Torosların kalbinde, taşların arasından süzülen suların hikâyesini dinledik o gün.
Dağ ağlıyordu belki de; mutluluktan, doğanın gücünden ya da yılların biriktirdiği sessizliğini bozmanın huzurundan…
Motosikletlerimizin üzerine atladığımızda sadece bir rota değil, bir hikâyenin içine doğru yol alıyorduk.
O hikâyenin adı Kapuzbaşı Şelaleleriydi.
Kapuzbaşı Şelaleleri, Kayseri’nin Yahyalı ilçesi sınırlarında, Aladağlar Milli Parkı içerisinde yer alıyor.
Yahyalı’dan yaklaşık 70 kilometre uzaklıkta olsa da, bu 70 kilometre sadece bir yol değil; her virajında başka bir manzara, her rampasında başka bir sessizlik gizli.
Anayoldan ayrıldığınız anda çevre değişmeye başlıyor. Asfaltın rengi doğanın yeşiline karışıyor, derelerin sesi motorun uğultusuna eşlik ediyor.
Yol boyunca kimi zaman dev kayalıkların gölgesinden geçiyor, kimi zaman köylerin içinden yavaşça süzülüyorsunuz.
Yolda karşınıza çıkan yerel halkın sıcak selamları, yüzyıllardır bu dağlarda yaşayan insanların misafirperverliğini hissettiriyor.
Bu rota, motosiklet kullanıcıları için hem teknik hem de duygusal anlamda doyurucu. Virajlar kıvamında, yol tutuşu keyifli, manzaralar ise her kilometrede sizi fotoğraf molasına zorluyor.
İlk Mola: Göksu Su Kaynağında Bir Nefes
Yahyalı’dan ayrıldıktan kısa bir süre sonra, rotanın en huzurlu noktalarından biri sizi karşılıyor:
Zamantı Nehri’nin doğduğu yer olarak bilinen Göksu su kaynağı. Burada motoru kenara çekip kısa bir mola verdik. Kaynağından buz gibi akan suyun sesi, doğanın nefesini dinlemek gibiydi. Suyun berraklığı o kadar etkileyici ki, taşların üzerinde dans eden ışığı seyretmek bile bir terapi gibi.
Kasklarımızı çıkardık, suyun kenarına oturup yüzümüze birkaç damla çarptık... yolun yorgunluğu bir anda silindi.
Göksu’da mola vermek, Kapuzbaşı yolculuğunun adeta doğayla yapılan ilk tanışması gibi. Burada vakit geçirirken, o berrak suyun ileride Zamantı Nehri’ne dönüşeceğini bilmek insana garip bir huzur veriyor.
Bu noktayı mutlaka rotanıza dahil edin; hem serinlemek hem de doğanın içindeki sessizliği hissetmek için mükemmel bir durak.
Kapuzbaşı Şelaleleri: Torosların Gözyaşları
Göksu’daki moladan sonra yol biraz daha daralıyor, dağlar biraz daha yakınlaşıyor. Ve bir anda karşınızda dev bir doğa harikası beliriyor: Kapuzbaşı Şelaleleri.
Kapuzbaşı Şelaleleri, dünyanın en yüksekten dökülen ikinci takım şelaleleri arasında gösteriliyor.
Toplamda yedi ayrı şelale, Aladağlar’ın derinliklerinden fışkırıyor. Beş tanesi büyük, iki tanesi ise küçük olmasına rağmen her biri kendi yatağını oluşturmuş durumda.Yaklaşık 75 metre yükseklikten büyük bir gürültüyle düşen sular, alt kısımdaki dereye karışarak bölgedeki yaşamın kaynağı haline geliyor.
İlk bakışta suyun dağ içinden nasıl bu kadar güçlü aktığına inanmak zor. Doğrudan yer altı kaynaklarından beslenen bu sistem, Türkiye’nin en güçlü şelale oluşumlarından biri.
Yaklaştıkça üzerinize serin bir sis gibi çöken su buharı, yazın sıcağında bile ferahlık veriyor. Yalnızca görsel değil, işitsel bir şölen de yaşatıyor. Dağların yankısıyla birleşen şelale sesi, adeta bir doğa senfonisi oluşturuyor.
Doğayla Bütünleşen Zaman
Kapuzbaşı çevresinde zamanın akışını unutuyorsunuz. Burada yapılacak en güzel şeylerden biri motorunuzu park edip, şelalenin hemen karşısında bir taşın üzerine oturmak ve sadece suyun sesini dinlemek.
Bu sessizlik, modern dünyanın tüm gürültüsünü silip götürüyor. Şelalelerin çevresinde yürüyüş yolları, küçük ahşap köprüler ve kamp alanları bulunuyor. Bizim gibi doğa içinde vakit geçirmeyi sevenler için harika bir kamp atmosferi var.
Geceleri gökyüzü, şehir ışıklarından uzak olduğu için yıldızlarla dolup taşıyor. Motorun yanına oturup gökyüzüne bakarken, yolculuğun değil; yolun kendisinin insanı değiştirdiğini hissediyorsunuz.
Motosikletle Gitmeyi Düşünenlere Tavsiyeler;
- Yolun bazı kısımları dar ve virajlı. Özellikle son 20 kilometre dikkat gerektiriyor.
- Yahyalı’dan sonra yakıt almayı unutmayın, çünkü bölgede benzin istasyonu yok.
- Kamp ekipmanınızı hazırlayın. Şelale çevresinde çadır kurabileceğiniz düz alanlar mevcut.
- Fotoğraf ekipmanınızı mutlaka getirin. Güneş ışığı sabah ve akşam saatlerinde şelalenin su zerrecikleriyle birleşip gökkuşağı oluşturuyor.
- Yola çıkmadan hava durumunu kontrol edin. Yağış sonrası yollarda kaygan zemin oluşabiliyor.
Kapuzbaşı, Yolun ve Huzurun Buluştuğu Yer
Motosikletle yapılan her yolculuk bir hikâyedir. Kapuzbaşı Şelaleleri ise bu hikâyenin huzur, doğa ve özgürlükle yazılmış en güzel bölümlerinden biri. Torosların eteklerinde, suların dans ettiği bu vadide geçirdiğimiz her an bize şunu hatırlattı:
Yol sadece gidilecek bir mesafe değil, hissedilecek bir özgürlüktür.
Biz yeni yerler, yeni maceralar için yola çıkıyoruz. Yollarda karşılaştıklarımız, görüp hissettiklerimizi de sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. Yolculuklarımızı anlık olarak instagram hesabımızdan da takip etmeyi unutmayın ! Sağlıcakla kalın ...
