyoruz. Akıllı otomobiller; dokunmatik ekrandan ışığa duyarlı farlara, şerit takibinden park desteğine kadar pek çok yenilikle yola çıkıyor. Öyle ki artık akıllı telefonunuza bağlanan otomobilinize sesle komut verebiliyorsunuz. 

Devir artık süper otomobil devri!
Devir artık süper otomobil devri!

İlk sürücüsüz otomobil 12 yıl önce denendi

2008 yılında Google'ın ilk kez test ettiği sürücüsüz araç projesinin ise beklenen hızda gelişemediğini söylemek mümkün. Bu konuda Google ve Tesla ikna edici denemelere imza attı, hatta sürücüsüz araçlar deneme sürüşlerinde ilk kazalarını bile yaptı. Ancak otoyollarda sürücüsüz araç devriminin yaşanması için 10 yıl yeterli olamadı, otomobilleri hâlâ sürücüler kullanıyor. Öte yandan önümüzdeki 10 yılda milyarca aracın kaderini değiştirmesi beklenen bu teknoloji, enerji kaynakları ve sigortacılık alanında da milat olacak. Geleceğin otonom otomobillerinin trafik işaretlerine ve trafik lambalarına ihtiyacı olmayacak çünkü tüm otomobiller kendi aralarında iletişim kurarak trafik akışını sağlayacak.

Televizyonlar evde sinema konforu sunuyor

Televizyon teknolojisi de adeta boyut atladı. 2007'den itibaren LCD TV'ler plazma modelleri geride bırakmaya başlamıştı. Giderek yaygınlaşan LCD'ler bir süre sonra LED ışıklandırma teknolojisiyle LED TV olarak karşımıza çıktı. Sonrasında yüksek görüntü kalitesi sunan HDTV'lerle birlikte HD yayınlar da çoğaldı.

3D teknolojisiyle üç boyutlu televizyonlar evlerdeki yerini alsa da bu moda çok uzun sürmedi; izleyici yüksek görüntü kalitesini, üç boyutlu ekran deneyimine tercih etti. Böylece 4K ve 8K çözünürlüklü televizyonlar boy göstermeye başladı. Tıpkı cep telefonları gibi akıllı hale gelen yeni nesil televizyonlar inceldi, ekran kalitesi yükseldi ve web tarayıcı desteğine kavuştu. Televizyon teknolojisinin günümüzde geldiği en üst nokta QLED teknolojisi. Samsung tarafından geliştirilen Quantum Dot LED teknolojisinde inanılmaz derecede küçük boyutlardaki noktalardan faydalanılıyor. Arka ışıklandırmanın önüne bir katman olarak yerleştirilen bu moleküller çok daha canlı ve gerçekçi renkler oluşturabiliyor.

TV teknolojisiyle HD keyfi hayatımıza girdi.
TV teknolojisiyle HD keyfi hayatımıza girdi.

Yeni oyuncağımız drone'lar

Drone'lar, üç boyutlu yazıcılar, akıllı saatler ise 10 yıl önce hayatımızda hiç olmayan teknolojiler. Savunma sanayi için geliştirilen İnsansız Hava Aracı (İHA) drone'lar 2014 yılında internet devi Amazon'un kargo hamlesiyle yeni bir boyut aldı. Şirket teslimatını drone ile yaptıktan kısa süre sonra bu fikir yatırımcıların hoşuna gitti ve 2017’de dünyada 3 milyon drone satıldı. Eskiden son derece zor ve pahalı olan kuş bakışı çekim yapmak uzaktan kumandalı araba kullanmak kadar kolay bir hale geldi. Öyle ki artık sadece cep telefonunuza bağlayıp “beni takip et” dediğiniz bir drone istediğiniz her çekimi yapabiliyor. Sinemadan modaya kadar pek çok sektörde kullanılan drone'lar modern çağın yeni oyuncağı oldu. 

Drone’lar eğlence aracı olmanın çok ötesine geçti.
Drone’lar eğlence aracı olmanın çok ötesine geçti.

3D yazıcı teknolojisi dünyayı değiştirebilir

Son yılların en çok şaşırtan konularından biri de 3D yazıcı teknolojisi. Çünkü artık yazıcılar sadece kağıda baskı yapmıyor. Yazılım sayesinde bilgisayarda tasarlanan objeler üç boyutlu modellere dönüştürülebiliyor. Kısacası artık bir ayakkabıyı ya da masayı yazıcıdan çıkarmak mümkün. Hatta İsviçre'de 3D yazıcıyla yapay kalp üretildi. Bilim insanları üç boyutlu yazıcılarla üretilmiş tiroid bezlerini farelere ve aynı yazıcılardan çıkan nefes borularını insanlara nakletmeyi başardı. Milyonlarca hayat kurtarabilecek bu yazıcılarla kişiye özel insan derisi üretme çalışmaları devam ediyor. Denemeler başarılı olursa kök hücre nakillerinde doku uyuşmazlığı sorunu ortadan kalkacak.

Saatler de akıllandı

2015 yılında piyasaya sürülen akıllı saatler ilk etapta beklenen ilgiyi görmese de aradan geçen beş yılda çok sayıda kişinin tercih ettiği bir teknoloji ürünü oldu. Artık bir akıllı telefonun yaptığı her şeyi yapabilen, giyilebilir teknolojinin ilk örneklerinden akıllı saatler nabız da ölçüyor, adım da sayıyor.