Lojistikte krizin adı: Ağır vasıta sürücüsü açığı

Lojistikte krizin adı: Ağır vasıta sürücüsü açığı

Küresel lojistik sektörü, artan ticaret hacmi ve tedarik zinciri taleplerine rağmen ciddi bir sürücü açığıyla karşı karşıya. 

Uluslararası Kara Taşımacılığı Birliği (IRU) verilerine göre yalnızca 36 ülkede üç milyondan fazla “ağır vasıta sürücüsü” pozisyonu boş durumda. Gidişatın devam etmesi halinde 2028 yılına kadar bu sayının ikiye katlanması bekleniyor. Peki sorunun temel nedenleri neler ve lojistik alanı için ciddi olarak ele alınması gereken bu problem nasıl çözülebilir.

Küresel ticaretin belkemiği olan kara yolu taşımacılığında baş gösteren problemin birçok nedeni olduğu söylenebilir. Bunlardan ilk sırada gelen, ağır vasıta sürücülerinin yaş ortalamasının giderek yükseliyor oluşu. Genç nesiller bu mesleğe ilgi göstermiyor. Avrupa'da kamyon şoförlerinin ortalama yaşı 50'nin üzerindeyken, Türkiye'de de benzer bir yaş aralığı söz konusu. Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği'nin (IRU) raporuna göre Avrupa'da 55 yaş üzeri şoförlerin oranı yüzde 36 iken, 25 yaş altı şoförlerin oranı ise sadece yüzde dört. Aynı rapora göre Türkiye'de 55 yaş üzeri şoförlerin oranı yüzde 34, 25 yaş altı şoförlerin oranı ise yüzde 11 olarak tespit edilmiş. Ayrıca, İstanbul özelinde yapılan bir araştırmaya göre, yük aracı kullanan şoförlerin yaş ortalaması 40,3. Dikkat çeken bir nokta da araç boyutu büyüdükçe bu yaş ortalamasının artması. Bu veriler, gençlerin mesleğe ilgisinin azaldığını ve şoför açığının giderek büyüdüğü tespitini destekliyor.

Otonom ve yarı-otonom kamyonların gelecekte iş gücüne olan ihtiyacı azaltacağı yönündeki kaygılar, gençlerin sektöre yönelmesini engelleyebilir.
Otonom ve yarı-otonom kamyonların gelecekte iş gücüne olan ihtiyacı azaltacağı yönündeki kaygılar, gençlerin sektöre yönelmesini engelleyebilir.

Krizin bir başka nedeni de zorlayıcı çalışma koşulları. Uzun mesai saatleri, düşük sosyal haklar ve aileden uzak geçen günler, ağır vasıta ve uzun yol sürücülüğünü cazip olmaktan çıkarıyor. Düşük ücretler ve ağır fiziksel şartlar, birçok kişinin bu mesleği tercih etmemesine yol açıyor.

Yanı sıra ağır vasıta sürücüsü olabilmek için gerekli sertifikalar ve ehliyet süreçleri zaman alıyor üstelik de maliyetli. Bazı ülkelerde ehliyet alma maliyetleri oldukça yüksek ve birçok aday için bu süreç büyük bir engel. Ağır vasıta şoförlüğü erkek egemen bir sektör olmaya devam ediyor. Kadın sürücülerin sektöre katılımını teşvik edecek politikaların eksikliği, potansiyel iş gücünü daraltıyor.

Elbette teknolojideki gelişmeler de birçok sektörün çalışanı açısından kaygı yaratıyor. Otonom ve yarı-otonom kamyonların gelecekte iş gücüne olan ihtiyacı azaltacağı yönündeki kaygılar, gençlerin sektöre yönelmesini engelleyebilir. Ancak tam otonom araçların yakın gelecekte insan faktörünü tamamen ortadan kaldırması pek de mümkün görünmüyor.

Sürücü problemini görüp önümüzdeki yıllarda lojistik sektöründe daha büyük darboğazlar yaşanmaması adına bir an önce çözüm üretmek gerekiyor.
Sürücü problemini görüp önümüzdeki yıllarda lojistik sektöründe daha büyük darboğazlar yaşanmaması adına bir an önce çözüm üretmek gerekiyor.

Problemler belirgin ya çözümler

Ağır vasıta sürücülerinin maaşlarının artırılması, mesleğin daha cazip hale gelmesini sağlayabilir. Ayrıca sosyal hakların iyileştirilmesi, özellikle sigorta ve emeklilik sistemlerinde yapılacak düzenlemelerle sürücülere daha güvenli bir çalışma ortamı sunulabilir.

Öte yandan gençlerin ve işsiz bireylerin mesleğe kazandırılması amacıyla düzenlenen eğitim programları desteklenebilir. Bu kapsamda ehliyet ve sertifikasyon süreçleri de kolaylaştırılmalı. Devlet destekli teşvikler ve burs programları da sürücü sayısının artmasına yardımcı olabilir.

Kadınların sektöre dahil edilmesini teşvik eden projeler hayata geçirilmeli. Örneğin özel eğitim programları, güvenli dinlenme alanları ve esnek çalışma saatleri gibi düzenlemeler kadın sürücüler için daha cazip bir ortam yaratabilir.

Akıllı lojistik sistemleri, gelişmiş sürüş destek teknolojileri ve konforlu araç tasarımları sayesinde sürücülerin çalışma şartları da çok daha iyi hale getirilebilir. Bu sayede mesleğin zorlukları azaltılabilir ve daha fazla kişi bu alana yönlendirilebilir.

Ağır vasıta sürücüsü açığı, lojistik sektörünün geleceği açısından büyük bir tehdit oluştursa da doğru politikalar ve teşviklerle bu sorun aşılabilir.
Ağır vasıta sürücüsü açığı, lojistik sektörünün geleceği açısından büyük bir tehdit oluştursa da doğru politikalar ve teşviklerle bu sorun aşılabilir.

En önemli endişelerden biri olan otonom araçlar konusu da farklı bir bakış açısıyla ele alınabilir. Otonom kamyonlar, insan faktörünü tümüyle devre dışı bırakmasa da uzun yolculuklarda sürücüler için destekleyici bir rol oynayabilir. Yarı-otonom çözümler, sürücüler için daha güvenli ve konforlu bir çalışma ortamı yaratabilir.

Ağır vasıta sürücüsü açığı, lojistik sektörünün geleceği açısından büyük bir tehdit oluştursa da doğru politikalar ve teşviklerle bu sorun elbette aşılabilir. Maaş politikalarının iyileştirilmesi, kadın sürücülere yönelik teşvikler, teknolojinin etkin kullanımı ve mesleğe yönelik farkındalık kampanyaları ile sektörün sürdürülebilirliğini sağlamak bir hayli mümkün. Sadece önümüzdeki yıllarda lojistik sektöründe daha büyük darboğazlar yaşanmaması adına bir an önce harekete geçmek şart!