2017 yılının en çok konuşulan fütüristik gelişmeleri

2017 yılının en çok konuşulan fütüristik gelişmeleri

İnsanoğlunun geleceği inşa etme macerası, 2017 yılında da oldukça heyecan verici gelişmelere sahne oldu. Çok değil bundan sadece 10 sene önce “Uçuk bir bilim kurgu öyküsü” diyerek belki de gülüp geçeceğimiz senaryoların gerçeğe dönüştüğünü görmek, hem tüm dünyayı büyüledi hem de insanlığa olan umutları bir kez daha tazeledi.

İşte 2017 yılında gündemi en çok meşgul eden fütüristik gelişmeler:

2017'nin en çok ses getiren teknolojik gelişmeleri
2017'nin en çok ses getiren teknolojik gelişmeleri

Elon Musk ve SpaceX’in Mars’ta yaşam projesi

Space X
Space X

Dünyanın en etkili insanları listelerinde başı çeken, modern çağın dahisi Elon Musk’ın kişisel servetini yatırarak kurduğu uzay araştırmaları şirketi SpaceX, 2019 yılı içerisinde Mars’ta bir koloni kurmak için hazırlıklara başladığını duyurdu. Bu konuda Amerikan Hükümeti ve NASA ile iş birliği içinde olan Musk, 2016 yılında Uluslararası Astronomi Kongresi’nde yaptığı konuşmada tekrar kullanılabilen roketler ve bu roketler için gereken enerjiyi sağlayacak düşük maliyetli yüksek iticilikte bir gaz üretilmesi gerektiğini ifade etti. Tekrar kullanılabilen roketler için denemelerini sürdüren SpaceX, 2018 yılı içinde ilk insansız Mars yolculuğu denemesini yapmaya hazırlanıyor. Elon Musk ve SpaceX’in Mars planı, 50 ila 100 yıl içerisinde “1 milyon Marslı” popülasyonuna ulaşmak.

Kanserle savaşan, programlanabilir hücreler

Kemoterapinin kötü etkilerini pek yakında görmeyeceğiz
Kemoterapinin kötü etkilerini pek yakında görmeyeceğiz

Dünya Sağlık Örgütü rakamlarına göre, geçtiğimiz 20 yılda kanser sonucu meydana gelen ölümler tam 26 kat artmış durumda. Ancak teknolojinin bu inatçı hastalık karşısında söylenecek bir çift sözü var: Buna göre önümüzdeki yıllarda kanser tedavisinde “programlanabilir nanopartikül yöntemi”nin sıkça kullanılması bekleniyor. 2017 yılında klinik deneylerine başlanan bu yöntemin esası ise şöyle: Enjeksiyon veya oral yolla alınan ve programlanabilen nanopartiküller içeren bir ilaç, kanser hastasının sağlıklı hücrelerini bir koruma kalkanı gibi sarmalıyor. Böylece hasta, kemoterapi veya radyoterapi alırken vücuduna nüfuz eden tedaviden maksimum fayda alıyor ve sağlıklı hücrelerine zarar gelmemiş oluyor.

Dört gözle beklenen giyilebilir teknoloji ürünü: Akıllı lensler

kaynak: delabuzz.com
kaynak: delabuzz.com

Google Glass, GearVR ve son olarak Hololens ile artık iyiden iyiye aşina olduğumuz artırılmış gerçeklik (AR) piyasasına bomba gibi düşen haber, hiç kuşkusuz teknoloji devleri Samsung ve Google’ın normal bir kontakt lens görünümünde olup doğrudan insan gözüne takılan akıllı lensler oldu. Bu lensler, artırılmış gerçeklik deneyimini bambaşka bir boyuta taşımaya hazırlanıyor. Akıllı lense ait ilk prototipleri üreten iki teknoloji devinin, ürünlerini 2019 yılı içerisinde FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) onayının ardından piyasaya sürmesi bekleniyor.

