Uyuz hastalığı ve hastalıktan korunma yolları

Uyuz hastalığı ve hastalıktan korunma yolları

Son dönemlerde artan vakalarla birlikte uyuz hastalığı toplum sağlığı için önemli bir konu haline geldi. Uyuz hastalığı, kişisel hijyeni aşan ve herkesi etkileyebilen bir durum olduğundan, bilinçlendirme ve doğru bilgi çok önemli. Yazımızda, bu yaygın cilt problemi ve korunma yolları hakkında bilgilendirmek istedik. 

Uyuz hastalığı nedir?

Uyuz hastalığı, Sarcoptes scabiei von hominis adı verilen mikroskobik bir akar türünün neden olduğu bulaşıcı bir cilt hastalığı. Bu akarlar, insan cildinin üst katmanlarında tüneller açarak ilerliyor ve ciddi kaşıntı ile döküntülere yol açıyor. Hastalık, cildin ciltle doğrudan teması sonucu kişiden kişiye, aynı zamanda giysi, çarşaf ve havlu gibi kişisel eşyaların paylaşımı yoluyla da bulaşabiliyor. Uyuz, kişisel hijyenle doğrudan ilişkili olmayıp herkesin başına gelebilecek bir durum.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), uyuzu 2017 yılında ihmal edilmiş paraziter hastalıklar kategorisinde değerlendirmeye başladı. 2020 yılından itibaren uyuz başta olmak üzere ektoparazitlerle mücadelede önemli adımlar atıldı ve 2021-2030 hedefleri ortaya konarak bir yol haritası çizildi. Etkenle mücadele etmek için profilaksi ve tedavide kullanılacak yeni ajanların kullanıma sunulması, aşı geliştirilmesi, hastalığın yaygın olarak görüldüğü yerlerde kitlesel ilaç uygulamalarının yapılması, sosyoekonomik düzeyi düşük ülkelerde kolaylıkla kullanılabilecek tanısal testlerin geliştirilmesi ve tanısal algoritmaların oluşturulması hedefleniyor. DSÖ 2023 yılında 25, 2025 yılında 50, 2030 yılında 194 ülkede uyuzu kontrol altına almayı amaçlıyor.

Corona ve uyuz hastalığı

DSÖ'nün uyuzla mücadelesi sırasında Çin'de başlayıp ülkemizde de görülen COVID-19 pandemisi, uyuz vakalarında artışa neden oldu. Sokağa çıkma kısıtlamaları ve evde kalma politikaları, aile içi temasın uyuz vakalarını artırabileceği öngörüsünü destekler nitelikte. İtalya ve İspanya'dan gelen veriler, pandemi döneminde uyuz vakalarında belirgin bir artışı gösteriyor. Ülkemizde yapılan çalışmalar, 2020'de uyuz pozitiflik oranlarında artış olduğunu ortaya koyuyor. Bugünlerde ise uyuz vakalarının yeniden artış gösterdiği gözlemleniyor. Son verilere göre dermatoloji bölümüne başvuran hastaların yüzde 20’sinde uyuz belirtileri bulunuyor.

Uyuz belirtileri nelerdir?

Uyuz hastalığının belirtileri, akarların ciltte yol açtığı reaksiyona bağlı olarak farklılaşabiliyor. En yaygın belirtileri sıralayalım.

1. Yoğun Kaşıntı: Uyuzun en karakteristik ve rahatsız edici belirtisi kaşıntı. Genellikle geceleri artar ve uykudan uyandırabilir. Sıcak duş aldıktan sonra da kaşıntının şiddetinde artış olabiliyor.

2. Ciltte Döküntüler ve Kızarıklık: Ciltte kızarıklık ve kabartılar oluşabiliyor. Döküntüler sıklıkla parmak araları, bilekler, dirsekler, koltuk altları, göğüs, bel, kalça ve genital bölge gibi bölgelerde yoğunlaşıyor.

3. Akar Tünelleri: Cilt yüzeyinde görülen akar tünelleri, beyaz veya gri renkli, 1-10 mm uzunluğunda çizgiler şeklinde belirebiliyor. Akarlar bu tünelleri cildin altında açarak ilerleyip yumurtalarını bırakıyor.

4. Kabarcıklar ve Püstüller: Özellikle parmak aralarında ve cilt kıvrımlarında içi sıvı dolu kabarcıklar ve püstüller görülebiliyor.


5.Ciltte Tahriş ve Yaralar: Şiddetli kaşıntı nedeniyle cilt tahriş olabiliyor ve çizikler, yaralar veya kabuklanmalar oluşabiliyor. Bu durum da enfeksiyon riskini artırabiliyor.

Bu belirtiler, uyuz akarının ciltle temas etmesinden yaklaşık 2 ila 6 hafta sonra ortaya çıkıyor ancak daha önce uyuz geçirmiş kişilerde bu süre daha kısa. Çocuklar ve bazı yetişkinlerde belirtiler kulak arkası, yüz, avuç içi ve ayak tabanlarında daha belirgin olabiliyor. Uyuz belirtileri herhangi bir yaşta ve cinsiyetteki kişilerde görülebiliyor ve bu belirtiler varsa vakit kaybetmeden tıbbi yardım almak önemli.

Uyuz hastalığı nasıl bulaşır?