Elektrikli otomobillerden elektrikli uçaklara

kaynak: evworld.com
kaynak: evworld.com

Bundan birkaç sene önce Tesla’nın devrim niteliğindeki elektrikli araçlarını konuşurken, bu senenin mayıs ayında kendimizi elektrikli uçaklardan bahsederken bulduk! Aslında uzun yıllardır üzerinde çalışılan bir proje olan elektrikli uçakların görücüye çıkan ilk modeli, 52. Paris Havacılık Fuarı’nda sergilenen Eviation Aircraft oldu. Henüz prototip aşamasında olan bu tek motorlu yolcu uçağının tek bir şarjla, 600 mil (975 km) mesafe kat edebileceği ve elektrik dışında hiçbir enerji kaynağı kullanmayacağı belirtildi.

Facebook’un zihin okuma hamlesi: Kontrollü yazı teknolojisi

2017’nin en fazla heyecan veren etkinliklerinden biri elbette Facebook’un önümüzdeki 10 yıllık vizyonunu anlatmak için düzenlediği F8 Konferansı idi. Güneş enerjili drone’lardan büyük veriye, IoT’den fotoğraf işlemeye kadar pek çok yeniliğin konuşulduğu konferansa bomba gibi düşen yenilik ise kesinlikle Facebook’un 10 yıllık planları içinde yer alan kontrollü yazı teknolojisi oldu. Geliştirilen yeni bir kullanıcı arayüzü sayesinde, kullanıcıların ellerini hiç kullanmadan, sadece zihinleriyle dakikada 100 kelimelik mesaj ve metinler oluşturabilecekleri bu çılgınca teknoloji şimdilik Ar-Ge sürecinin ilk aşamasında. İlerleyen dönemlerde bu akıllara zarar projeyi hayata geçirmek için -beyne fiziksel bir müdahalede bulunmaksızın- beyin dalgalarına erişebilen bir donanım ve bu donanıma tam entegre bir yazılım geliştirilmesi planlanıyor.

Süper volkanları alternatif enerji kaynaklarına dönüştürmek

Yanardağlar gelecekte enerji kaynağımız olacak gibi gözüküyor
Yanardağlar gelecekte enerji kaynağımız olacak gibi gözüküyor

Petrol uğruna savaşların ve işgallerin yaşandığı bir yüzyılda, bir ‘felaketi’ mucizeye çevirmek sizce mümkün mü? Stanford Üniversitesi’nden araştırmacılar, her yıl binlerce insanın ölümüne ve yerleşim yerlerinin yok olmasına sebebiyet veren aktif volkanlardan elde edilecek lityum ile elektrik enerjisi üretebileceğini düşünüyorlar. Yellowstone Volkan Bölgesi’nden alınan magma örnekleri ile derinleştirilen bu araştırma, elektrikli batarya üretiminde kullanılan ve elektrik enerjisi açısından kritik bir öneme sahip olan lityum elementinin, geleceğin enerji kaynağı olabileceğine işaret ediyor.

Yaprak kadar ince elektronik devreler hayatı kolaylaştıracak

MIT Media Lab çatısı altında geliştirilen, insan derisinden daha ince ve sağlığa zararlı maddeler içermeyen elektronik devreler basına tanıtıldı. İnsan vücudu da dahil pek çok objenin üzerine yapıştırılabilen ve tamamen zararsız bir içeriğe sahip olan bu ultra hafif elektronik devreler sayesinde, kağıt market etiketleri de dahil pek çok uygulamanın tarihe karışması bekleniyor.

Yapay zekanın önlenemez yükselişi

Sophia
Sophia

Bu seneye damgasını vuran fütüristik gelişme, hiç kuşkusuz yapay zeka ve insansı robotların hızlı yükselişiydi. Ve bu da bazı çevreleri endişelendiriyordu. Şöyle ki, insanların mesleklerini kaybedecekleri, hatta yapay zeka merkezli savaşların çıkacağı konuşuluyordu. Ama Hong Kong merkezli Hanson Robotics adlı şirketin geliştirdiği insansı robot Sophia, milyonların izlediği bir basın toplantısı gerçekleştirerek “Yapay zekanın korkulacak bir şey olmadığı, tam tersine insanlarla iş birliği içinde olmayı planladıklarını” aktardı. Sophia’ya dair diğer bir ilginç gelişme ise dünyanın ilk ‘robot vatandaşı’ statüsü ile Suudi Arabistan vatandaşı ilan edilmesiydi.