Uyuz, direkt cilt teması yoluyla bulaşıyor. En yaygın bulaşma şekilleri şunlar:

1.Ten Teması: Uyuz, enfekte bir kişinin cildiyle doğrudan cilt teması yoluyla kolaylıkla bulaşabiliyor. Bu temas genellikle uzun süreli ve yakın temaslar sırasında gerçekleşiyor.

2.Ortak Kullanım Eşyaları: Uyuz akarı giysi, çarşaf, havlu gibi kişisel eşyalar aracılığıyla da yayılabiliyor. Özellikle bu eşyaların sıcakta yıkanmaması, akarların hayatta kalmasına ve bulaş riskinin artmasına yol açabiliyor.

 Uyuz, toplu yaşam alanlarında hızla yayılma eğilimi gösteriyor.
Uyuz, toplu yaşam alanlarında hızla yayılma eğilimi gösteriyor.

3.Kalabalık Yaşam Alanları: Uyuz okul, hastane, bakım evi ve askeri kışla gibi toplu yaşam alanlarında hızla yayılma eğilimi gösteriyor. Uyuz akarı, insan vücudu dışında belirli bir süre hayatta kalabiliyor, bu da enfekte olmuş yüzeylerin veya eşyaların hastalığın bulaşmasında rol oynayabileceğini gösteriyor.

Bununla birlikte, akarların cinsel temasla da bulaşabileceği unutulmamalı. Uyuzun bulaşması için kişisel hijyen eksikliği bir faktör değil; uyuz her sosyoekonomik düzeyden insanları etkileyebiliyor. Bu nedenle uyuz semptomları gösteren herhangi bir kişi, tedavi edilmeli ve aynı evi paylaşan diğer kişiler de kontrol edilmeli.

Uyuz tedavisi

Uyuz tedavisinde ilk adım, enfekte kişinin ve temaslı kişilerin doğru ilaç tedavisi ile tedavi edilmesi. Tedavi genellikle cilde uygulanan antiparaziter krem ve losyonları içeriyor. Bu ilaçlar, uyku saatinden önce boyundan aşağı doğru tüm vücuda uygulanmalı ve sabahları duş alınarak yıkanmalı. Tedavi sürecinde, giyim eşyaları ve nevresim gibi temaslı nesnelerin de yüksek sıcaklıkta yıkanması ve temizlenmesi gerekiyor. Bazı durumlarda, oral ilaçlar ile tedavi desteklenebiliyor.

Uyuzdan korunmak için nelere dikkat etmek gerekir?

Uyuz, toplu yaşam alanlarında hızla yayılma eğilimi gösteriyor.
Uyuz, toplu yaşam alanlarında hızla yayılma eğilimi gösteriyor.

Uyuzun bulaşıcılığı göz önünde bulundurulduğunda, korunma oldukça önemli. Uyuzdan korunmak için alınabilecek bazı önlemler var.

1.Doğrudan Temastan Kaçınmak: Uyuz bulaşmış kişilerle cilt temasını sınırlamak önemli.

2.Kişisel Eşyaların Paylaşılmaması: Havlu, çarşaf, giysi gibi kişisel eşyaların ortak kullanımını sınırlamak gerekiyor.

3.Yüksek Sıcaklıkta Yıkama: Uyuz tedavisi gören kişinin eşyalarını 60°C veya daha yüksek sıcaklıklarda yıkamak, akarların ölmesine yardımcı oluyor.

4.Ortamın Temizliği: Ortak kullanım alanlarının ve kişisel eşyaların iyi temizlenmesi ve dezenfekte edilmesi, uyuzun yayılmasını önlemeye yardımcı oluyor.

5.Temaslı Kişilerin Tedavisi: Uyuz tedavisi gören kişiyle temas etmiş olan herkesin, semptomları olsa da olmasa da tedavi görmesi önemli. Uyuz tedavisi genellikle birkaç gün içinde semptomların hafiflemesine ve hastalığın kontrol altına alınmasını sağlıyor ancak ciltteki kaşıntı ve tahriş bazen tedavi sonrasında daha uzun sürebiliyor. Bu nedenle, tedavi tamamlanana kadar hijyen kurallarına dikkat edilmesi ve doktorun önerilerine sıkı sıkıya uyulması öneriliyor.

Kaynaklar :

https://www.medicalpark.com.tr/uyuz-belirtileri/hg-2256#:~:text=Uyuzun%20belirtileri%20aras%C4%B1nda%20ciltte%20ka%C5%9F%C4%B1nt%C4%B1,i%C3%A7in%20bir%20doktora%20ba%C5%9Fvurmak%20%C3%B6nemlidir., Erişim Tarihi: 15.1.2024

https://www.klimud.org/public/uploads/content/files/Uyuz%20bilgi%20notu.pdf, Erişim Tarihi: 15.1.2024

https://www.medicana.com.tr/saglik-rehberi-detay/12631/uyuz-hastaligi, Erişim Tarihi: 15.1.2024

https://www.florence.com.tr/uyuz-skabies, Erişim Tarihi: 15.1.2024

https://www.aa.com.tr/tr/saglik/dermatoloji-hastalarinin-yuzde-20sini-uyuz-vakalari-olusturuyor/3056250, Erişim Tarihi: 15.1.2024